Thustu

İyi de adamların oynadığı versiyon Pre Alpha 0.0.0.01 değil, 50 kere oyunu erteleyip aylarca cilaladıkları versiyon. Aylarca uğraşıp bug seviyesini anca bu seviyeye getirdilerse 2-3 haftada tertemiz bir oyun yapamazlar.
Bu oyunun toplanması bi 2-3 ayı bulur.

Bu ray tracing konusunu kafaya çok takmaya gerek yok bence, şu zamana kadar görülen uygulamaları hep Nvidia sponsorlu zaten, kimisi sadece Nvidia üzerinde çalışıyor sadece, DLSS olmazsa olmaz bir şartı neredeyse, uygulamaları da ne getiriyor getirdiğine göre ne kadar götürüyor çok çok tartışmalı. Önümüzdeki nesillere bakmak gerekecek bunun için ya da bu da Nvidia'nın önceden çıkarttığı ancak şu an esamesi okunmayan, desteği kalmamış 3D Vision, Phsyx v.b. bir konuma gelecek gitgide durumunda çok bir düzelme olmazsa.
Performansı tatmin eden bir model alıp geçilebilir, zaten aşağı seviyelere indikçe hele hiç bunu dikkate almasan yeri. 
 

Yeni 5000 serisinin çekirdek tasarımı değişti ve komut yürütme hızlı oldukça yükseldi diyorlar.
Ram için de imkan varsa ne kadar hızlı o kadar iyi Ryzen'ler için ama nereden sonrası gereksiz kaçar orayı bilmiyorum açıkçası.
Anakart araştırması için de Reddit'te bir ara Ryzen anakart chartı vardı. Hangi anakartlarda hangi bileşenler var, hangi cpuları sıkıntısız çalıştırabilir vs detaylı bir şeydi. Yeniler için güncellenmiş midir bilmiyorum ama o chart çok işime yaramıştı.

Evet dün akşam eve koşa koşa giderek konsolu kurdum. Klasik konsol 5 dakikada kuruluyor. Konsolun malzeme kalitesi oldukça iyi ve baya ağır. Gerçi yerinden hiç oynamayan bir alet için pek önemli değil. PS4 Pro PS5'in yanında PS1 gibi duruyor. Alet o kadar büyük. TV'nin durduğu mobilyada yer problemim olmadığı için oda sorun olmadı. Dualsense'in malzeme kalitesi çok iyi. Sınıf atlatmış sony bu konuda. PS4 Pro'dan ethernet kablosu ile PS5'de oynadığım güncel oyunları aktardım. Yaklaşık 350GB oyun aktardım 48 dakika sürdü. Bu süre zarfında PS5'i kullanmaya devam edebiliyorsunuz o güzel olmuş. 
Alet çok sessiz. Hele benim ilk çıkan PS4 Pro'dan sonra çok iyi geldi. Çalışıp çalışmadığı hiç belli değil. UI'da güzel olmuş. Biraz alışmak gerekiyor fakat genel olarak iyi ve hızlı tepki veriyor. Benim için konsolun en büyük sıkıntısı SSD kapasitesi. 825gb diyor ama 610-620gb arası alan bırakıyor size. COD MW zaten kendi başına 180GB. PS4 Pro'da 2TB HDD vardı benim. 2 yıl önce oynadığım oyunu bile silmeme gerek kalmıyordu arada giriyordum. Şimdi bunu yapamayacak olmak biraz benim için sinir bozucu ama yapıcak bir şey yok. Belki bu kraken ve yüksek hızlı ssd sayesinde oyunların boyutu düşer. Şu an için bana yetmiyor.
Bu jenerasyon sony'nin bana göre en büyük silahlarından birisi Dualsense. İnanılmaz olmuş haptic feedback. Astro oyunu kurulu geliyor konsol ile. Dualsense'in özelliklerini deneyimlemek için yapılmış bir demo. Biraz oynadım fakat dedikleri kadar var. Kumanda elinize oyunda olan biteni çok iyi bir şekilde yansıtıyor. Astro ile jetpack kullanılan bölümde L2 ve R2 nin tepkileri ve titreşimler cidden çok çok iyi. Game changer bir alet dualsense fakat yapımcılar bu özellikleri kullanırsa. Sony oyunlarında kesin görürüz fakat 3. parti yapımcılar da kullanırsa çok çok iyi olur.
Konsol çıkmadan önce ses çipi çok konuşuldu. Dün denemek için COD MW Warzone'a girdim. PS4 Pro'dan sonra ses çok ama çok farklı geldi. Benim Sony A1 OLED'de acoustic surface denilen bir şey var. TV ekranı titreterek ses oluşturuyor. PS4 Pro da pek fark edilmiyordu bu özelliği TV'nin fakat şimdi net bir şekilde hissettirdi. Daha surround bir ses veriyor PS5 + A1 OLED. Oyundaki ayak sesleri, etraftaki silah sesleri vb bir çok sesi daha gerçekçi duymaya başladım. Kulaklık ile deneme şansım olmadı bu akşam onu deneyeceğim fakat en azından benim televizyonda yeni ses çipi çok şey değiltirdi. 
Bir tarafıma kaçarak 69 dolara demon's souls aldım. PS3 zamanında en sevdiğim oyunlardandı. Oynadığım dönemde hatta trophy sistemi bile yoktu PS3'de. Oyun remastered değil direk remake ve bluepoint çok çok iyi bir iş çıkarmış. Oyun mekanikleri orijinal oyun ile aynı. Yaklaşık 30dk oynayabildim fakat grafikler vs oldukça etkiliydi. 
Ghost of Tushima ya bakacağım bu akşam. PS4 Pro'da oynarken bırakmıştım PS5'de oynarım diye. Şimdi 4K 60fps olarak güzel güzel oynarım. Genel olarak sevdim konsolu. 

https://www.sozcu.com.tr/2020/ekonomi/son-dakika-benzine-buyuk-zam-geliyor-6140134/
Son dakika… Benzine büyük zam geliyor
Bu gece yarısından itibaren geçerli olmak üzere benzinin litre fiyatına 37 kuruş zam gelmesi bekleniyor.


 
 

Kimisi model uçak sever, kimisi de araba, benim hobim de model gemiler ancak özellikle de ikinci dünya savaşında görev almış efsane modeller. Her ne kadar bitmiş hallerini sevsem de gemi modelciliği hem evde boş yer isteyen hemde boyaması, yapıştırması, kesmesi ile uğraştırıcı ve benim için hafiften sinir bozucu olabilen bir hobi. O yüzden ben hep Die-cast diye tabir edilen bitmiş, boyanmış yarı metal yarı plastik olarak satılan ufak oyuncakları sevmiştim ama gemi olarak bunları bulabilmek malesef zor, sonunda bulabildim ve benim en sevdiğim, benim gözümde ikonik öneme sahip üç savaş gemisini satın aldım. 
Öncelikle söylemeliyim ki fotoğrafları hemen elimin altındaki ipad ile çektiğim için detaylar yeterli görülemiyor olsa da aslında oldukça detaylılar. Hepsinin ölçeği 1:1250, kurşun kalemi de boyutunu kıyaslamak için koydum.
İlk model Bismarck; İkinci dünya savaşının efsanevi Nazi savaş gemisi. Çok kısa süre görevde kalabilmiş olsa da batırılana kadar Müttefiklere kök söktürmüş bir efsane. 

ikinci model yine ikinci dünya savaşının ikonik ve efsanevi gemilerinden Japon IJN Yamato. Yüzen kale olan Yamato, yapılan en büyük savaş gemilerinden biridir hatta belki de en büyüğüdür ancak malesef savaşın sonlarına doğru bir intihar görevine gönderilmiş ve bu görevine giderken cesurca savaşsa da batırılmıştır. Batırılışı büyük ve heybetli gemilerin devrinin artık bittiğini ve uçakların devrinin başladığını göstermiştir.

Son model de Amerikan Iowa sınıfı bir battleship olup, Amerika’nın ürettiği son devasa savaş gemisi olan USS Missouri. Boyutları yine çok büyük olan bu gemi, diğer iki modelin aksine batmadan günümüze kadar gelebilmiş bir gemidir ve şuan bildiğim kadarıyla müze olarak kullanılmakta.

Üç model de bir arada:

Hayirli olsun... Yalniz gercekten asiri buyuk yapmislar, ben sirf boyutu yuzunden Slim'i cikana kadar bekleyebilirim... 

Bu şartlar altında güzel fiyat olmuş, güle güle kullan.
AMD de hayır kurumu değil, bazı yanlış, duygusal beklentilere falan girenler oluyor, -yanlış anlaşılmasın bir cevap niteliğinde değil bahsettiğim-, ticari bir firma, Zen 3 serisinin verdiği performans ve rakip karşısındaki duruma göre nasıl fiyatlandırıldığını gördük.
Bu da yanlış değil, aksi zaten eşyanın tabiatına aykırı.
Buradaki fiyatlandırma da duruma uygundur, değildir, almak isteyenin bu noktadaki beklentisi önemli.
RT performansı geride görünüyor, RT olmayan yerde de performansı gayet iyi, alıcı buna göre ölçüp tartacak artık.
 

Bir iki haftadır dikkatlice ekran kartı piyasasını takip ediyorum. Otomobil piyasasında yaşanan aynı durum resmen ekran kartı piyasasında yaşanıyor. Stok azlığından piyasaya tek tük giren kartları birileri toplayıp yüksek fiyattan satma peşinde. İşin acı kısmı 8k'lık kartı 10-12k aralığında alan ve aldığına da sevinen bir kitle var. Aynı sıfırı 360k olan arabayı gidip galericiden 400k'ya alan tipler gibi. Stok olsa 3080'leri 8k altına çok rahat alabilecek insanlar. Hele bir de amd kartları biraz stokla girerse piyasaya o 10-12k'ya kart alan tiplerin suratını bir görmek istiyorum. N11 kuponlarıyla birçok insan palit gaming pro 3070 kartları 6300 liraya kadar alabildiler. Doların da biraz gerilemesiyle giriş seviyesi 3070'ler bugün 5900 liraya kadar alınabildi. Buna rağmen 8000 liraya 3070 aldım diye sevinen tipler var. Aşağıdaki gibi fiyat seviyelerini görünce çoğu iade etmeye başladı.

 
https://www.novabilgisayar.com/Ekran-Karti.asp?EKRAN-KARTI-GPU=RX-6800-XT
Eğer 6800XT'ler bu fiyatlara bulunabilir olursa büyük şenlik olacak.

Devamlı teknolojik alet olacak değil ya, biraz da hobisel satın alımlarımızı paylaşalım. Çocukluğumdan beridir eski para ve madalyalara ilgi duyuyorum. Mütevazi bir koleksiyonum da oluştu zaman içerisinde. Bulunduğum şehirde her cumartesi bir antika pazarı kuruluyor, arada çıkıp geziyoruz eşimle, ilginç şeyler çıkabiliyor. Bugün, tezgahların birinde Çanakkale Savaş madalyası buldum. Sanıyorum o dönemde bizimle birlikte Çanakkale'de savaşmış bir Alman subayına verilmiş bu madalya. Almanlar bu madalyaya "Demir Hilal Madalyası" diyorlar. Biz onlara bu madalyayı vermişiz, onlarda bizim subaylarımıza "Demir Haç" diye bilinen madalyayı vermişler. Atatürk'te her iki madalya da var hatta. Bu madalyanın özelliği, Osmanlı İmparatorluğu tarafından verilmiş olan son madalya olması.

 

 
Son olarak, daha önceki bir bitpazarı turumda bulduğum, Sovyet 2. Dünya Savaşı madalyaları ile birlikte. Hepsi de yıldız formunda mineli kırmızı madalyalar olduğundan güzel bir takım oldular 😊

MSI'ın sitesinde ki son chipset driver AMD'nin sitesindekinden daha yeni gözüküyor. Bunu araştırdım Reddit'te Gigabyte için de aynısının olduğunu, installer packetin Gigabyte'ın olduğu ve sistemde Gigabyte adına bir driver olmadan AMD adında kurulduğunu yazmışlar. Hiç deneyen oldu mu?
Birde son bios denemelerinde 3000 ve 4000g serileri için gecikme değerlerinin daha düşük olduğunu yazmışlar. Bizim için günlük hayatta ne tür değişiklikler olacak acaba.

Oyunda single play oynarken bile mmo oynuyormuşsunuz gibi garip bir his var. Yani karşınızdaki bir npc ama sanki insan gibi hareket edip konuştuğu için bir süre sonra onlara gerçek insan gibi davranmaya başlıyorsunuz. Paralel bir gerçeklik gibi garip bir durum yaratıyor oyun. NPC ler kıyafetlerinizden tutun davranışlarınıza kadar herşeyi hatırlıyor.
Easter egg ler o kadar çokki, herhangi bir yer yada ev gördüğünüzde durup inceliyorsunuz çünkü bunun diğer oyunlardaki gibi boş beleş birşey olmayacağını biliyorsunuz orada mutlaka bir sürpriz var.
Böyle oluncada oyunu 150 saatte oynasanız bir süre sonra gene özlüyorsunuz, o dünyada neler olduğunu merak edip geri dönmek istiyorsunuz. Atınıza atlayıp avlanmak dağlarda dolaşmak ve balık tutmak istiyorsunuz. O yüzden amca gibi sürekli oynamak mümkün. Kaldıki zaten online kısmıda var oyunun.

6800XT özellikleri, 72 CU, 2 GHz base, 2.25GHz boost, 128mb infinity cache, 16 gb ddr6, 300W
4K'da 3080 ile kafa kafaya, 1440p'de  biraz daha iyi.
oha oha, Ryzen ile birleşince daha iyi performans verecekmiş. "one click overclock" gibi bir şey. canlı canlı edit yapıyorum, eksik varsa özür.
649$ 15 Kasım
 
6800, 2080Ti'dan daha iyi.
6800, 579$.
oha 6900XT de var.
6900XT, RX3090 ile kafa kafaya. Geçtiği yerler  de var.
999$ 8 Aralık
 
Vay arkadaş, hakikaten varmış AMD'nin bir şeyleri. Bana lafımı yedirdiler. Neyse competition iyidir. 
6900XT süper oldu bence. CUDA ile işi olmayan adam bakmaz bile 3090'nın yüzünde. 
İncelemeleri beklemek gerekiyor tabi.
Yalnız RTX3070'in karşısına bir şey koyamadı AMD. 6800 579$, 6800XT 649$, 6900XT 999$. millet niye alsın ki 6800, 6800XT varken?

Ahaha , neyseki kanun geriye işlemez temelinden 2 gün fark ile yırtıyoruz. 

Yahu işin komiği memleketin yarısı röno , sitröen ve pöjo dolu onları napalım ? Benzin döküp yaksın ‘delikanlılar’

Motosikletimde bir türlü kurtulamadığım bir akü bitme sorunu yaşıyordum.
Sorunun kaynağı motosikleti hep kısa mesafeler için kullanıyorum ve marş bastıktan sonra akü marş sırasında kaybettiği enerjiyi geri kazanacak kadar uzun mesafe gitmiyorum. Ev market, market kasap, kasap fırın gidip gelirken 1 hafta bu şekilde kullanınca akü bitiyor. Akü bitmesin diye yolumu falan uzatıp devirli kullanıyorum, kısa bir işim varsa motoru çalışır bırakıyorum ama bu da pek konforlu olmuyor hem de çalınma riski doğuruyor.
Dinamoda falan sıkıntı yok akü şarj oluyor ama sadece 9 amperlik çük kadar akü var ve daha büyük daha yüksek kapasiteli bir akü takılamıyor, yani fiziksel olarak akü yuvasına sığma ihtimali yok.
Kontak kapalı iken elektrik sızıntısı bir kaçak gibi bir durum da yok. Yani sorun tamamen marş/şarj dengesinin bozuk olması. Her marşa bastığımda en az 1-2 km gitmem lazım, altına düşersem sıkıntı başlıyor. Bazen benzin falan kötü oluyor, uzun uzun yada tekrar takrar marş basmak gerekiyor falan iyice boka sarıyor. Bir de şöyle bir sıkıntı var, bu motor sadece marş ile çalışıyor, öyle ayakla yada vurdurarak çalıştırma imkanı yok.
Powerbank gibi olan akü takviye cihazlarından alıp sandığa atmayı düşündüm ama ondan önce bir numaram daha var.
Bu modelde farlar ve park lambaları kontak ile birlikte yanıyor ve far söndürme diye bir şey yok, motor çalıştığı sürece kısalar ve parklar hep yanıyor. Bir de çoğu motosiklette lambalar falan hep tek olur, yani önde bir tane far arkada bir tane park/fren lambası. Fakat çekik gözlü arkadaşlar bu motorda bol kepçe 2 far 2 fren lambası 4 park lambası hepsinden ikişer dörder bol bol çakmışlar, uçan daire gibi.
2 far (2*55watt), 4 sinyal/park (4*21/5watt), 2 fren (2* 21/5watt) ve 1 plaka (5w) ile sadece aydınlatma sisteminin toplamda 135 ile 250 watt arasında bir tüketimi oluyordu, bu tüketim de akünün şarj olma hızını tahminimce ciddi oranda düşürüyordu.
Ben de bu çok enerji harcayan halojen ampullerin hepsini LED ile değiştirdim ve toplam tüketim 50 ile 70watt arasına düştü.
Henüz şarj sorunumu çözdüğünü gözlemleyecek kadar uzun süre kullanamadım ama şimdilik iyi görünüyor.
 
Bu arada normalde halojen sinyal lambalarını daha az enerji harcayan led muadilleri ile değiştirdiğinizde ampul patlak gibi hızlı hızlı yanıp sönme sorunu oluyor. Bunun 2 çözümü var, ya devreye hayvan gibi dirençler bağlayıp çekilen akımı halojen ampul seviyesine çıkaracaksınız (ki bu benim amacıma tamamen ters) yada LED uyumlu sabit yanıp sönme hızına sahip flaşör kullanacaksınız.
İnternette araştırınca bir yolu daha olduğunu öğrendim. Mevcut flaşörün içini açıp üzerindeki minik entegrenin bacaklarından birini keserseniz bu akımı ölçüp hızlı yanıp sönme yapma özelliğini devre dışı bırakabiliyormuşsunuz. Bunun kasıtlı konulmuş bir özellik olduğunu da öğrenmiş oldum. Flaşörü söküp denilen modu yaptım, yeniden sıcak silikon ile güzelce yapıştırıp geri yerine taktım, mis gibi oldu.

Bir süredir bisikletimi değiştirme düşüncem vardı . Triban 500 'üme talip çıkınca zararsız sattım zaten temiz ve bakımlıydı.
Onun yerine yine Decathlon 'un ömür boyu garantisi altında Van Rysel EDR AF 105 aldım . Full 105 set herşeyiyle , kadro da pedalsız 8,8kg olunca çok düşünmedim. Yorumlarını bolca okumuştum yabancı decathlon sitelerinde.


 
https://www.decathlon.com.tr/edr-af-105-bisiklet-id_8529300.html

Neredeyse 20 yıllık olan Sony MZ-N10 MD çalar'ın dahili Li-Ion pili (LIP-3WMB) elbette ki ömrünü doldurmuştu. Ben de bu pille benzer ölçülere, voltaj ve kapasiteye sahip pil arayışına girdim. Sonunda cihazın pil yuvasına sığabilecek, 402050 tipinde (burada 40 = 4mm kalınlık, 20 = 20mm en, 50 = 50mm boy anlamına geliyor), 3.7 Volt / 340 mAh ve üzerinde PCM (Protection Circuit Module) bulunan bir Lityum Polimer pil bulabildim. Birikim Pilleri adlı bir firmanın n11 mağazasından, kargo dahil 42 TL'ye Power-Xtra PX402050 model pili satın aldım.
Bu tür bir pile ihtiyacınız varsa, bu firmadan alışveriş yapmanızı tavsiye ederim. Piller hem yeni tarihli, hem de şarj/kapasite sıkıntısı vs. olmuyor. Aynı gün kargo yapıyorlar ve ufacık pili bile karton kutuda göndermişler. Kutudan bir de atık pilleri toplamak için pil kutusu çıktı; bu da hoş bir detay.
Satın aldığım pil elime ulaşınca, Youtube'daki şu videoda anlatılan yönergeleri takip ederek, yeni pili cihazın anakartına lehimledim:

MZ-N10 setin topluca bir fotoğrafını da koyayım  Kadromuz şu şekilde:
MZ-N10 NetMD çalar
BCA WM21U USB&Şarj Standı
RM-MC33EL Aydınlatmalı Kumanda
MDR-E838SP Kulaklık
EBP-N10 Harici Pil Yuvası

Ufak bir tüyo: MZ-N10'un orijinal şarj adaptörü 6V. Ancak cihaz, PSP'nin 5V şarj adaptörü ile de sorunsuz bir şekilde şarj olabiliyor. Bendeki cihazın orijinal adaptörü olmadığı için, PSP-104 model kodlu 2. el bir PSP şarj adaptörü satın aldım ve bunu kullanıyorum. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, şarj adaptörünün ucunun L şeklinde olması. Zira uç düz ise şarj standının arkasındaki girişe takamıyorsunuz.
Unutmadan, bugün MZ-N10'a bir de kardeş geldi  2004 yılında bir tane kendime, bir tane de kızkardeşim için satın aldığım, Sony'nin flash bellekli ilk MP3 çalarlarından olan NW-E99. Bendekini yıllar önce kaybetmiştim. Lakin kızkardeşim sandıkları karıştırırken bulmuş ve bana getirdi.

 
Dün diğer konuda kısaca yazmıştım, artık detaylıca tanıtma vakti geldiğini düşünüyorum
Özet geçmek gerekirse; yıllardır sanayide öpüle öpüle(!) arabalarımızda bir çok işi, özellikle de ince işleri kendimiz yapmaya başladık 3 arkadaş. 2016 yılında sanayide tanıştık kendileriyle, kafalarımızın inanılmaz uyuşması neticesinde kısa zamanda yakın dost olduk. hatta neredeyse aile dostu olduk bile denilebilir çünkü sonradan öğrendik ki babalarımız zaten öncesinde tanışıyormuş inşaat sektöründen, böyle de ilginç bir tesadüf oldu.
Hep ortak olarak hangi işe girsek diye düşünürken kendimizi otomobil iç restorasyon yapma fikrini benimsemiş olarak bulduk. Temmuz başında dükkanımızı açtık. Ana işimiz soyulan tuş takımlarını ve panellerini yenilemek, ancak tek işimiz bu değil. Araç içindeki neredeyse her şeyi restore edebiliyoruz (kumaş hariç) + elektronik modül restorasyonu da yapabiliyoruz. Özellikle eski arabalarda sürekli anlamsız elektronik hataların çıkmasının sebebi elektronik modüllerin eskiyip zayıflamasıdır. Bunun restorasyonunu bizden başka yapan kimse yok. Tuş restorasyonu yapan diğer firmalardan farkınız ne derseniz eğer sırf bu iş için özel boya kullanıp (kumlu dokulu, veya soft doku) tüm logoları bilgisayarda manuel çizdikten sonra kusursuz şekilde fabrika kalitesinde bir işçilik ortaya çıkarmamız.
Biz bu işe girerken bu sektörde bu işi en iyi yapan olarak girme kararı aldık ve hiç bir masraftan kaçınmadık. Malzemeleri hep üst seviye kaliteli markalardan aldık. Üstüne muazzam bir sabırla koyduğumuz işçilikle de birleşince ortaya güzel şeyler çıktı. Her arabayı kendi arabamız gibi düşünüp ona göre en ince detayına kadar mükemmel olmasıydı amacımız.
Şu ana kadar bu amaçta doğru adımlarla ilerlediğimizi düşünüyorum zira gidip konuştuğumuz 3 büyük oto servisi de önce bizi test etmek için birer parça tuş takımı ve birer araba gönderdiler, sonuçlarından aşırı memnun kalıp, hepsi bundan sonra bizimle çalışmak istediklerini söylediler.
Bu 3 oto servisi şunlar;
Mekanik Garaj Çalıklar Oto Boya Nano Otomotiv Diğer servislerle de uygun oldukça konuşmaya çalışacağız. Daha kapasitemiz çok az olduğu için 2 arabada doluyoruz...
Fiyat olarak açık konuşmak gerekirse pek uygun değiliz  nispeten biraz daha yükseğe yapıyoruz diğer yerlere göre. Ancak yaptığımız işin her yönden mükemmel olup bir daha geri dönmemesi veya dönse bile bizim hatamızdan kaynaklı olacağı için tekrar ücretsiz yapılması misyonumuz. Diğer yerler aynı işi 1 günde çıkarırken biz hakkını vererek 3 günde çıkarıyoruz. Kaliteli işçilik maalesef yavaş ve maliyetli oluyor. Zaten bize gelen müşteriler de genelde ilk başta biraz burun kıvırıyorlar fiyatlara ve süreye ama son çıkan işçiliği gördükten sonra bir daha tereddüt etmiyorlar.
Şu sıralar elimizde bir BMW E38 var, içini komple iskeletine inene kadar dağıttık, baştan aşağı tüm elektrik tesisatını ve döşemeleri toparlıyoruz. Yıpranan yerlerini restore ediyoruz. Ortaya klasik envanterine girecek kalitede bir işçilik çıkacak. Bu işin meğerse ne çok manyağı varmış da haberimiz yokmuş. Millet kaliteli iş yapacak yer arıyormuş.
Instagram ve FB sayfamızdan bizi takip edebilirsiniz, sayfalarda her şeyi paylaşmıyoruz ama genel hatlarıyla ne yaptığımız anlaşılır.
trifecta.restoration (instagram) trifecta restoration.auto (facebook) Sizin de yaptırmak istediğiniz şeyler olursa bekleriz  Adresimiz sosyal medya sayfalarımızda yazıyor.
Not: Böyle kendimizi övüyormuşçasına reklam gibi tanıtma yapmak istemezdim ama amatör ruhlu ve esnaflıkla uzaktan yakından alakası olmayan biri olup da yine de bu işlere girişmiş biri olarak heyecanımı mazur görün  3 arkadaş da bir şeyler başarmanın heyecanını yaşıyoruz. Bu işi büyütüp mevcut işimden istifa edeceğim günü 4 gözle bekliyorum.
 

BMW'yi sanayiye gidip gelmek kullanıyorum sadece deseydin

Serçe dedin de aklıma geldi. Yıl 2010ların başları, arkadaşta dedesinden kalma Serçe var bir tane. Öğlen nikaha mı ne gitmiştik, 4 tane arkadaşız işte. Ama herkes takım elbiseli şık falan böyle. Neyse, dedik ne yapalım falan dedik kafenin birine gidelim ama Serçe ile. İnsanlar biraz afallar diye düşünmüştük ki gerçekten öyle oldu. Antalyalılar bilir, eskiden extrablat mı ne vardı, hala var mı bilmiyorum pek dikkat etmiyorum artık oralardan geçerken. Neyse, güzel bir kafeydi o zamanlar vs. Önünde durduk, arabayı tam mekanın önüne park etti arkadaş. İçinden çıktık ve doğrudan kafeye girdik. Tabi içinden 4 tane boylu poslu takım elbiseli çıkınca herkes ufak bir şok geçirmişti. İyi gırgırını yapmıştık o zamanlar. 

Değerli Öğretmenim, nefret yetersiz kalıyor, tiksinti uyandıran bir iticilikte durum.
Göz alışması ile falan da alakası yok. bmw bu araçları sonradan görme zenginlerin olduğu arap ve çin pazarları için hazırlıyor artık. ancak oradaki potansiyel müşteri kendi küstahlığı yüzünden böylesine kaba bir tasarımı satın alabilir.
Yeni kasa 320d diye bir şey ülkemizin gerçekliğinde yok, öyle bir araba getirmeyecek borusan. parçası olmayacak, işçiliği unutulacak. mevcut vergiler ile 320d'nin fiyatı 520i'den pahalı o yüzden kimse almaz diye getirmiyorlar.
Borusan çalışanı değilim ama çok sağlam bağlantılarım var, tepe bir noktadan borusan otomotiv'e bu işin gidişatının böyle olacağını seneler önce açıklamaya çalıştım, onlar mass premium bir strateji belirlediler ama malesef şuan ellerinde feci patladı.
audi'nin müşterisi yine gider audi alır, mercedes'in müşterisi yine gider mercedes alır ama bmw'nin müşterisi artık bmw almıyor, yollarda dikkat ederseniz audi'nin ve mercedes'in büyük motorlu pahalı araçlarının yeni modelleri hala görülebiliyorken, amerika ile olan gümrük savaşları ve X5'in de oradan ithal olması sebebi ile lüks segmentte feci bir kan kaybı var borusanın. 1 serisi alan da zaten 1 kez bakıma götürüyor garanti bozulmasın diye, dışarıda 3'de 1 fiyata aynı işlemi yaptırabileceğini farkedince servise de bir daha uğramıyor.
beni geçen sene M sürüş etkinliğine çağırdılar gitmedim bile, heyecan uyandırmıyor bende artık... bmw'ye son binişlerimi yapıyorum artık AMG transfer etti beni bundan sonra yıldızlı ile çalışacağız.
çok ciddi söyliyorum 2021 senesinde öyle bir C klas geliyor ki mersodan, bmw'yi ve audi'yi hem tasarımıyla, hem de 1.6 dizel oluşu yani fiyat avantajı ile ezip geçecek.
@Kibitzer

Bu overclock hadisesi bitecek gibi, Ryzen zaten çıktığından beri pek overclock yatkını bir seri değil, ben de 3950X'i overclock etmeden kullanıyorum, bir manası yok çünkü, işlemci kendisi ayarlıyor zaten hızını soğutmaya göre bir de degrade riski var baya fazla Ryzen 3XXX serisi için.
Bu serinin de hiç farklı olacağını zannetmiyorum.
Intel halen yıllardır kullandığı üretim teknolojisinden vazgeçmediği veya vazgeçemediği mi denilebilir artık bilemiyorum, orada halen bir miktar potansiyel var.
Nvidia RTX 3XXX serisinin de overclock yatkınlığı yok, RDNA 2'yi de göreceğiz, bu iş bitecek gibi artık.
 

Haydaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa
https://www.reddit.com/r/Amd/comments/j7gd3o/zen_3_architecture_for_400_series_motherboards/
Ocaktan önce 400 serisi için BIOS beklemeyin diyor, o da BETA.  Ne anladım ben bu işten? Gerçi ben işlemci almayacağım ama bekleyen kesime yazık olacak.
Ayrıca gaming testler gelmeden hemen atlamayalım bence. Ne varsa benchmarklarda var. 
Ayrıca o fiyatlar ne öyle? 

yine iş olsun diye empire state ve özgürlük heykeli nide aldım. yalnız özgürlük heykeli ben aldıktan 1 gün sonra amazonda 170 tl indirime girdi. old trafford dan kazandığım 400 tl nin 170 i gitmiş oldu yani. 

 
şimdi bu odaya bir masa lazım ki bunlar yapılabilsin. 

Ben BİM'den satın alanlardanım, deneyimlerimi aktarayım. Satış gününden haberim vardı, işyerinin ordaki mağazadan şansıma denk geldim ve satın aldım. Drone'u uçurmak çok kolay, yazılımı iyi çalışıyor. Kutu içinden drone, kablo, pil ve yedek pervane çıkıyor, başka bir şey yok. Pil drone üzerinden şarj oluyor. Hemen işyerinde denedik. İç mekanda ofis ortamında güzel uçtu. Uçuşunu altında yer alan iki sensörden ayarlıyor ve birçok özelliği otomatik gerçekleştiriyor. 360 derece video, elden havalanma, fırlatarak havalanma, takla vs. var. Sonrasında yazlıkta denedim. 13dk kadar havada kalabildi (pervane korumaları sökülü, rüzgarsız havada) Bu drone ile henüz denemedim basit kodlama da yapılabiliyormuş, bununla ilgili websiteleri var. Alma amacım aslında çocuk da kodlamaya giriş yapar, ailecek eğleniriz gibi motivasyondu. Ben Mavic Air düşünüyordum bu tabi çok daha alt seviye ama o fiyat seviyesindeki oyuncakçılardaki dronelardan çok daha iyi. Drone basit anlamda hemen uçur, fotoğraf çek mantığı ile güzel alternatif ama iki tane olumsuz yanı var bunları aşmak için biraz daha yatırım istiyor.
Bir konu kontrol meselesi, drone ile gelen kumanda yok sadece telefon/tablet kontrolü var. Tepkisi iyi ama drone bazı durumlarda sensörleri ile karar veriyor ve sıkıntıya sokuyor. Başıma şöyle bir şey geldi. Drone 15 metre yükseklikten kendime yaklaştırıyordum, rüzgar esti ve yan evin çatısına doğru yöneldi, kendisi "uçuş sorunlu" uyarısı verip kendini daha da uzağa attı. Ben o sırada bana doğru gelmesi için komut veriyordum ama alet kendi güvenliği için yön değiştirdi ve bacaya dokundu. Dokununca çatıya yan düştü ve "drone yan duruyor" uyarısı ile kalkış yapmadı. Komşu tanıdık olduğu için gidip alabildim ama daha kötü durum da oluşabilirdi. Bu sebeple Aliexpress'ten Gamesir T1d kumanda aldım. Bu kumanda bluetooth ile bağlanıyor ve tam kontrol sağlıyor. FPV gibi deneyim için de kumanda şart. Bu kumanda sayesinde ağaç aralarından, ev içinde odadan odaya geçiş yapabildim sorunsuz.
İkinci konu sinyal kuvveti zayıf. 30 metre yükselebiliyor ama kendi yaydığı wifi sinyali yetersiz. Yine araştırma sonucu Xiaomi usb wifi extender ile bu sorunu aşılabildiğini öğrendim. Onu cebime powerbank e bağlayarak koyup dışarı çıktığımda kuş uçuşu 150 metre uzağa ve 30 metre yüksekliğe erişebiliyorsunuz. (açık alanda, temiz sinyal gürültüsüz ortamda)
Bu iki konuda detaylı bilgi şu sitede var;
https://droneguides.net/en/category/drone-tips/
Sonuç olarak bu fiyata DJI olması en azından güzel, ama bir drone dan öte oyuncaktan hallice bir ürün. Birçok şey yapılabiliyor ama biraz daha yatırım yapmanız lazım. Onları alınca keyifli ve eğlenceli oluyor. Tatile götürülür, bahçede, genişçe bir evde kullanabilir, seri ve yedek parçası sorunsuz bir drone. Örnek resimlerde paylaşayım;

 
Fethiye, gün batımı saatleri, hafif bulutlu havada çekim. Kalite o yüzden çok iyi değil.

Kuşadası, gündüz saatleri, burada gayet net, en optimum kalite
Soru olursa yardımcı olmaya çalışırım.
 
Video çekim örneği de şu şekilde;
https://flic.kr/p/2jFxomG
Yaklaşık 30 metre yükseklikte, jelly etkisi gözüküyor. Biraz da kopmalar var, onlar sinyal kaybı sebebiyle tahminim.