eldrun

Senarist ve yönetmen gözüyle de 8.sezon tamamiyle çöp. Dizi açıkça kitapları referans almayı bıraktığından beri (yeni kitap çıkmayınca) düşüşte. Dizide karakterler kitaptan bağımsız olarak bile tutarsız ve çelişkili davrandılar, karakter arc'ları tamamlanamadı bile. Adamlar zaten başka projelerde rol almak istiyorlar sıkılmışlar game of thrones'u yönetmekten, bunu kaç senedir dile getiriyorlar. Bu kadar vasat bir sezon savunulmasın ya kolaysa siz yapın diye. Bu kafayla dünyanın en kötü dizisini bile savunabiliriz. Daenerys'in kitapta baya dar kafalı ve yönetmeyi bilmeyen biri olduğunu sanırım önceki sayfalarda yazmıştım. Dizide bu geçişi doğru gösteremedikleri için sonuda Dany delirdiye çevirdiler, oysa Dany hep böyleydi. Jon ile olan sahnede bile, doğruyu ben biliyorum diğerlerinin doğrusu önemli değil diyor, yani kendisini kadri mutlak varlık gibi görüyor, eskiden de böyleydi. Dizi geçişi kademeli yapmak yerine aniden yaptı, 5.sezondan beri işlemesi gerekiyordu. Jaime'nin redemption'u tamamiyle çöpe atıldı. Kitaba göre 4.sezon başlangıcından beri Cersei'den soğuması gereken karakter 7.sezonun sonunda Cersei'ye tavır aldı, kısa süre sonra ise geri döndü, rezillik. Tyrion 5.sezondan itibaren zekasını ameliyatla aldırdı. Diziyi yazanlar senaryo yazmayı bilmediklerinden ve ellerinde kitaplar da olmadıkları için Tyrion sürekli içen ve espri yapan boş bir karaktere dönüştü, karikatürize bir hal aldı. Arya'nın eğitim sahnelerinden itibaren hatalar başladı, Bravoos sahnelerini kitaptan farklı yaptılar ve sıkıcı geçmeye başladığı için alelacele eğitimi tamamlayıp yeni bir senaryo yazdılar Frey'leri gidip öldürdü falan, Arya tamamiyle vasat tv izleyicisine aksiyon sağlayan cool karaktere dönüştürüldü, süper kahraman oldu. Jon Snow kitapta diplomasi uzmanı, istemese bile doğuştan lider bir görüntü çizerken dizide sümsük bir tip oldu. Dany ortalığı yakıp yıkmış hala mal mal o bizim kraliçemiz diyor. Bran bostan korkuluğu oldu, çocuğa 2 sezondur replik yazmayı akıl edemiyorlar. Kitaptan ayrılıp tek başlarına senaryo yazdıkları ilk yer 5.sezon Dorne sahneleri. Kitapta hikakyeyi oldukça derinleştiren bu kesim diziye konulmayacaktı HBO ille de koyun diyince D&D değiştirip koydu. İzleyiciler Dorne sahnelerinde sıkıntıdan patladılar. Tutarsız saçma sapan sahnelerdi. Sonra herşey çorba oldu. George Martin bile değişikliklerden hoşnut değil hatta 8.sezonda dizi oyuncuları bile hiç memnun değiller senaryodan. 8.sezon 3.bölüm sırf ekranda görülen en uzun savaş sahnesi olsun diye çekilen, izlediğim en kötü en saçma sapan savaş sahnelerinden biriydi. O kadar kumandan o kadar saçma savaş planı yapıyor. Savaş taktiğini kesinlikle düşünmemişler, hiç danışmanlara falan sormamışlar, adamlar sadece ekrana ne koysak karizmatik görüntü olur diye düşünüp bu karizmatik görüntüleri birbirleriyle birleştirmişler. Vasat izleyici zaten anlamsız karizmatik sahneyi gördü mü aooo ne güzel sahne lan derken aksiyon sırasında da düşünmekten ziyade izlendiği için, aksiyon da bölüm boyunca hiç durmadığı için, vasat izleyici 3.bölümü sevebiliyor. Ama 2 dakika düşünmeye fırsat kalınca bütün tutarsızlıklar görülüyor. Dothraki şarjı, trebuchet'lerin konumu, tek sıra ateş yakıldıktan sonra surlardan tek bir kişinin bile ölülere ok atmayıp mal mal beklemeleri... ulan ertesi bölüm ölüleri yakmak için 10 sıra boyunca odun dizmişlerdi devasa ateş yakmışlardı, saldırıdan önce onu yapsaydınız ya kazmalar... Neyse, 8.sezon inanılmaz vasattı. Final ise kötü değil. Lost, BSG, X-Files ve Heroes gibi oldu. The Chris Carter Effect diyorlar bu olaya. Seyirciyi memnun etmek ve reytinglerde geriye düşmemek için sezonlar boyunca ipuçları verip konuyu geliştirdikçe geliştiriyorsun, sonra seyirci bunlar bu işin altından kalkamayacaklar diye şüphelenmeye başlıyor. Sonra gerçekten işin altından kalkamıyorsun. Çünkü bir süre sonra senaryo yazarken tutarlılığı baz almıyorlar, seyirciye ne koysak hoşlarına gider diye anlamsız sahnelerle doldurdukları için konu çöp oluyor, toparlanamıyor. BSG'de starbuck'un öldürülüp diriltilmesi mesela tamamiyle düşen reytingleri toparlama amacıylaydı, o yüzden tutarlı bir açıklaması yok, havada kalıyor. Lost'ta da dizi ilerlerken hiçbir şekilde roadmap yoktu, her bölüm acaba ne koysak da millet teori kassa konuşsa izlenmeye devam etse diye düşünülerek bir şeyler serpiştiriliyordu. O nedenle açıklama ihtiyacı hissetmediler teorileri. Çünkü onlar da black smoke'u koyarken kafalarında anlamlı bir şey yoktu. Sadece şu black smoke'u koyalım da millet merak etsin izlesin düşüncesi ile oluyor bunlar. Senarist açısından demişsin, bunlar ucuz senaryo yazımı işte. Shock Value'ya, Cool Factore'e göre sahneler koyup tutkalla yapıştırıyorlar, çünkü vasat izleyici bunları görünce daha çok izliyor, senaryo çatısı can çekişiyor. Reytingler yüksek olduktan sonra ve son sezonu/son bölümü dandik olsa ne olur, millet zaten izlemiş, reytingler yüksek gelmiş, adam parayı cukkalamış. Kazandığı para azalmıyor, milleti sezonlarca ekran başında tutmayı başarmış, adamın hedefi iyi senaryo yazmak değil, sezonlarca milleti ekrana kitlemek. Amacına ulaşmış.

Amanın başlığı gördüm yine dellendim, olay istediğini beklemekte değil yav, elle tutulur tek bir noktası yok filmin, hiçbir mantıklı argümanla savunamıyorsunuz ama savunmaya devam ediyorsunuz şaşırıyorum. Film kurgu olarak zayıf, hikaye olarak berbat, lore genişletme açısından sıfır hatta geri götürüyor. Ama savunuluyor. Ryan Johnson ve medyanın çok güzel bir pazarlama aracı olarak filmi savunurken söyledikleri "bekledikleriniz yok" yemini yutmuş Epi, canhıraş bir biçimde savunuyor. Yav ortada film yok, senaryo yok. Şöyle ki eleştirenlerin bekledikleri güzel senaryo ve tutarlılık iken, 7.film resmen 8.filmi görmemiz için bize yem atıyor, JJ Abrams ve Ryan Johnson kendileri bir checklist oluşturuyorlar, tek tek onları filme koyuyorlar. Sonra da filmi beğenmeyenlere siz checklist oluşturmuşsunuz onlar olmayınca hoşunuza gitmedi tabi diye çakallık yapıyorlar. Eleştirdikleri şeyi kendileri yapıyorlar filme anakin'in lightsaber'ını ve yoda'yı koyarak. Yani burda benim beklentim ep5 değildi, justice league izleyin demek bir savunma biçimi değil, bildiğin logical fallacy. 1989 batman ve 2005 batman birbirleriyle alakasız olmalarına rağmen genel olarak ikisi de seviliyor çünkü düzgün kurgulanmış, iyi senaryoya sahip filmler. Fakat batman and robin veya batman v superman sevilmiyor çünkü senaryo berbat. Filmde olması istenilen spesifik şeyler yok diye sevilmemezlik değil bu, ortalama bir filmde olması gereken, daha doğrusu sinema filmlerinin temelinde olması gereken şeyler yok bu filmlerde. Leia veya Hansolo hiç olmayabilir, Yoda hiç gözükmeyebilirdi, insanlar da neden bunları filme koymadınız diye laf etmezdi eğer güzel bir senaryo ile film izleselerdi. Resmen senaryoyu boşlayıp, kurguyu kenara atıp arkadaşlar eski filmlerden karakterler eşyalar koyalım, patlamalar çatlamalar derken bütün görüntüleri birleştirelim, bunları görseler yeter demişler. İnsanların yeni Star Trek serisini sevmemelerinin de nedeni aynen bu. Sanki Marvel filmleri çizgi roman ile birebir tutarlı diye mi millet marvelci oldu sanıyorsunuz? Marvel kendi içinde tutarlı bir sinema evreni yaratıyor, senaryosuna ve kurgusuna ortalamanın üstünde önem gösteriyor, üstüne inşa ede ede bir evren kuruyor o yüzden hayvan gibi tuttu. Neden X-men 1-2 çok sevilirken 3 hiç sevilmedi, 4-5.filmler sevildi? Sanki 1-2 çizgiromanla çok mu tutarlıydı, iceman, rogue, cyclops, storm alakasızdı, gambit yoktu. Kaslı adam magneto yerine çelimsiz gandalf vardı. Lider Cyclops yerine figüran gibi takılan biri vardı. İnsanların beklediğinden farklı karakterler görüldü filmlerde, niye sevildi abicim bunlar? Argümanların tutarlı olsa, senin mantığınla gidersek yani, bu xmen filmlerinin hiç sevilmemesi gerekiyordu. Bombacıların aşırı saçma tasarım olduğuna dair ve George Lucas'ın bu tasarımı neden kullanmayacak kadar akıllı olduğuna dair video. Bu ise geri kalan tırt eleştirilere kapak gibi cevap videosu. Bu ise biraz daha derin. 5:30'dan sonra söylediği şey çok önemli.

Çünkü Rey'de başarısızlık diye bir şey yok, başarısızlıktan ders alma diye bir kavram da haliyle olmuyor. Poe ise başarısızlık sonucu adama ceza-ödül karışık sunuluyor ve bütün karakterler filmin başında nasıl davranıyorlarsa sonunda da öyle davranıyorlar. ep5'te filmin başında ki han solo - leia ilişkisi ile filmin sonunda olan baya farklı. luke da zaten eğitimden geçiyor. Dolayısıyla filmin sonunda ki karakterin düşünce yapısını filmin başına koyduğun zaman alacakları kararlar farklı olur. (bilgiyi değil, düşünce yapısını kastediyorum) TLJ'de Rey kaya kaldırmak haricinde aynı kaldı. Kylo Ren iyi tarafa geçecek diyordu ve kendi bildiği yolda devam etti, Luke Rey'in düşünce yapısın değiştirip geliştiremedi (oysa Yoda Luke'u değiştirip geliştiriyor hatalarını göstermeye çalışıyor). Rey filmin sonunda hala Kylo'yu iyi tarafa çekmeye çalışıyordu. Film boyunca bu karakterin neresi gelişti (force kullanımı 8'di 10 oldu. bunun haricinde yani karakterinde ne değişti) görüşlerinde bir değişiklik ve gelişme oldu mu? Luke 5.filmde aceleci davranan, yanlış düşündüğü için xwing'i bataklıktan çıkaramayan ve yoda çıkarınca şaşıran, anı düşünmeyip geleceğe bakan ve bunun hatasını elini kaybederek ödeyen, düşmanının babası olduğunu öğrenen ve değişen bir karakter. Rey'in ne hatası oldu, neyi yanlış yaptı, ne değişti abicim? koskoca bir sıfır. Mary Sue karakterinde değişim olmaz karakter zaten mükemmel. Rey'in herhangi bir yerde yanlış bir karar aldığını söyleyebiliyor muyuz? Aldığı kararlar yüzünden kötü bir sonuçla karşılaştı mı hiç? Hayır. Eğitim almak için gitti, alamadı, hatta ders almayı bırak ders verdi Luke'a. Yıllardır inzivada olan adam geldi Leia'dan özür diledi ve bir avuç rebel'i kurtarmak için Kylo Ren'i oyaladı. Filmin sonunda Rey bütün arkadaşlarını geldi kurtardı mutlu mesut millenium falcon'a bindirdi gitti.

Zaten mesela filmlerde serüvenin olayı karakterlerin değişip gelişmesi, hikayenin ileriye gitmesidir. The Jast Jedi'da bu yok. Rey - eğitim almak ve jedi olmak için Luke'un yanına gitti. Eğitim alamadı çünkü zaten Mary Sue. Luke'u etkiledi, baktı ondan yardım alamayacak jedi kitaplarını falcon'un içine sakladı geri döndü. Güç zaten içinde, kendi kendine öğrenecek. Finn - Poe'nun planını uygulamaya çalıştılar, beceremediler. Süreç sırasında değişim ve gelişim yaşamadılar filmin başına ve sonuna bakınca karakter açıdan ep7'deki hali ile aynı. Poe - Filmin başında hothead'di. Filmin ortasında ise isyana kalkıştı ama beyhudeymiş. Karakterde bir değişiklik ve gelişim yine yok. (Rey'in altmetni 10 yaş civarı çocuklar için kusursuz kahraman ve yeteneğiniz varsa başarırsınız rol modeli iken, Poe'nun altmetni üstlerinize ve otoriteye karşı çıkmayın, size söylemiyorlarsa bile bir bildikleri vardır, boşuna isyan etmeyin.) Kylo Ren - eskinin canı cehenneme, first order da rebel'de boş iş, yeni şeyler kurmalıyız diyor, aha film değişecek diyoruz fakat değişmiyor. Snoke'u öldürüp first order'ın başına kendi geçiyor, rebel'leri patlatmaya gidiyor. Ne değişti, hiçbir şey. ana iyi-kötü karakterler yani rey-kylo ren arasında, snoke-luke/leia gibi karakterler bir rapma görevi gördüler. Filmin başında rebel'ler first order'dan kaçıyor, filmin sonuna bakıyorsuz değişen bir şey yok. Rebel'ler first order'dan yine kaçıyor. Bu süreç içerisinde hangi karakter ne öğreniyor, nasıl gelişiyor desek o da yok. Film olduğu yerde daire çiziyor. ep5'te mesela filmin başında da sonunda da kaçıyorlar fakat bütün karakterlerde inanılmaz değişimlerden geçiyorlar. ep8'de bir değişim yok çünkü karakterler tek boyutlu düşünülmüşler, kompleks değiller, derinlikleri yok, karikatürize haldeler. Kötü karakterler de aynı şekilde. Bir kötü karakter sterotipin dışına çıktığı zaman derinlik kazanır. Mesela General Hux bir nazi karikatürü. Inglorius Basterds filminde Christoph Waltz'ın oynadığı nazi generali de bir nazi fakat sterotipin çok dışında. (Bir ailenin evine girip saklanan yahudileri sorup pipo içtiği sahne efsaneydi.) Kylo Ren biraz kompeks gibi ama tam da değil, düşünce güzel fakat uygulamada sıçmışlar. Prequel'lerde General Grievous dışında böyle sterotipik kötü karakterler yok. Grievous'un koyulmasının amacı, Anakin'in çalkantılı ve arkadaşa muhtaç olduğu anda Obi-Wan'ı ondan uzak tutmak. Anakin'in karanlık tarafa gittiği yolculukta yanında sadece Palpatine kalıyor. Obi-Wan ile iş işten geçtiken sonra artık düşman oldukları zaman karşılaşabiliyor ancak. Düşünce güzel fakat uygulamada Grievous saçmalığını izlemek zorunda kaldık. Bence prequel seride 3 filmde de Count Dooku olmalıydı. Mesela; ep1'de Dooku jedi konseyinde olmalıydı fakat Darth Maul Qui-Gon'u öldürünce jedi düzenini terketmeliydi. ep2'de benzer şekilde ayrılıkçılara katılmış halde görebilirdik. Zaten Dooku jedi düzenini politik nedenlerden dolayı terkettiği için karanlık tarafa geçtiğine inanmakta zorlanıyorlar ep2'de ilk başlarda. ep1'e bu ek yapılsa daha derinlik kazanılırdı. 3.filmde ise Grievous çıkartılıp Dooku oldukça genişletilebilirdi. prequel ve sequel birbirlerinden çok farklı bu konuda. Prequel'de filmler kendi içlerinde kopuk ve boş değil, olaylar (direktör kısmında sıkıntı olsada) zaten anlaşılıyor fakat kitapları okuduğun zaman daha fazla detay öğreniyorsun. sequel'de ise olaylar kasıtlı olarak anlaşılmıyor eksik ve boş bırakılıyor ki bilgileri öğrenmek ve filmi düzgünce kavramak için kitapları, oyunları ıvır zıvırları oynamak zorunda kal. Neredeyse "merchandise-driven" kategorisine girecek yani. Bir şey tek başına ayakta durabiliyor ve diğer şeyler ile genişleyebiliyorsa daha kaliteli olur. Bunun illa başka formatlar olmasına gerek yok, aslıda film çok kaliteliyse önceki filmleri izlemene bile gerek kalmaz, tek başına ayakta durabilir. Mesela Terminator 2 filmi, ilk filmi izlemeden tek başına bile ortada boşluk bırakmayan bir senaryoya sahip olduğu için bu kadar iyi. Aliens da tek başına ayakta durabiliyor. İlginç bir şekilde ep5 aslında ep4'ü izlemeden izlenildiği zaman eksiklik yaratmaz. Yeterli bilgiler ep5'in içinde var. Luke'un buzların içinde lightsaber'ı kendine çektiğini görüyoruz, bir kere de kullandığını görüyoruz. (benzer şekilde obi-wan'ın mind trick yapıp lightsaber ile kol kesmesi gibi) yani 4.filmde bize force ve lightsaber ile ilgili verilen ortalama bilgi 5.filmin başında tekrardan veriliyor. Force'un ne olduğuna dair 4.filmde obi-wan'ın konuşmasının çok daha genişletilmiş versiyonunu ise yoda veriyor. 5.film tek başına ayakta kalabiliyor. Sadece tam sonuçlanmadan bitiyor 6.filmi izlemek gerekiyor.

Ya ben zaten izlediydim onları da. 1,5 saatlik review videolarını burada hangi deli baştan sona izler ya diye düşünüp editledim. zamanında izlerken baya eğlenmiştim ben. adamın konuşma tarzı çok itici olduğu için sevmeyen çok tabi.

..edit

Abartı değil çünkü savunularınız elle tututulamıyor, filmde senaryo yok görüntü kolajı var. World building denilen şey sıfır. Lightspeed'e çıkarak gemi patlatmayı zamanında akıl etselerdi clone wars başlamadan biterdi. ep8'in başında da bu yapılabilirdi 3 saat izlememize gerek kalmazdı.

Luke'a kusur yakıştıramamak şöyle. 6.filmde Luke Jedi Knight oluyor, rpg oyununda son bölümde 10 10 10 özelliğin varmış gibi resmediliyor, adam olgunlaştı arkadaşlar deniliyor. ep6'nın ilk bölümü (act'ı) dandik olmasına rağmen burada tek bir ana şey var anlatılmak istenen. Luke arkadaşlarını esir eden Jabba the Hut karşısında son saniyeye kadar diplomasiyi kullanıyor. Artık hiçbir seçenek kalmayıp ipin ucuna geldiği vakit, mecburen şiddete başvuruyor. (uygulamada kötü ve komik sahneler var olsada, sahnelerin hizmet ettiği düşünce bu.) 5.filmde hataları olan, aceleci ve sorumsuz davranabilen Luke, geçen sürede kendini eğitmiş. Dolayısıyla İmparator ve Vader'ın bunu karanlık tarafa çekme çabalarına oldukça iyi direniyor. Darth Vader'a bir anlık öfke ile saldırsa bile kendini dizginleyip kılıcını yere atıyor babasını öldürmemek için. Ben Jedi'yım aştım bunları diyor. Böyle kurulan bir karaktere sen Kylo Ren'in içinde kötülük gördü, bir anlık çıldırıp kılıcını çekti dersen, pek yenilebilir olmaz. İnandırıcı değil bu. Yani tamam Luke'u başarısız bir jedi ustası olarak resmedebilirsin sorun değil fakat işi bu kadar ucuz yapmaman gerekiyor. (amaç şu bence. ilerleyen filmlerde jedilar olması lazım. fakat bunların eğitimi uzun iş. gösteremeyiz. force'u olan karakterler artık kendi kendilerine jedi olabilsinler kısa yoldan. o zaman luke'u başarısız yapalım ve jedi düzenini iptal edelim ki buna yolumuz olsun.) Eski Jedi ustaları kusursuz değiller zaten. Filmdeki nadir güzel olan şeylerden biri jedi düzeni'nin gözlerinin önündeki sith'i görememelerini Luke'un söylemesiydi. 4.filmde Obi-wan ben de Yoda gibi eğitebilirim diye düşündüm ama yanılmışım karanlık tarafa geçti öğrencim diyor mesela. (aslında 4.filmde Jedi'lar Ronin, samurayvari. prequel'de durum böyle değil.) Yani Obi-Wan çok iyi bir usta değil. ep2'de Dooku Obi-Wan'ı yakaladığında cumhuriyet sith tarafından yönetiliyor dediğinde Obi-Wan kesinlikle kabul etmiyor, sorgulamıyor. Jedi Düzeni de son ana kadar farketmiyor kibirlerinden dolayı. Mace Windu Anakin'e karşı hep kaba. Qui-Gon eğitseydi Anakin'i, çocuk bu hale gelmezdi. Onu geçtim koskoca jedi düzenine bir psikolog koysan, önüne gelen Dark Side'a geçmez ya. Clone Wars'ta Asoka'nın Jedi Düzenine rest çekmesi en sevdiğim ama üzüldüğüm anlardan biri oldu. Efsane bir bölümdü. (eyvah spoiler mi verdim şimdi herkes izlememiştir vallahi. neyse hangi sezon veya bölümde oluyor bahsetmedik, anlaşılmaz) Filmdeki anlara baktığımızda güzel şeyler yok değil, force projection'un kendisi ilginç ve garipsenebilir fakat Luke'un omzunda ki tozu silkelemesi keyifli bir an. Böyle keyifli anlar çok var. Fakat an olarak güzeller işte. Filmi öven yazıların bir çoğu bu anlardan bahsediyor zaten sadece. 9.filmi JarJar Abrams çekiyorsa cevaplardan çok yeni ve cevaplanmayacak yeni sorularla karışlanmaya hazır olun, olasılık yüksek. Kim kimdir nedir diye teorilere çok dalmayın hayal kırıklığına uğramamak için. TeknoSeyir'deki Last Jedi incelemesini izledim, Murat Gamsız 2 tane garip adamı almış yanına konuşmuş. Rey'in girdiği dark side mağarasında Rey kendi 100 tane yansımasını gördü ya millet meğer teorilere başlamışlar hemen. Rey aslında clonemuş. Gülmekten çatladım. Bir yerde okumuştum ep4 ilk çıktığında insanlar ep5 çıkana kadar deli gibi teoriler kasmışlar. Teorilerden biri r2d4'un içinde aslında Luke'un babasının beyninin olduğu. Bu kadar uçmamak lazım, dikkat. ep5'ten sonra ise ep6 çıkana kadar Vader'ın Luke'a doğru söyleyip söylemediği üzerine tartışmalar olmuş. Babası olmayabilir, Vader kandırıyor diyenler varmış. (o zamanlar anakin falan yok tabi. yeni versiyonlarda bu ekleri görünce alışıyoruz. search your feelings lord vader diye başlayan replik falan yok orjinalinde)

Orjinal üçlemede bile Luke hataları olan bir karakter olduğu için Mary Sue değil, Mary sue tamamiyle kusursuz, herkesin aklını başından alan hiçbir hata yapmayan karakterlere deniliyor. Bu filmde (ve önceki filmde) Rey tamamiyle Mary Sue. Mary Sue'nun ana problemi, zaten kusursuz olduğu için karakter gelişimi olmaması. Bkz. Rey'in eğitim almasına bile gerek kalmadı. Luke ise cesareti olmayan (amcasını ve tarlayı bırakmıyor onlar ölene kadar) yeteneklerine güveni olmayan (x-wing'i kaldıramayacağını düşünüyor.) acele karar verip hata yapan (eğitimi yarıda kesip tuzağın içine atlıyor) bir karakter. Zamanla karakteri değişim gelişiyor ve başarılar elde ediyor buna "character arc" denir. Rey'in hataların ders alacak, gelişecek bir yanı yok. Prequel'lerde birçok sorun olmasına rağmen hikaye çatısı iyi, world bulding orjinal üçlemede de prequellerde de harika (lucas'ın yaptığı en iyi şey). 2 film boyunca sıfır world building gördük, neden, çünkü sinema tarihinin gördüğü en yüksek bütçeli fanfiction'u izliyoruz. Everything is Shitty acayip bir bölümdü ya daha 2-3 ay önce izledim.

10 yaşından büyüklere yönelik herhangi bir hikayede olmaması gereken "Mary Sue" problemine (storytelling101) hiç girmedim bu arada. Çocuklara yönelik olan Harry Potter bile Mary Sue değildi.

Uzayda ses niye var kısmında değilim, o olay scifi'de suspension of disbelief'i pek delmiyor. Keza star wars scifi'ye zaten kıyısından köşesinden girmekte. Olayı scifi mantığı aramak değil. Sahnelerin kendilerinde herhangi bir mantık barındırılmaması. Star Wars uzayda nefes alınabilen bir evren tasarımı yapsaydı, o evreni öyle kabul ederdik. Nasıl orta dünya ve türevlerinde bin yılarca doğru düzgün teknoloji gelişimi olmamasının saçmalığını kabul edebiliyorsak, bu da öyle. O evrenin kuralı o zaten. Mesela başka bir örnek; zaman yolculuğu veya ışıktan hızlı seyahat içeren scifileri ele alalım. Her film veya o filmin evreni tek bir yöntem kullanır. Star Trek warp ile seyahat evrenidir, Battlestar Galactica jump ile seyahat sağlar, Star Wars ise gemiyi hyperspace'e sokarak gider. Bu evrenlerin kuralları bu. Star Wars neden warp kullanmıyor diyemeyiz. Bir film bir konseptten diğerine geçerse de olmaz, seyirci yabancılaşır eğer çok iyi yapamazsan. (mesela Star Trek Discovery'de jump soktular işin içine ama zeminini çok iyi hazırladılar (çok fena kopya çekiyorlar gerçi başka serilerden ama neyse)). Kısaca, evrenler oluşturulurken belli yapıtaşları koyuluyor. Bunları değiştirmek bir tepkiye yol açar haklı olarak. Madem bütün herşeyi değiştireceksin, bambaşka birşey yapacaksın, git başka birşey buna karışma demek gerekiyor. Asıl olay isim hakları tabi. Adamların kafasında Star Wars yok, kendi kendimize bir scifi yapalım fakat bu yaptığımızı şimdi insanlara sıfırdan sevdirmekle uğraşmayalım, sevmeyebilirler. Biz sevilen birşeyi satın alalım ve o isimleri kullanarak kendi yeni evrenimizi oluşturalım, pazarlamasını da yaptık mı tamam, gelsin paralar. Neyse. Sizin yaptığınız, karşımıza ne koysalar savunacağız mantığında gibi geliyor abiler, sırf adında Star Wars yazıyor diye. İyi filmler ile kötü filmleri ayırmıyorsak, hiçbir filmi eleştirmemeiz gerekmekte. Daredevil filmini veya Batman & Robin'i niye eleştiriyoruz yahu? Birşeyler kötü çünkü. İnanılmaz bir marketing ve köşe yazarlarını ve sektörü ele geçirip yüksek hasılat yapmak bir filmi iyi yapar mı? Star Wars'un sadece adını koyarak yüz milyon dolarlar kadar hasılatı garantiliyorsun, filmin gişede batması imkansız. (bakınız phantom menace. (orjinal üçlemede stüdyo ve script editçilerinin hatta oyuncuların baskılarıyla birçok şey değişiyor. o filmler o yüzden iyi.) Ne yapalım, phantom menace süper film mi diyelim. Unutulmasın ilk yapılan film 4.film ve sonraki 5.film serinin en iyi filmleri. Yapılan her film bunlarla karışlaştırılıyor doğal olarak. Öncekileri geçemiyorsan kötü damgası zaten yersin. Metallica'nın Load-Reload albümü kötü mü tartışılır, bence güzel şarkılar var fakat Master of Puppets'ı ve Black Albümü yapıp bunu çıkarırsan kötü bulunur. Durumu kurtarıp tekrar sertleşelim ayağına St.Anger yaparsın daha da kötü olur. 6.film bunlar kadar iyi mi, değil çünkü pacing problemi var ayrıca ciddi sahneler komik sahneler ile kesiliyor atmosfer ölüyor. Sonra ep1 yapılıyor ep1'e orjinal trilogy kadar iyi diyebilir miyiz, hayır, kameralar bile yanlış yerde duruyor filmde. ep2'de lucas biraz işi öğreniyor fakat filmin yarısı bayık aşk sahneleri kaynıyor (oysa ep5'te ne güzel yediriliyor filme han solo ve leia). Sorsak yine 4-5-6'dan kötü der birçok kişi ep2'ye. ep3 haliyle güzel film çünkü prequellerde anlatılacak hikayenin neredeyse hepsi bu filme sokuşturuldu. Yani her çıkan film kötü oldu (ep3 hariç) kısmının kendi içinde nedenleri ve mantığı var, kör bir fanboyluk değil. Mesela 4.filmin editing olayını şurada güzel anlatmışlar. Burada düzeltilen bütün hatalar ep1 ve ep2'de var çünkü Lucas tek adam rolünde. Last Jedi'ya gelirsek; ortada doğru düzgün senaryo yok. 5. ve 6. filmin taslağına eklenmiş cool sahneler var. Bundan çok daha rezil bir şekilde olanı Batman v Superman'ın yönetmeni Zack Snyder yapmakta. Adam sadece an çekmeyi biliyor, sahne çekmeyi bilmiyor çünkü adam filmci değil reklam yönetmeni. Çektiği karizmatik anları uhu ile yapıştırıyor. Bak şurada ne güzel anlatmış. Bu söylenilen şeylerin bir kısmı The Last Jedi için de geçerli. Yapılış tarzı şöyle; Gemiler birbirini kovalarken bir tanesi lightspeed'e çıksın ve kötüleri yarsın + İmparator'un taht odasındaki çekişmenin benzerini koyalım + Hoth'a benzer bir sahne koyalım alttan kırmızı tuz çıksın + umut yokken luke gelsin herkesi kurtarsın. Film anlar, fotoğraflar şeklinde düşünülmüş, bunlar uhu ile yapıştırılmış. Film boyunca Poe, Finn, Çekik kız falan hangi karkter gelişimini yaşadılar, onlar hakkında daha çok ne öğrendik, filmin başı ile sonu arasında karakterler ne kadar değişim geçirdiler. Cevap: Sıfır. E abi bu kadar hatası olduğunu düşündüğümüz filme kusura bakmayın da kötü film demeye hakkımız olsun. Bileceği herşeyi biliyor kısmı için evet Rey kitapları araklamış durumda. Hatta bence Yoda Luke öğrenmesin diye çatırt diye ateşe veriyor ağaç kovuğunu hemen. Fakat 4 tane jedi kitabı okuyarak Jedi oluruz abi sıkıntı değil mantalitesi hala geçerli. Hala hiçbir eğitim almadan iş halledilir kafası var. Ulan 2500 yıl önce Sokrates demiş ki kağıda yazıyorsunuz okuyup ezberliyorsunuz birşeyin nasıl öğrenileceğini bilmeden, o şeyi yolu yordamıyla biri öğretmeden sadece kağıda yazılanı okuyarak bilge olunmaz, filozof olunmaz. Doğru düşünmeyi öğrenmek gerekiyor ki bilgi bir işe yarasın (ondan sonra kitapları ezberleyip üniversiteyi bitirip moleküler biyoloji profesörü olup neden evrimi reddediyorlar diye düşünürüz). Bu nedenle sokrates kitap yazmıyor, öğrencisi Plato bize sokratesi aktarıyor. Bu nedenle usta-çırak ilişkisi var, master var, padawan var. Temelleri aynı. İnsanlığın 2500 yıl önce çözdüğü şeye bu film diyor ki, takmayın abi kafanıza. İçinizde varsa yaparsınız. Post-modernizm kafası yani tamamiyle. Aklın inkarı. Canın sanat mı yapmak istiyor, attır peçeteye spermini, sanat yaptım de, insanlar inanırsa ne mutlu.

Bak düşüdükçe neler var neler. Filmin başında bombardıman gemileri snoke gemisine bomba atacak. Uzayda yerçekiminin olmadığı ortamda sanki bombardıman uçağından serbest düşme ile bırakılan bomba gibi serbest bir şekilde bırakılıyor bombalar. Bombalar yerçekimsiz ortamda serbest düşüş yapamaz. B sınıfı ucuz bilimkurgu filminde yapılacak hatadır bu. Hiçbir şekilde rasyonalize edemezsiniz yok aslında şöyleymiş böyleymiş diye. Bombanın aşağıya yönleneceği düzenek icat etmek zor değil, inandırıcı olurdu. Aynı sahnede kızın bombaları duruyor, kız platformdan aşağı düşüyor. Bomba bırakma kapağı açık. VE KIZ KAPISI AÇIK UZAY ARACININ NEREDEYSE DIŞINDA DURUYOR VE NEFES ALIYOR ulan böyle bir saçmalık olabilir mi? Sen nasıl nefes alıyorsun o sahnede. Bu sahneyi tasarlayan 10 yaşında falan olmalı.

- 7.film 4'ün coverıydı evet, bu film 5-6 birleşimi + ekstra plot twistler serpmişler. - imparatorun backgroundunu açıklama kısmı farklı hocam. orjinal üçleme bu konuda çok iyi. ne çok yüzeysel, ne çok detaylı. 4.filmde imparatorluğa dair birçok şey öğreniyoruz. Eskiden cumhuriyet olduğunu, senatonun 4.filmde feshedildiğini, korkuyla sistemlerin yönetileceğini söylüyorlar, imparatordan bahsediyorlar. 5.filmde imparatoru hologram olarak görüyoruz fakat galaksiyi yöneten adam olduğunu biliyoruz, işleyişi nasıl kontrol ettiği hakkında bilgimiz var. Bize 2 film boyunca bilgileri veriyorlar 6.filmde imparatoru gösteriyorlar. Bu yeni seride Snoke'a dair birşey yok. First order'a hiç girmedim. İmparatorluk ile arasında klasman farkı var. Onbaşı olacak adam general olmuş. JJ Abrams, önceki işlerinden de bilineceği gibi, düğüm atmayı ve soru sordurmayı sever fakat cevap vermez. Bunu yapma şekli tamamiyle seyirciyi kullanmaya yönelik. Çünkü yazdığı sırada kafasında cevap zaten yok, insanlar merak etsin, hakkında konuşsun amacıyla yapıyor. Kötü bir anlatım tekniği. Lost'un finaline boşuna insanlar küfür etmedi. 6 sene boyunca izleyicilerine kafa yordurup aptal yerine koyduran bir adam bu. Neden Geek kominitesinin kutsal insanı gibi görülmeye başladı son yıllarda aklım almıyor o nedenle. Snoke ile ilgili tek bir teori bile okumadım, Rey'in ailesi ile ilgili 5dk'dan fazla düşünmedim 2 senedir bu nedenle. Leia evet gücü kullanabiliyor 5.filmde Luke'u hissetti ama bu şekilde uçup kaçması saçma. Zemini hazırlanmadan böyle şey yapılmaması lazım. Bu sahnenin tek amacı var, insanlar Leia öldü sansınlar heyecanlansınlar, 3.dk sonra Leia canlansın çünkü force kullanabiliyor. Çok ucuz, çok. Gelecek filmde Leia kesinlikle yok bu arada, dijital olarak da gösterilmeyecek. Disney herkes gücü kullanabilir diyor. İşte saçmalık burada zaten. Niye, neden, ne gereği var. (altındaki ideolojik nedeni şu: eskiden yeteneğin olmasına rağmen çalışıp öğrenmen gerekiyordu, feragatta bulunmalıydın. bu mesaj gitti yerine, yeteneğin varsa kesin başarırsın çalışmana gerek yok zaten yaparsın, inancın olsun yeter geldi. yani günümüz toplumunda yeteneğin varsa youtube sağlanan imkanlar ile ünlü olursun başarırsın bir şekilde, eskisi gibi çalışıp çabalamana başarılı olmak için ömrünü tüketmene gerek yok. kısa yoldan köşeyi dönme hayali satıyor yani günümüze uygun olarak. eskiden başarılı olmak zordu, seneler sürüyordu, eğitim görüyordun, şimdi istiyorsan başarılı olursun, inansan yeter.) Legends Disney öncesi değil bu arada, önceki filmler hala Canon. Expanded Universe'ü kitapları oyunları vs Legends yaptılar.

İzledim çok kötü gelmedi, düşündükçe çok kötü olduğunu farkettim. -Her Star Wars'ta olduğu gibi akılda kalıcı replik var mı? Bence bir tane bile yok. -Şok faktör ve deus ex machina kaynıyor, 20 yaşında ergenler için iyi, kafası çalışanlar için rezillik. -Türk dizisi tadında zaman geçirmeye yönelik ucuz numaralar var. (Leia ve mor saçlı milf neden planlarını açıklamıyorlar ve Poe isyan edip darbe yapıyor. Bu nasıl bir gerizekalılık.) -Star Wars tarihinin en kötü tasarlanmış bomboş kötü karakteri oldu Snoke. Antagonisti berbat olan iyi-kötü savaşı temalı filmden cacık olmaz. -Leia batman v superman filmini izlemiş, ne gerek vardı? -20 yılda bir jedi yetişiyor, hızlandırılmış kurs ile 3-5 senede Luke adam oluyor. Fakat Rey'in eğitim almasına gerek yok YODA BİLE O KIZ EĞİTİMSİZ YAPAR moduna girmiş. Bu ne lan, dalga mı geçiliyor. -Madem bir gemi lightspeed ile herkesi yaracak güce sahip, filmin başında herhangi bir X-wing ile yardırsaydı biri, 3 saat izlememize gerek kalmazdı. -Geride bir kişi kalması gerekiyor dediler ana gemiyi kontrol için. Mor saçlı kaldı. Peki ne yapıyor, camdan diğerlerinin gidişini izliyor 15 dk boyunca. Ulan gemi madem kendi kendine gidebiliyor, senin koltuğa oturup gaz pedalına basman gerekmiyor, o zaman neden sen de gitmedin. (çünkü daha sonra gemiyi lightspeed'e çıkarıp Snoke'un gemisini patlattırmak gerekecek, seyirci zaten aptal, salla gitsin) -Yodanın hayaleti lightning çakıyor, bastonla vuruyor. Tamam abi bundan sonra yaşayanların mücadele etmesine gerek yok, kötülük mü geldi, Yoda'nın Obi-Wan'ın, Anakin'in ve Luke'un force ghostları mahşerin dört atlısı gibi bütün galaksiyi düzene sokarlar. Daha ötesi yok, hem hayaletsin, hem evrene fiziksel etki edebiliyorsun, o zaman galaksinin selameti için kötülerle bunların savaşması gerekiyor. Ölümlülere ızdırap çektirmesinler. Filmi sevenler bunlara cevap versinler mantık dahilinde.

Ben okuyorum, hayal kırıklığı yaratmaz, hala güncel. Fakat 6.45 yayınevi kötü çeviri yapıyor cümlelerde anlam eksikliği oluyor o nedenle bence okuması güç. Gittim ingilizcesini aldım öyle devam ediyorum. Kitap cyberpunk'ın ilk örneği sanırım. Etrafın görünümünün önem taşıdığı bu tarz türler mecburen çok fazla tasvir içeriyorlar. Tasvirli anlatım sevmiyorsanız sıkılabilirsiniz.

Yerin birkaç kat altında ışık görmeyen bir yerde yaşasam alabilirdim fakat bu haliyle gördüğüm en gereksiz şeylerden biri. Işık zaten camdan giriyor içeri.

Bende bir tane ASUS TUSL2-C olması lazım evde, çıkaramayacağım bir derinlikte olduğu için bakamıyorum. Buna güzel bir p3 tualatin ve tnt2 ultra koyacaktım fakat kaldı öyle.

imgur linkinin içindekiler gözükmüyor, bunun çözümü varsa bi yazın ya.

E30 yerine E39 var işte Ties'te.

dizi iyleseydin şu sahne sayesinde Tywin'in kesinlikle Ned Stark idamına karşı olduğunu bilirdin fakat aynı diziyi izlemiyoruz malesef, sen kafandan farklı bir kurgusunu yarattığın hayali bir dizi izliyorsun. Olaylara bakış açın evrimi reddeden bir yobaz sığlığında.

Olaylara statik bakışın sıkıntısı işte bu. Tywin'in Joffrey'i öyle bir deliliği yapabileceği pozisyona sokmayacağını farkedebilmen gerekirdi. Tywin'i Tyrion ile nasıl karşılaştırabiliyorsun. İkisi denk otoriter figürler değil Cersei Tyrion'un söylediklerine karşı Joffrey'i bileyebilirken, Joffrey istediği gibi Tyrion'a hakaret edebilirken, aynı şeyleri Tywin'e yapamıyor. Tywin'e karşı yapılan bir diklenmede insanlar o diklenen kişiye çıt çıkaramıyorlar. Tyrion Joffrey'e laf söyleyince Grand Maester aaa bu kabul edilemez derken, beş saniye sonra Tywin kralım diye konuşan kişi gerçek kral değildir dediği zaman, aaaa krala böyle söylenmez diye ayıplayamıyor. Bunlar çok basit şeyler ya of. Gözünün önünde sahne var kabak gibi, hala algılayamıyorsun abicim inanılmaz bir durum yahu, olayları bu kadar kötü ve yanlış değerlendirebilmeni benim aklım gerçekten almıyor ya. Olabildiğince basit anlatayım dur sahneyi bari koyayım diyorum, her şeyi özetleyen muhteşem bir sahne, fakat yok, bu sahneye rağmen Tywin ile Tyrion'u bir tutup senin dediğin gibi olsa Tyrion da onu yapardı diyorsun pes cidden.

Yanlış. Joffrey küçük olduğu için yönetimi başkasının yürütmesi gerekiyor. O nedenle Ned Stark vekil olmaya çalıştı, Cersei bunu engelledi, Joffrey'in vekili olarak kendisini ilan etti (queen regent). Tywin gelene kadar krallığı yönetti fakat oğlunu hem kontrol edemedi, hem de yetiştiriş tarzından dolayı oğlu otoriteyi ele geçirince Cersei'ye bile artizlendi. (Joffrey'in atarlanmalarına, oğluşumdur yapar tavrı da var) Tywin o sırada King's Landing'de olsaydı orada Joffrey'in söz hakkı olmayacaktı, Cersei yerine Tywin yönetimin başında olacaktı. Cersei gibi Joffrey'in yaptıklarını görmezden gelmeyip her adımını kontrol edeceği için Joffrey'in böyle fevri bir hareket yapması da engellenecekti. Zaten diziyi izlersen görürsün, Tywin yönetime geldikten sonra Cersei ve Joffrey yönetim konusunda elle tutulur bir şey yapamıyorlar. Tywin, Kral bu tarz işlerle ilgilenmez vs diyerek Joffrey'e manüplasyon yapıyor, bütün yönetimi kendisi sağlıyor. Görüldüğü gibi bütün meselelerle Tywin ilgileniyor. Görüşmelerin kral eli odasında yapılmasının da nedeni bu. Joffrey'in karar verme yetkisi yok. Olan olaylar ile ilgili haber verilecek, sizin için şu şekilde yönetiyoruz, en iyisi böylesi diye bilgilendirilen biri konumuna indirgenmiş durumda. Hatta şu sahneyi göstereyim. Robb Stark öldükten sonra Joffrey Robb'un kafasını istiyor Sansa'ya hediye vermek için ve Cerseri bunu komik buluyor vs hatta Tywin'e sen kıçı kırık savaşı yendin Babam Targaryenleri yendi diye dikleniyor fakat Tywin bu gerizekalılığa cevabı yapıştırıyor. Sahneyi izlersen Tywin'in otoritesinin yanında kimse bir şey yapamıyor. Joffrey horozlandıktan sonra korkup içe doğru sıçmaya başladı. Tywin'in sabrı taştığında "kral yoruldu, odasına kadar eşlik edin" dedi olayı bitirdi. Bu sahnede Tywin olmasaydı, Robb Stark'ın kafası Sansa'ya hediye edilirdi. Masadaki kimsede Joffrey'i engelleyecek güç yok çünkü Tywin dışında.

Cersei olaya tek başına bakıldığı zaman yanlış değil ama şu şekilde bakmak lazım, şimdiye kadar yaptıkları yanlışlar sonucunda yapabileceği tek hamlesi buydu, haliyle bunu yapıyor. Artık etkisiz eleman Cersei. Tyrion'a ailemizi yıktın diye kızıyor fakat Lannister'ların yıkılmasında en büyük payı olan kişi Cersei. Joffrey'i düzgün yetiştiremedi, Joffrey kralken ve Tywin Lannister henüz kral diyarına gelmemişken çocuğu kontrol edemedi. Dolayısıyla Joffrey salağı Ned Stark gibi önemli bir tutsağı öldürdü. Tywin bu olay nedeniyle baya kızdı hatta. Bu olay olmasaydı Tywin Jaime Lannister'ın salınması karışığında Ned Stark'ı night's watch'a yollardı. Kesinlikle ödürmezdi. Jaime'nin eli de kesilmezdi. Joffrey'in öldürülme nedeni de kendisi, çünkü daha akıllı oynayan Olenna Tyrell Cersei'nin Tyrion'dan nefret ettiğini gördüğü için suçun Tyrion'a kalacağını anladı. (suçsuz olan tyrion'un yüzünden Oberyn Martell de ölünce, Cersei'nin kızı Myrcella da öldürüldü) Tyrion suçsuz yere mahkum olunca da, fırsatını bulunca kendisini sevmeyen babasını öldürür tabii ki. Kendi hırsı yüzünden Tommen'i de anlayamayınca, o çocuk da öldü. Tywin'den sonra Lannister'ların en akıllı adamı olan Tywin'in kardeşi Kevan Lannister'ı da salak gibi Tyrell'lerle birlikte öldürdü.

Sabah torrente düşmedi bir siteden stream izledim. Millet ortaya atılan magnet linkine çullanınca torrent sitelerinin sayfasına bile düşmedi, magnetin kendisi öldü. Saat 6 gibi genelde torrent'e düşen şey öğlen bile yoktu ortalıkta. Neyse zor da olsa sabah izledim şimdi 4gb'lık kaliteli versyon indi gece bakarım tekrar.