Peregrine

Sizin aldığınız MSI Optix MAG321CQR galiba. Bunun Renk gamutu daha geniş. Renk uzaylarının daha çoğunu kapsıyor. Parlaklıklar aynı ve sizin aldığınızın tüketimi daha az sanırsam.

https://www.amazon.com/MSI-Non-Glare-Adjustable-Optix-MAG321CQR/dp/B07NQG1FFB/ref=sr_1_1?keywords=MSI+Optix+MAG322CQRV&qid=1574455741&sr=8-1 Ben baktım da çok şikayet eden var şurada. Temel olarak yeşil renk sorunluymuş vs vs

Ben de ELMB-SYNC sebebiyle bunu beğendim. Ayrıca 31.5", 1440p, 144hz ve 400 Nit, cezası da 3 kağıt. https://www.hepsiburada.com/asus-tuf-vg32vq-31-5-144hz-1ms-hdmi-display-freesync-qhd-curved-monitor-p-HBV00000OC755?magaza=Hepsiburada

Kasa dediniz de aslında öyle RGB falan hiç hazzetmem; bol mesh'li (hava alması için) düz kara kutu görünümlü sade bir şey isterim ama aşağıdaki ŞU videoda Linus'ın geveze kızıl saçlı kıza topladığı PC'nin kasasının önündeki efektin hastası oldum. Harika kasaymış. Önden bakınca derinliğe sahip süper bir efekt veriyor.

Hadi inşallah. 🙏🏻

Kablosuz konusunda Light Speed teknolojisi dengi kullanan Logitech modelleri dışında başka gamer mouse yok bildiğim kadarıyla. Kablo benim için "absolute nope" durumunda olduğu için bu fareyi uzun zamandır kolluyordum. Bir de bu tip mouse seviyorum ben iki parmakla tutmalık (avuç içi değil) ve hafif mouse. Deneyimlerimi paylaşırım. 10 güne falan gelir herhalde.

Kazanç yoksa vergisi de olmaz bence mantıken.

wow, iyi düşmüş hakaten

Bu konuda nasıl derler: agreed to disagree. Half life her şekilde oynanır ve olacak olan hype akıllara zarar olur gibi geliyor. Nostalji olsun diye geçenlerde yine kurdum oynadım HL2 ve saz arkadaşlarını, hala zevkle oynanıyor.

Sabah kalktım farenin fiyatı beş lira düşmüş. İptal edip yeni sipariş verdim; 5₺ kazandım.

Bu konuda haklısınız. Gayet performanslı olan windows mobile platformu da app eksikliğinden battı. App olmadan donanım çok zor. Gebeş bu işi biliyora bir +1 de benden.

Tiyo da vereyim: "kablosuz oyuncu faresi mi olur?" dan girebilirler

Garacuma hasar raporu: Mouse 360₺'dan aşağı düşmüyordu 300₺ görünce yapıştırdım. Kulaklığın US Amazon.com fiyatı 34$ yaklaşık 193 lira, fiyat çok iyi ve bu tip kulaklığım yoktu kablolu Sennheiser PX-80'ler hariç. Onları da yakında müzeye bağışlayacağım.

Bu bilgiler iyi oldu, teşekkürler. Bende de Mi A1 var. Stock olarak kullanıyorum. Ufak ufak rootlasam iyi olacak, zamanı gelmiş de geçmiş bile.

1) https://www.illy.com/en-us/coffee/coffee-preparation/how-to-use-a-french-press 2 https://www.drinktrade.com/how-tos/best-french-press-coffee Süre: Bu iki tarifte de 4 dk diyor ben 8 dk bekletiyorum, görünüşe göre fazla. Kahve miktarı: 2.'ye göre miktarım doğru, 1.'ye göre az kullanıyorum. Sonuç: Oldukça kişisel bir durum ama 4 dk'dan az sürede demlememek ve kupa başına 7 gr'dan daha az kahve kullanmamak gerektiği kesin gibi.

Dizi güzel olmuş ama taksi şöförü olarak The Big Bang Theory'deki jeolog nerd olmamış. Daha az tanınan biri olsa gerçeklik hissine katkısı olabilirdi. Java'lar ama çok gerçekçi. Tek tek hepsinin ümüğünü sıkasım geldi.

Ben de açıkçası gurme değilim ve süper anladığımı da iddia edemem. Ama kahve miktarı doğru gibi duruyor (7-10 gr) ve zaten çok kişisel bir şey, nasıl seviyorsanız öyle ayarlayın. Demleme süresini bir tık uzatabilirsiniz ve demlemeden önce french press'de sıcak su bekleterek demlediğiniz sıcak suyun soğuk cam tarafından soğutulmasını bir tık azaltabilirsiniz. Hatta aynı şeyi kahveyi içeceğiniz kupa için de yapıp özellikle kış aylarında kahvenizin daha uzun süre sıcak kalmasını sağlayabilirsiniz. Sumatra çok beğendiğim bir kahve ancak Starbucks'da satılanlar dark roast (espresso kahvesi) olduğu için direkt kullanmayıp Jacobs ile harmanlayarak kullanıyordum. Harmanladığım kahve de şu ; indirme girmesini bekliyorum ve girince 50-60₺ seviyesine düşüyor ve iki tane alıp geçiyorum. Evde hediye french press'lerden altı tane oldu ve çok kullanışlılar.

French press'den çok memnun kalınca geçen yıl misafir vs. için 4-5 kişilik kahve demlediğimde kullanmak için Migros indirimde 1 lt'lik Bodum çakması bir french press aldım. Yanlış hatırlamıyorsam 22 tl. (bedavadan bir tık pahalı) gibiye geldi. Denemek için bir defa kullandım, kutusunda duruyor. Yani kişisel ihtiyaç meselesi diyorum. Yıllar önce aldığım makineyi de kime verdim pek hatırlamıyorum. Zannedersem o ara çalıştığım yazılım şirketine bağışladım toplu kullanırız diye.

Aldığınız ürünleri falan dis'lemek vs. değil de naçizane fikirim olarak belirteyim: Daha önce benzer makine kullanıp randıman alamayıp french press'e geçtim ve yıllardır kullanıyorum. Filtre kağıtlarının kağıt ve tutkal tadını kahveye geçirmesine ve kahvenin bütün yağını emmesine alışamadım. Ayrıca bir kişi için bu tarz makineler gereksiz ve zahmetli oluyor ve kağıt filtre için kahveye ek ikinci bir masraf kapısı açıyor; ancak ofis gibi ortamlarda mantıklı hale geliyorlar. Güzel bir 500 ml termos/mug ( aldım günde bir defa doldurup kahvaltı ve öğle yemeğinden sonra 250'şer ml içiyorum tam iyi denk geliyor. Evdekiler filtre kahve sevmedikleri için en iyi çözüm oldu benim için. French press ile kahve ve suyun ne kadar süre bir arada kaldığını ayarlayabildiğimden dolayı kullandığım kahve için optimal demleme süresini bulup o şekilde hazırlıyorum. (Jacobs, 7 gram kahve / 250ml su, 8 dk, french press sıcak su ekledikten sonra ahşap kaşık ile karıştırma (metal kaşık metalik tat bırakıyor))

@Atrin Gelince kullanıp kesin bilgi vereyim, ama okuduklarım hep iyi şeyler. Xiaomi belli bir kaliteyi tutturuyor hep.

Ben de AliExpress 11.11 satışından gidip bunları aldım. (şarjlı lastik pompası (bisiklet için), ve ışık hüzmesini dağıtmadan yola veren optikli bisiklet farı) Farı şu aşağıdakiler olmasına rağmen sırf ucuz diye aldım (ışık hüzme değılımı ve her türlü detayını araştırdıktan sonra tabi ki, OCD zor zanaat ) . Pişman değilim

Ne yapalım, vakit-bütçe meselesi. Gaming laptop alınca masaüstüne pek bakamadım iş-güç derken fazla vakit kalmıyordu, eskisi gibi donanım forumu kas, parça parça araştır, kasa topla, overclock et. Zaten fiyatlar uçtu.

Oyun güzel de 1080p'de en düşük ayarlarda dahi kastı. 3 Yıllık gaming laptop sonuçta. Masaüstüne rx-5700 alasım var da fx-8350 sisteme gelir mi bilemedim.

Bilgiler için teşekkürler. Zaten monitörün fiyatının 1569₺'ya çıkmasıyla cebimdeki akrep olaya "akrep bey diyeceksin!" şeklinde el koydu. Bir kaç gün içinde şok indirim yapmazlarsa kalıyor zaten uğraşasım yoktu. Bu arada siz ne kadara aldınız. O monitör de çok iyi bir şeye benziyor. 3000₺ seviyesine aldıysanız çok iyi. Ben hala bunun ölü piksel olmadığını düşünüyorum ama pratikte bakınca ölü piksel gibi davranıyorsa ölü piksel demekte sakınca yoktur. (If it looks like a duck, swims like a duck, and quacks like a duck, then it probably is a duck.)

Arkadaşlar bir konuda kararsız kaldım sizlere danışmak istiyorum. Üst mesajlarda bahsettiğim, yeni aldığım monitörde üç gün kadar önce ekranın sağında aşağıdaki noktacığı fark ettim. (dik bakış) (açılı) Tam karşıdan eğilip dikkatli bakınca görülüyor ama hafif açılı yani normal oturma pozisyonumdan hiç farkedilmez hale geliyor. Sanki ekranın üzerine toz parçası konmuş gibi bir görünümü var. 1 piksel boyutuyla karşılaştırdım; çok daha ufak ve ekran fonunu test yazılımıyla incelediğimde tüm ana renklerde görülüyor. Yani hasarlı sub-pixel elemanı değil. Sanki aydınlatma ile LCD paneli arasında hapis kalmış bir toz zerreciği gibi davranıyor ve %90 ihtimalle de öyle. Yanına referans olsun diye paint açıp 1 piksellik nokta koyduğumda hem 1 pixelden daha küçük hem de farklı açılardan 1 piksellik nokta oynamazken bu oynuyor, yani piksel oluşturan LCD katmanından farklı bir derinlikte. Oturma mesafemden göremediğim bu noktacık için ürünü iade ile uğraşmak saçma geliyor ve iade edip tekrar sipariş verirsem 87₺ (1539-1452) daha fazla vereceğim (indirimli almıştım). Ama içimdeki küçük obsesif dostum da sürekli dürtmekte ve arada eğilip noktacığı aramama sebep olmakta. Şu aşamada yerimde olsanız siz ne yapardınız. Özellikle ekrana sokulup aramadıkça göremediğim bir noktacık için uğraşmaya değer mi?