-
Mesaj sayısı
6.103 -
Üyelik tarihi
-
Son ziyareti
-
Days Won
605
İçerik türü
Profil
Forum
Blogs
Everything posted by Najaz
-
Tolga abi, 4790K'lı sistemi de RAM'ler olmadan 1000 liraya bırakırsan onları da ben alırım
-
Natro zaten marka olarak bana NARO'yu anımsattı. Nuri Alço Revival Organisation
-
Benim ilgimi çeken iki husus oldu: 1. "A11 Bionic CPU has dedicated neural-network processing hardware to make interactions with the Face ID sensor array as swift as possible. Apple says its engineers worked with flat photos and professionally-made masks to specifically guard against spoofing, and it says that the feature only has a one-in-a-million false positive rate." Çok gelişmiş ve yanılma oranı yok denebilecek kadar azaltılmış bir yüz tanıma sistemi. Parmak izi okuyucunun yokluğunda, Apple Pay hizmeti için de kullanılacağı düşündüğünde zaten böyle olmaması beklenemezdi. 2. "The camera system will also offer 4K recording at 60 FPS and 1920x1080 slow motion at 240 FPS. Video will, of course, come stabilized." 1080p çözünürlükte 240 fps kayıt; üstelik stabilized. En gelişmiş GoPro kameralar bile 1080p'de bu denli yüksek fps değerine ulaşamıyor. Tabii uygulamada nasıl onu bir görmek lazım. Bunların dışında diyeceğim şey: Meh.. 1000 dolar edecek bir ürün göremiyorum ben ortada. Milyar dolarlık Ar-Ge bütçesi olan, kasasında 70 milyar dolar tiko-parası bulunan Apple gibi bir şirketten daha devrimci şeyler bekliyor insan. Senelerdir pil teknolojisinde bir adım ileri gidemediler mesela. Hadi pil ömrünü geçtik, hızlı şarj yok, kablosuz şarj yeni geldi ki o da yılların Qi standardında. Şöyle koy bakalım 3 gün giden pil, manyetik rezonansla şarj edebilme özelliği, MIT'nin laboratuarlarından fırlamış gibi dursun telefon. Biz de diyelim ki "Abi adamlar yapmış, o mühendisin aldığı para helal-i hoş olsun bastım 1K dolares"
-
Çok pahalı...
-
KMS varken key'e neden para veriyorsunuz?
-
İşlemcilerden bir tanesini koleksiyonumuza hediye etmeyi düşünürseniz, seve seve kabul ederiz
-
Orayı yıkarlar...
-
Modern SSD'lerde, flash bellek hücrelerinin ömrünü uzatmak için kullanılan çeşitli teknikler var. Bunlardan biri "overprovisioning". SSD'nin üzerinde, kullanıma açık olmayan bellek hücreleri yer alıyor ve denetçi yonga, SSD'nin kullanımda olan bellek hücrelerinden zayıflayanlar olduğunu tespit ederse bunların yerine yedekte beklettiği bellek hücrelerini devreye sokuyor. Yani misal 240 GB'lık bir SSD'de 10-15 GB arası kapasitede bir bellek hücresi grubu bu iş için yedeğe ayrılmış durumda ve gerektiğinde devreye alınmak üzere bekliyor. Ayrıca denetçi yonga veriyi sürekli aynı bellek hücrelerine yazmıyor. Veri, kapasiteyi oluşturan bellek hücrelerinin tamamına kademeli bir şekilde dağıtılarak yazılıyor. Bu şekilde bellek hücrelerinde dengeli bir aşınma olması sağlanıyor. Tüm bunları bir kenara bırakırsak, bir ev kullanıcısı için SSD'nin ömrü sorun yaratacak bir unsur değil. Yüksek miktarda verinin sürekli bir şekilde diske yazıldığı kullanım senaryoları dışında (örneğin 1000 kullanıcının eriştiği bir dosya sunucusunda ana depolama veya önbellekleme için kullanılan diskler) SSD'ler yeterince uzun ömürlü. Bu tür kullanım senaryolarında da MLC ve TLC bellek yongalarından daha dayanıklı ve uzun ömürlü olan SLC yongalar kullanılıyor.
-
Teknoloji nereye gidiyor...
- 10 replies
-
- faceware
- motion capture
-
(ve %d tane daha)
Konu etiketleri:
-
@ResetButton Adobe birçok farklı kaynakta, encode işlemi için sadece CPU'nun kullanıldığını açıkça belirtiyor zaten. GPU'nun bu aşamada hiçbir şekilde etkisi yok. Şurada encode işlemi için GPU'ların neden kullanılmadığı detaylı olarak açıklanmış: Why doesn't Adobe Premiere Pro use GPU acceleration for encoding video?
-
1050 Ti, SSD ve 1080p IPS ekran güzel bir seçim olmuş. 1050Ti 1080p'de sizi uzun süre üzmeyecektir. Güle güle kullanın.
-
Mesajların bir yerinde Vito geçmiş, benim oyum Vito'ya.
-
aslinda iade imkani olduğu için o riske girilebilir. tek bir ölü piksel var denmiş, o çözünürlükte tek bir piksel gözü pek rahatsız etmez belki. sonuçta teşhir ürünü de olsa faturalı, 2 yıl garantili olacak.
-
Yol bisikletleriyle ilgili çok fazla tecrübem yok. Ancak birkaç ufak tavsiyem olabilir. Grupset olarak Shimano tercih edilecekse, Tiagra'dan alt seviyeye pek düşmemek lazım. "Sweet spot" ise 105. Bunun üstü, yani Ultegra ve Dura-Ace, profesyonel anlamda yarışanlar için anlamlı. Karbon maşa sürüş konforu açısından avantajlı, malzemenin darbe emici özelliği var çünkü. Kadro olmasa bile en azından maşa karbon olarak alınabiliyorsa güzel olur. Kadro, maşa, grupset bir yana, yol bisikletlerinde sürüşe en fazla etki eden unsur jantlar. Muhtemelen bisikleti aldıktan bir süre sonra değiştirmek isteyeceğiniz ilk bileşen, jant seti olacak. 3000 TL'lik bütçeye iyi bir jant seti sığdırmak pek mümkün gözükmüyor, o yüzden bu konuyu siz bisikleti alıp üzerinde geliştirme yapmayı düşünmeye başladığınızda konuşalım
-
Peki tamam. Ama bir süre sonra çekicilerle ahbap olacaksın, bizden uyarması
-
Aracı kullanırken "acaba birazdan ne arıza çıkaracak?" tedirginliğini sürekli yaşıyor olmak, o araçtan alınacak keyfi berbat eder. Bence yol yakınken aracı satıp daha eli-yüzü düzgün, sorunsuz bir araç alınmalı.
-
Raja'ya sempati beslediğim yalan değil. Sanırım Naja - Raja benzeşmesinden dolayı. Buna rağmen son açıklamalarına anlam veremedim. Arkadaşlığımızı ciddi manada sorgulamama neden oldu... Intel - NVIDIA ekirüsine devam kararı aldım
-
"Kış kışlığını, puşt puştluğunu yapar" derler. Cercei yine şaşırtmadı...
-
Akşama bayram şekeri tadında bir güncelleme geliyor
-
Enermax olsa öp de başına koy Arkadaşın güç kaynağı Edimax; ben olsam kullanmadan direkt çöpe atardım o PSU'yu.
-
Deveye diken, bu millete ...ken yaraşır. Hedef 2019 durmak yok; yola kış lastikleriyle devam
-
Film için kullanılacaksa IPS veya VA panelli bir model seçmekte fayda var. Ayrıca oynatacağınız filmler 4K olmadıktan sonra panel 4K olmuş pek bir faydasını görmezsiniz; 1080p de seçenekler arasında olmalı.Ben sizin yerinizde olsam Samsung'un 27" kavisli VA panele sahip şu modelini alırdım. İndirimle birlikte 1250 TL civarı bir ücreti var: http://www.hepsiburada.com/samsung-lc27f581fdmxuf-27-4ms-analog-hdmi-display-full-hd-curved-va-monitor-p-HBV00000409TM VA panel olması sebebiyle panelin kontrast değeri IPS panellerin çok üzerinde (1:3000). Bu da siyah renk başarımının daha iyi olması anlamına geliyor. Kavisli panel de film izlerken hoş bir atmosfer yaratabilir.
-
Nerede kalmıştık? MSI G3 Ti200 Pro-TD128 128 MB AGP 4X (NVIDIA GeForce 3 Ti200) 1999 yılının Ağustos ayında 3D dünyasına bomba gibi düşen GeForce 256 yongası, hayatımıza Transform&Lightning (Dönüştürme&Işıklandırma) terimini sokmuştu. NV10 kod ismine sahip bu yonga ve yongaya ismini veren GeForce markası o kadar başarılı oldu ki, NVIDIA bir yıl kadar kısa bir sürede, GeForce 256'nın daha gelişmiş kardeşleriyle (GeForce 2 GTS, GeForce 2 Ultra vb.) diğer tüm rakiplerini dize getirdi. Bundan yaklaşık 2 yıl sonra, 2001 yılının Mart ayında, NVIDIA yine boş durmadığını gösterdi ve NV20 kod adlı GeForce 3 yongasını piyasaya sürdü. GeForce 3'ün en önemli özelliği, T&L desteğini bir adım öteye taşıyarak bizleri programlanabilir Vertex ve Pixel Shader'lar ile tanıştırmasıydı. Bu sayede oyun yapımcıları, uygulamak istedikleri efektler için kendi programlarını yazıp GeForce 3 yongası üzerinde yüksek performanslı olarak çalıştırabilecekti. Bununla birlikte GeForce 3, NVIDIA'nın DirectX 8 uyumlu ilk grafik yongasıydı. O dönemlerde grafik kartlarındaki yeni ürün döngüsü neredeyse 6 aya kadar inmişti. Öyle ki Ekim 2001'de NVIDIA, GeForce 3 ailesini güncelledi ve iki yeni model tanıttı: GeForce 3 Ti200 ve Ti500. İşte bugün elimizde olan GF3 Ti200 model grafik kartı, orijinal GeForce 3'ün saat hızları düşürülmüş halinden başka bir şey değil. GeForce 3'te GPU 200 MHz ve bellekler 230 MHz'de çalışırken, GeForce3 Ti200 kartlarda bu hızlar sırasıyla 175 MHz/200 MHz'e düşürülmüştü. Bu sayede NVIDIA daha uygun fiyatlarla GeForce 3'lerin daha geniş kitlelere ulaşmasını hedefliyordu. Zira GeForce 3 Ti kartların piyasaya çıkışı, ATI'nin DirectX 8 uyumlu Radeon 8500 kartının çıkış tarihine denk gelir; belli ki NVIDIA, ATI'nin karşısına daha dişli bir rakip koymak ihtiyacı hissetmişti. 3DMark 2001 benchmark uygulamasının, sadece DirectX 8 uyumlu kartlarda çalışan "Nature" testini de anmadan geçmeyelim. O dönemde bir GeForce 3 sahibi olmak ve bu testi çalıştırabilmek bir ayrıcalık sayılıyordu Sözü fazla uzatmadan, sizleri MSI'ın GeForce 3 Ti200 çözümü olan kartıyla başbaşa bırakalım... Koleksiyonumuzdaki GeForce ailesinin üyeleri birarada...
-
@stardust Freesync monitör seçimi konusunda şöyle bir detay var yalnız. Benim görebildiğim kadarıyla, ben de dahil olmak üzere insanlar özellikle Freesync var diye monitör tercih etmiyor. G-sync'ın aksine Freesync için ekstra para ödenmediği için, bu özelliği monitörün yanında gelen bonus olarak değerlendiriyor insanlar ve satın alma tercihlerini çok fazla etkileyen bir nokta değil bu. Ben kendime monitör araştırırken, NVIDIA grafik kartım olmasına rağmen G-sync panelli monitörlerden uzak durdum çünkü aynı paneli taşıyan monitörün G-sync olanı ile Freesync olanı arasında 1000 TL'den fazla fiyat farkı vardı; bu parayı ödemek bana mantıklı gelmedi. Pek tabii ki 400 USD'ye 1070 performansı veren ve Freesync'tan istifade etmemi sağlayacak bir kart alabilseydim memnun olurdum, ama hayatımda çok da fazla bir şey değişmezdi yani Bir de şu kart satışlarına kota koyma meselesi var, ama bu olay AMD'nin elinde olan bir şey değil. Piyasa koşullarını üreticilerden çok büyük toptancılar belirliyor ve "ben 100 tane kart almak istiyorum" diyen alıcıy geri çevirecek ne bir toptancı, ne de perakendeci olacağını düşünmüyorum. Bu firmalar da en nihayetinde yaptıkları ciroya bakıyorlar, o 100 kartı tek bir alıcıya mı, 100 farklı alıcıya mı sattıklarıyla ilgilenmiyorlar. AMD bence duyurduğu bundle programıyla yapabileceğinin azamisini yapmış bulundu, bundan farklı bir şey de beklememek lazım firmadan.
-
Bilgisayarda iki şey çok mühimdir: 1. Masa 2. Kasa