-
Mesaj sayısı
1.262 -
Üyelik tarihi
-
Son ziyareti
-
Days Won
29
Mesajlar posted by kHanTW
-
-
Bugün alternatifi olarak gösterilen platformlardan BluTV'nin ücretsiz aboneliğini başlattım. Daha önce düşünmüştüm ama Apple TV uygulaması olmayan bir platformun bana faydası yoktu.
İlk izlenimim olumsuz, dizilerin başlamaması yahut takılması gibi problemleri çok sık yaşadım, aynı ayarlarda netflix de problem yoktu. Çeşitlilik "idare eder" seviyedeydi, neticede fiyatın yarı yarıya olduğunun da dikkate alınması lazım.
Belki anlık bir internet problemidir diye son puanımı vermiyorum ama paralı üyelik almış olsam da başıma bu gelse çok mutsuz olurdum.
-
Evin ufaklığı yaşam kalitesini çok da değiştirmiyor... Dahası ilandaki metrekare ile gerçek metrekare hiç bir zaman tutmaz.. Gerçek bir net 70 metrekare'ye 3+1 bile sığar, ordan yola çık. (3 adet 10 metrekare oda, 1 adet 20 metrekare salon, 10 metrekare mutfak, 5 metrekare balkon, 5 metrekare banyo , sığmaz diyorsan şu an oturduğun evdeki odaların net metrekaresine bir bak)
Ev eşyası alırken sıfır almak kampanya falan koşturabildiğin durumda kazıkçı ikinci elcilerden daha ucuza gelebilir, uğraşmana gerek yok o adamlarla. Adore her pazartesi bir ürünü ucuza satıyor, Tchibo arada sırada fırsat ürünü dediği şeylere ekstra indirim çakıyor falan, sarı forumun ölücü sayfalarını takip et. Mesela şu kitaplık 40 lira, ikinci elci sana bunu kaça verecek ki... Ben şu kitaplığı hala Mutfak ile salonu psikolojik olarak ayırmak için kullanıyorum, zamanında 99 liraya almıştım, kaç yıl geçmiş zam gelmemiş. Bir de bunları toplu alıp , site kampanyaları ile birleştireceksin falan. Hiç bir şey olmasa, benim bulunduğum şehirde olmayan IKEA sende var, sırf o yeter. (Şu şifonyeri çok seviyorum, üzerine TV de koyulabiliyor)
İzmir'de olsam sevabına sana takılır, yardımcı olurdum, çok ciddiyim. Artık çok alışkınım Niyazi Abi'nin (Çizgi Elektronik) verdiği eşantiyon tornavida ile koca evin tüm mobilyalarını monte etmeye.
İlandaki resimlerde fırın+ ocak gözüküyor, iyi.. Ama gene de çamaşır makinesi ve buzdolabı gibi ağır kalemler var. Eğer vizyonun hakikaten de 1 yıl ise ne yaparsan yap aldığın eşyaların parasını çıkartamazsın. Evleneceksen de (diğer başlıkta evlenme dediğimi hatırlatırım, fikrimde ısrarcıyım) şu an aldığın eşyalar altın kaplama bile olsa kabul ettiremeyeceksin. 2500 liranın altına çıkartabilmen mümkün değil (perdeleri hesapladın mı mesela, banyo yapmak için su ısıtıcısını, emlakçılarda 20 kopyası gezen ev anahtarını değiştirmeyi, tuvalet fırçasını? ). Dahası bir de eşya alsan bile ilerde bunları taşımak için 750 lira harcaman gerekecek.
En doğru karar eşyalı eve çıkmak olacak... Bu masraflar ve kafa yorgunluğu ile uğraşmazsın. Ani bir hareket yaptığını ve uzun yol planını net çizmediğini varsayıyorum, eşyalı kiralarsan durumlar değişirse bile hızlı uyum sağlayabilirsin. Gene de eşyasız evi sıfırdan kurmaya karar verirsen elimden geldiği kadar detayda yardımcı olmaya çalışırım.
Not: Ekstra yatak at ki, İzmir'e geldiğimizde bize de kapı olsun
-
Hep verdiğim bir örnek var... Atıyorum, koyardima.com diye bir sitede 100 liralık 1000 tane ürün var. Bakıyorlar, bu ürün bozuk, biliyorlar. Ama gene de mağazalarında satışa koyuyorlar.
Bu 1000 alıcıdan 150 tanesi muhtemel arızayı farketmiyor bile, belki cihazı hediye veriyor ya da uzun süre kullanmıyor.
250 tanesi farkediyor ama bezdiği için geri götürmüyor.
600 tanesi götürüyor ama firma "hukuki hakkınızı kullanın" diyor
sadece 100 tanesi davaya gidiyor (Türkiyede dava açma tehditi ile dava açma oranı çok düşük), 50 tanesi yolda bir yerlerde hediye çekini kabul ediyor, kalanı ise verdiği parayı geri alıyor, belki arada dolar uçtu gitti.
Böylece firma 1000 ürünü iteleyip 900 ünün parasını cebine koyabiliyor, kalanları ise parayı kullandıktan sonra iyi kötü kompanse ediyor.
Hukukun işlemesi gereken bir yerde mahkemenin 10 dava geldikten sonra "sen kaç tane sattın kardeşim bundan, her kime sattıysan arayıp iade alacaksın" diye karar vermesi gerekir. Böyle olmadığı için firmalar yokuş yaparak karlı oluyorlar.
Sözün özü : Amazon iyidir...
Rj0lnir beğendi -
Prizli cihazları Amazon.de den almanız avrupa tipi priz olmasını sağlar, onu da atlamayın
-
-
Ben alır almaz otomatik ödeme işini kapatmıştım... Zaten hepimiz alışkın olduğumuz için çekemeyecekleri bir ödeme yöntemi yapmışız herhalde...
Aslında çok işim kalmadığını düşünüp önceki kullanımlarımın hatrına almıştım, meğersem çok işime yarayacakmış... Makul bir başka kampanya bulursak gene alalım
-
Ben bir ara sırf ne hata mesajı verecek diye başka mail adresi ve sanal kart denedim, hiç beklemiyordum ama oldu, ikinci bir aylık deneme sürümü aldım. (Kendimi inceden hırsız gibi hissettim
)
Ama farkettim ki o ay içerisinde baştan sona izlediğim tek bir bölüm dizi bile olmadı, çok da netflix kullanmayacağımı farkettim. (İlk aboneliğimde de Breaking Bad dizisini baştan sona tekrar izlemiştim, izlediğim başka bir şey olmadıydı)
Fiyat makul olsa Spotify gibi "bulunsun iyidir" derim de, içeriği o kadar çok değerlendiremediğim düşünülürse bu rakamlara abonelikle uğraşmam gibi.
-
Hmm.. tefalshop bana doğum günü ayağına %20 indirim sağlamış, zam da gelecekse biraz almak lazım sanırım
-
Belgral zulasından ilk şunu denedim, diğer kahvelerin sertliği 12 üzerinden 4 iken, bu 12 üzerinden 11... Mırra gibi bir şey, içimden geçti...
Kalanını bu şekilde tüketmek yerine köpüklü süt üzerine ekleyerek cappucino tarzı bir şeye dönüştürmeyi planlıyorum, başka türlü içmeyi zorlaştıracak kadar sert.
-
Valla ben bilmiyorum Trend falan, her gittiğim ülkeden 2-3 kutu kahve alıyorum, öyle böyle devam ediyor benim iş...
Dubai'den Marakesh Tea diye bir şey aldım, hayatımda bu kadar dandik bir şey içmedim... Parama yazık oldu
Belgrad'tan bir şeyler aldım bakalım, yarından itibaren denemeye başlarım, beğendiklerimi yazarım...
Bu arada Cappucino ve kimsenin beğenmediği Chococino benim hoşuma gitti... Sipariş vericem ama marketlerden almak çok zor, bulunmuyor, sitesi de 6 kutu birden almaya zorluyor.
-
Sponsor ayağına THY uçuşundaki sistemde Batman Vs Superman vardı... El kadar ekranda izlemedim tabiki
-
Cepteteb ile %20 daha indirim alınabiliyor sanırım, 8 liraya gelir...
-
610 Hakkında...
Bu sefer az sonra yola çıkacağım için biraz daha kısa tutacağım
Öncelikle Jon Snow'un anası babası belli oldu ya, biraz rahatladım. Beklendiği gibi gibi adam biraz Targeryen, biraz Stark çıktı.. (Targeryenler aile içerisinde sevişiyorlar, işin sonunda Khalesi ile... neyse...) Bu arada Stark çocuğu olduğunu anladım Lyanna'dan ama Targeryen çocuğu olduğunu nasıl anladık çok da bilmiyorum... "Robert duyarsa öldürür" dedi, elimizdeki tek done bu.. Ona da neyse...
Böyle olunca Littleginger'ın , "piçin teki mi kral olacak, gel çıkalım tahta beraber" lafı ayazda kalacak... Tabi an itibari ile olayı biz biliyoruz ama Jon bilmiyor, öğrendiği zaman durum nasıl değişecek belli değil... (Hoş okuduğum yorumlara göre zaten öyle de böyle de piç oluyormuş, adamın kurtarır yeri yok)
Cersei intikamını toptan aldı, bir şekil ona Confess diyen rahibe hatunu ayıklamış... Ona da dağın ızdırabını... Neyse... Margaery gene kurtulurdu da işte şansı elvermedi. Kardeşi de boşu boşuna o kadar itiraf edip kafasını oydurttu, LGBTİ adına bir kayıp
Tommen çok kolay gitti, zaten o yaşına göre çok fazla şey yaşamıştı.
Jaime Cersei'nin taç törenine yetişti ama çok garip baktı... O iş ne olur belli olmaz, Tyrion'u çok sevdiği de malum , saf değiştirebilir. Cersei o yüzden dımdızlak kalmış gibi, destekçisi varsa da ben bilmiyorum. Frey'ler zaten beceriksizdi ve öldüler, Tyrell'ler karşıya geçtiler, kuzey toparlandı, Littlefinger (şimdilik) kuzeyin yanında gözüküyor, Bolton'lar geberdi gitti falan... Khalesi zaten ayrı bir hikaye, 3 ordu, 3 dragon, hinterlandında destek verecek şehirler ve bol gemi ile geliyor... Büyük bir askeri mallık yapmazsa (Jon'un 6000 kişiye kılıçla saldırması gibi) önünde durabilecek güç yok gibi.. Varys destekçisi, Tyrion akıl vericisi, Dorne ve Tyrell'ler ittifakı, second sons, unsullied, Dothraki'ler, say say bitmez... Ben Cersei'nin yerinde olsam "bilemedik abi" der önümü ilikler tacı verir kaçarım.
Kuzey birleşti.. Hoş bacak kadar kız dışında bayağı kaypak bir kuzeymiş ama olsun, neticede birleşti.. Gene de çok büyük bir güç olabildiklerine emin değilim, Robb Stark bile o ilk anın gazına rağmen çok ilerleyememişti, biraz da uçkur düşkünlüğü yüzünden Frey'lerin oyununa gelmişti.. Frey'ler demişken, Arya güzel kesti, iyi kesti...
@@CandleGarden : Hakkaten böyle dinlemek iyi geldi, haklısın, iyi müzik
-
Benim de bir tanıdığım Daikin bayisi, ona gitmeden önce bir iki yerden fiyat almak istemiştim... Makul bir şeyler söylerse alıp geçicem...
Mitsubishi Heavy fiyatlarına da hakim olsam iyiydi...
@ : Benim eski evimde Vestel ve Mitsubishi Heavy vardı
Vestel'in altında uyuyunca hasta oluyordun, diğerinde olmuyordun, çok net bir farktı... (Hoş Mitsubishi inverter'dı , bu fark inverter olmasından da geliyor olaibilir)
-
Hackerlar ile alakalı bir Alman filmini tavsiye ediyorum : Who Am I (Kein System is Sicher)
IMDB puanı 7.6 , ben 8 verdim...
-
Ben de o 3 markaya odaklandım, fiyat alıyorum... 9000 BTU için 1800-2000, 18.000 BTU için 3800-4200 arasında değişiyor pazarlıklı fiyatlar Mitsubishi Electric ve Daikin arasında.. Mitsubishi Heavy'ye daha fiyat alamadım...
-
Anladığım kadarı ile Stannis çok başarılı bir komutan olduğu için onun kamp yaptığı yerin iyi bir seçim olduğunu düşünmüşlerdi.
Savaştan önce nerde kamp kurdu ki bunlar? Başka yer yokmuş gibi tam da kızın yakıldığı yerin yanına mı kamp kurdular?
-
609 hakkında
Güzel bölümdü, Arya'nın olmaması da ekstra güzellik kattı..
Mereen Kısmı :
Ya iyi hoş da.. Hatunda resmen Dragon var, hem de 3 tane... Ne zaman başı sıkışsa dragon la birilerini yakıyor geçiyor, pek tadı yok o işin. (Aynı dragonlar ramsay'da olsa adam şimdiye aldıydı 7 krallığı) Dahası dragon kullanamadığı yerde de ya evleniyor ya aşık ediyor, yanına sürekli olarak yeni erkekler geliyor... Ordularını alıyor, zenginliklerini alıyor, fikirlerini alıyor falan... Canı mı sıkıldı, ortalığı yakıyor, alevlerin içinden geçip gidiyor falan... Hatun resmen oyunu trainer oynuyor.
"Our queen does love ships"
Bir de üzerine Yara ve Theon geldi gemi teklif etti falan.. Yara baya yürüdü Khalesi'ye, dur bakalım nolicek.. Ortak noktaları falan iyi vurguladı. An itibariyle Khalesi'de 2 ordu, kocaman bir şehir, 3 dragon, bol bol ona aşık adam, akıllı danışman, iki tane gemi filosu var. (Dragonları saymış mıydım?)
Winterfell Kısmı :
Jon da ekmeğe sürecek kadar akıl yok... Adam işine gelince kuzeylileri içeriye alacak kadar taktik oynuyor, sonra da 6000 kişiye yalınkılıç saldırıyor... Ordusu ölsün diyip beklese kıyma olacak... Belliydi Ramsay'in bir vicdansızlık yapacağı, çok mu şaşırdı? Melissandra'nın onu canlandıracağına mı güveniyordu ?
Jon'un mallığı yüzünden ordusu düzen bozdu, ok yağmuru altında kaldılar, Jon hacıya gidip ezilen adamlar gibi ayaklar altında kaldı... Littlefinger son dakkada gelmeyeydi (ki son dakkayı beklediği aşikar) hepsi meze olacaktı köpeklere...
Ben anlamıyorum... Bu tip savaşlarda komutanın öldürülmesi çok önemlidir, Littlefinger niye ufak bir birliği buna odaklamadı, belli ki savunmasız kalmıştı. Öyle bir şey yapsalar benim favori devim muhtemelen ölmeyecekti.
Ramsay güzel dayak yedi, iyi öldü, fena olmadı... Davos direk kızıl ablayı harcama odaklı yürüdü, Jon veya başkası araya girecek fırsatı bulamazsa kesecektir..
-
@@Squall Ben oyunu hiç oynamadığım için filmden de bir şey anlamamaktan korkuyordum ama açıkçası hoşuma gitti..
Sadece bu yeni dönemde filmi tam bitirmemek, bir dahaki yıl gene salonumuzda görüşelim imasını sürekli verme işi beni sıkıyor. LOTR 3 film olsun tamam ama Hobbit niye 3 film ? Açlık oyunlarından (sadece ilki güzel) 3 kitaptan nasıl 4 film çıktı? Bu da biraz öyle olmuş bence, filmin sonunda [Önemsiz Spoiler] sanki taşlar yeniden düzenlendi, başka bir açıdan filmi gene çekicez satıcaz [/Önemsiz Spoiler] demişler gibi... Öyle olunca benim filme gitme isteğim azalıyor, hepsi bir çıksın ondan sonra toptan izlerim demeye başlıyorum.
-
@@eldrun : Dediğin gibi, sürekli bir vasatlaşma içerisine girdi dizi.. Hala izleniyor, izlenmiyor değil ama dizinin en karizmatik elemanlarından Tyrion'un "knock knock" esprileri ayarında espri yapan, tuttuğu işleri beceremeyen bir ayyaşa dönüşmesi üzücü.
Kitap okumayan biri olarak kimi gördüysem dirildi, demek ki artık ölümleri çok da sallamamak lazım mantığına geçtim... Ye pıçaa, düş bilmem kaç metreden, o halinle koşturarak bir yere git, katilin başına gelsin ama senin yerine başkasını öldürsün, pencerelerden atla derken Jackie Chan filmine döndü mevzu... Faceless Man hakikaten bi tane sabiye söz geçiremedi...
Euron Greyjoy'un villain olması bir yana, adamı görünce hatırlamadım bile, kimdi neydi hiç kasmadım yani...
Ne yapsak, bu saatten sonra kitaba mı başlasak ?
-
608 Bölüm Hakkında..
Bence çok olayı olan bir bölüm değildi...
Arya.. Hala diziyi Meclis TV sıkıcılığında götürmeye devam ediyor. Soruyorum sayın forum ahalisi, bu Arya 10 bölümdür naapıyor, eline ne geçti ve bize bu niye izletiliyor ? Hani biz belki bir numara çevirmiştir de kendisini bıçaklatmamış mıdır dedik ama görünüşe göre mal gibi bıçaklanmış, suya düşmüş, biri bana yardım etsin diyerek o tiyatro oyuncusu hatuna kadar varmış, sonra da peşinde katil varken milk of the poppy içip uyumuş...
Sonra da benim adım Arya, ben bu oyunu bozar giderim.... Peki...
Arya'nın mevzusu şöyle özetlenebilir :
Ben bu Edmure tosbaası kaleyi ve Blackfish'i niye sattı, koca kaledekiler "lan bu adamlar bizi kesmesin?" demedi de kapıyı açtılar falan ? Jaime ve Brienne of Tarth ilişkisi ? Hani Brienne onur monur kaleyi koruyacaktı? Niye kaçtı? Gelip giderek eline ne geçti ? Koca kaleyi kuşatıyolar da nehrin başına iki okçu koymamışlar mı ? 2 kişi geldiler 2 kişi döndüler, dizideki gelişime faydası ne oldu ?
Hound suşi yapmaya gitti, anca asabildi, bundan da çok memnun değil... Birileri ile karşılaştı, google Beric bilmemkim diyor, o da yeniden canlanmış, zombie sayısı bir arttı, dizinin tadı ekstra kaçtı. Gene de Hound'lu bölümler güzel bölümler..
Cersei'nin ayısı beklendiği gibi yobazları feci korkuttu.. O "ölümden korkmayan" tipler konuyu bir kez daha ele almayı ve başka bir perspektiften bakmayı tercih ettiler. Kral da "trial by combat"ı kaldırdı ki Cersei paçayı iyiden kurtaramasın...
En sevdiğim karakterlerden Tyrion can sıkıntısından şaka olayına girdi, güleni var güldürmeyeni var, gemiler saldırdı, Khalesi gül yüzünü gösterdi falan...
Hani izlemesine izliyoruz ama söylüyorum, kitaptan koptuğundan beri dizi eski tadını tutturamıyor, karakterlerin hatrına izler oldum ...
-
Warcraft'ı izledim, oyunu hiç oynamamıştım, filmden zevk aldım.. Bence gidilebilir...
-
@@eldrun : Dizideki Arya'nın şu kendi ölüsünü gördüğü sonra da kör olduğu sahneyi kastediyordum, öyle net bir şey yok tabi.
Bu arada nette ne teoriler var, mevzunun Fight Club gibi olacağı, aslında onu bıçaklayan kızın alter ego olduğu falan... Du bakalım..
-
@@ResetButton Tommen hiç bulaşmasaydı da, Tyrell'ler High Sparrow'u keseydi konu kapanaydı iyiydi...
Ama öyle, ama böyle, dizide öldüğünü varsaydığımız bol miktarda karakter Jon, Mountain, Hound, Arya? geri geldi, artık ölüme de güvenmiyoruz, dizide gömülme sahnelerini de yapsınlar
in Satın Alma Önerileri - Deneyimler - Uyarılar
Mesaj tarihi:
Ufak tefek tavsiyeleri alt alta yazmaya başlayayım...
Kaç
(ilk tavsiyem bu olsun)
Öncelikle eve çıkma kararını sonuna kadar destekliyorum... Matematik olarak baktığında aile yanında kalmak daha ağırlıklı basıyor ama terazinin kefesinin diğer tarafında "özgürlük" var. Hatun kişi ile cafe köşelerinde rahatsız oturup sinemaya para bayılmak yerine evde makarna yapıp film izlemek misli misli büyük bir keyif. (Örnekler çoğaltılabilir)
Küçük ev kavamını da destekliyorum. İlk oturduğum kira evi 250 metrekare civarındaydı (neti 200+), ondan sonra küçük bir 2+1 e, ondan sonra ötekisinin yarısı 2+1 e taşındım. Huzurumdan keyfimden de eksilen bir şey olmadı. Küçük evin hem kirası daha az olacaktır, hem de eşyaları daha masrafsız olacaktır.
Yapılması gereken ilk şey anneye ağlamak
Bizim anne yaşındaki kadınlarda 6 eve yetecek kadar ıvır zıvır oluyor. Bir defa yemek takımı lazım oldu, zamanında gazetenin dağıttığı Arcopal'leri hacıladım, bir defa lazım oldu, çeyiz diye alıp da kullanmadığı porselenleri tırtıkladım. Havlusu çarşafı tabağı bıçağı derken bunlar bekar adamın başedeceği şeyler değil, anne doğru adres.
Çamaşır makinesi sitelerde 650 civarına kadar bulunabiliyor. N11 gibi sitelerin arada sırada çek mek kampanyaları oluyor, 500 lü bir rakama mal etmek ihtimal dahilinde olacaktır. İş bitince de ikinci elcilere 200-300 bandına satılır, taşımaya gerek kalmaz.
Buzdolabı konusunda : mini buzdolabı yetmez. Hiç zorlama, hakikaten hiç zorlama
Arçelik markasının Profilo'dan kötü olduğu şaibeli, hatun Arçelik istiyorsa al geç. İyi bir şey alacaksan şu kampanya enteresan, parayı peşin alıp Kasım'da teslim ediyorlar ama indirim güzel : http://www.enplus.com.tr/hitachi-alt-ust-kapili-buzdolabi-r-vg540pru3-ggr/