lawnmower

Sony HMD-A200 FD Trinitron 17" CRT monitör
Monitörü arabasına atıp tee İstanbul'dan getiren @lawnmower'a teşekkür ediyor, gözlerinden öpüyorum

Katli vaciptir bunu satanın. Ben acımam cidden acımam. 500 km de böyle sorun açtıysa koyduğu başka marka ucuz bir motor yağı değil bildiğin ayçiçek yağı falan koymuşlar ki bu kadar soruna yol açmış. Ben de böyle bir hata yapmak üzereydim, sağolsun @lawnmower 'ın uyarısı önledi. Gittim paşa paşa castrol yetkili bayisi olan ve müşterisi bol olan özel bir bmw servisinde yağ değişimini yaptırdım, yıllarca borusana domaldıktan sonra internetten almaya kıyasla 150-200 tl fazla ödemiş olmak koymadı. İyi ki de girişmemişim öyle bir işe. Motoru elime alınca ben tamir ettirmeye uğraşmam ne yapar ne eder bulurdum o satıcıyı ve başıma çok daha büyük bela alırdım. Herşeyin ucuzuna kaçmamak lazım, arada bir domalmasını bilmeli her delikanlı. 

Yağ işi önemli. Atmosferik motorda yağlar arasında kullanım ömrü dışında ciddi bir fark olmaz, ama günümüzde turbosuz motor kalmadı. Motor yağı aynı zamanda turbonun da yağı oluyor, turbo da motora göre çok daha yüksek devir ve sıcaklıkta çalışıyor. O yüzden yağdaki %10 kalite farkı motor için hissedilmeyecek birşey olsa da turbo için çok önemli. Aman diyeyim, sahte yağdan uzak durun.

SM-A705FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

cok tesekkur ederim tavsiye icin
 🔟 numara boya isi oldu. 

Buralardayım, uzaklaşmadım.

SM-A705FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Buralardayım, uzaklaşmadım.

SM-A705FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Neşe Oto Boya, Maltepe'de, çok çok iyidir. Şiddetle tavsiye ederim.

SM-A705FN cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 
Bosch Car Service aslen Bosch'un parçalarını satmak amacıyla kurulmuş bir müessese. Öyle uzmanlıkları filan yok yani. Çalıştırdıkları adamlar da sanayideki ortalama özel servisten çok farklı değil. Parçaları dışarıdan alacaksanız iyi bir özel servis daha güzel iş görecektir. Bu benim görüşüm tabi, kişisel tercih meselesi.
 
Aldığınız parçaların orjinal olup olmadıklarına emin olmak zor. Düzgün yerden alıp orjinal olmalarını ummaktan başka çare yok. Kutusundan filan ayırt etmek imkansız. Fiyata dikkat ederek sahteleri eleyebilirsiniz. Çok ucuzsa, yani piyasadaki ortalama fiyatın yarısına satılıyorsa sahtedir. Kimse babasının hayrına çok ucuz mal satmıyor. Yetkili servisler bile sahte ürün kullanabiliyor, yani servisten aldığınız parçanın bile orjinalliği garantili değil.
 
Filtrelerde üretim tarihi önemli. Filtrenin kendisinde bir sıkıntı olmaz ama contası bayatlıyor zaman içinde. Bayatlayan conta çatlıyor, bir süre sonra parça kopuyor, yağ kanalını tıkıyor, motor yağsız kalıp yatak sarıyor. Bu felaket senaryosu ama olmayacak şey değil. Orjinal filtre eğer çok ucuzsa elde kalmış bayat filtre olabilir. Bunu taksici alsa mesela sıkıntı olmaz, çünkü zaten bir ayda değiştirir o filtreyi. Ancak mesela siz alsanız size bir sene gidecek, bir senede ne olacağı belli değil. Sırf orjinal diye en ucuzuna yönelmeyin yani.
 
Bosch filtre üreticisi değil. Başkasına ürettirtiyor, ama filtreleri iyidir. Bosch, Mahle gibi markalara güvenilebilir. Hava filtresi çok önemli değildir mesela, hangi markayı taksanız olur, ama yağ ve yakıt filtreleri önemlidir. Özellikle yakıt filtresinde iyi markalardan şaşmayın. Servisin kullandığı olması şart değil, ama güzel bir filtre olsun. Ucuza kaçmayın yani.
 
Akü meselesi biraz karışık. Bizim yerli aküler de hiç fena değil aslında. Akünün kalitesi genelde uzun süre çalışmama veya soğuk iklimde farkediyor. Yani arabanızı düzenli kullanıyorsanız ve aşırı soğukta yaşamıyorsanız sırf dünya markası diye iki kat para ödemenin mantığı yok bence. İlle de marka olsun istiyorsanız Varta, Bosch, AC Delco, Yuasa tercih edilebilir. Delphi de iyidir, ama dışarıya akü satmıyorlar bildiğim kadarıyla.

EBC iyidir. TRW de iyidir ama EBC daha iyidir. Tavsiye ederim. Ben de Audi'de EBC kullanıyorum. Seramik balata güzel birşey, ama üç kat para verip vermeme kısmı size kalmış. Güzel tutuyor, az ısınıyor, az ses yapıyor, uzun ömürlü, ayrıca çıkardığı toz beyaz ve hafif olduğundan janta yapışmıyor, jantlarınız temiz kalıyor. Aradaki fark az olsa hemen alın derdim ama 3 kat para olunca ben de düşünürüm açıkçası. Sizin tercihiniz, arabayı daha uzun süre kullanacaksanız bence makul bir yatırım olur.
 
Fren hidroliğinde pahalıya kaçmaya gerek yok. Sonuçta kullanacağınız araba orta sınıf C segmenti bir araba, öyle ekstra yüksek performanslı değil. 15-20 lira civarına satılan standart hidrolikler de işinizi görecektir. Zaten artık çoğu markanın ürünü aynı yerde yapılıyor. Ferodo olur, Mutul olur, Mannol olur, Ate olur. Petrol ofisi bile olur.

Fabia asla Polo'dan daha iyi olmaz, aynı kalitede bile olmaz. Firma politikasına aykırı. Eğer Fabia gerçekten iyi olsaydı kimse Polo almazdı, VW zarar ederdi.

 
İnanmayın böyle şeylere. TRW'nin fason üretim yaptırdığı doğru, ama tam anlamıyla fason sayılmaz. Remsa diye bir firma var (bu markayla balata bulmak da mümkün), zaten TRW'nin alt firması. TRW zamanında satın almış yani. TRW balataları da onlar üretiyorlar. Remsa da zaten çok kaliteli balatadır. Daha doğrusu, Remsa fren balatası konusunda uzmanlaşmış bir firma. TRW ön takım gibi daha farklı şeyler de üretiyor. Bu yüzden fren balatası kısmından tamamen Remsa sorumlu. Ustanın bu söylediği "Volkswagen fason üretim yaptırıyor, Jetta'lar Skoda fabrikasında üretiliyormuş" demek gibi birşey olmuş yani.
 
Ferodo'nun kendi fabrikasına sahip olması kısmı doğru, ama ürünlerin çoğu yine fason üretiliyor. Balata üretimi pis iş olduğundan Avrupa'da kimse yapmak istemiyor. Bu yüzden Batı Avrupa'da sadece İspanya'daki Icer kaldı bildiğim kadarıyla. Ferodo'nun İngiltere'deki fabrikası yüksek ihtimalle sadece döküm yapıyordur, karışım başka yerden (büyük ihtimalle Çin'den) geliyordur. Doğu Avrupa'da üreticiler var, ama onların klasmanı farklı zaten. Icer bilinen çoğu markaya üretim yapıyor. Herhangi bir balatanın kutusunda "Made in Spain" yazıyorsa anlayın ki Icer üretmiş.
 
Ayrıca, Ferodo'nun sahibi Fedefal Mogul. Aynı Federal Mogul geçen sene TRW'yi (ve dolayısıyla Remsa'yı) de satın aldı. Yani artık bunların hepsi kardeş marka.
 
Neticede hepsinin güzel ürünleri var. Güle güle kullanın, Ferodo güzel balatadır.

Büyük telefon üreticisi markaları zaten herkes biliyor, onların ürünleri genelde belli seviyenin üzerinde oluyor. Onlar haricinde şöyle bir liste yapılabilir:

- Orico: Kablo, USB hub, çevirici / dönüştürücü, ufak tefek PC parçaları, şarj cihazı, harici HDD kutusu
- Vention / Ugreen / Rock: Kablo, çevirici / dönüştürücü, şarj cihazı, ayrıca Rock Zircon kulaklıklar ve Rock harici şarj cihazları
- Xduuo: MP3 oynatıcılar, kulaklık amfileri
- Walnut: DIY tipi kulaklık amfileri
- Plextone: Özellikle oyuncu tipi kulaklıkları çok iyi
- Li-Ning: Spor malzemeleri, ama tabi denemeden almak biraz kumar
- Boarseman: Kulaklık
- Bluedio: Bluetooth hoparlörleri iyi, kulaklıkları biraz karışık.

Bunları rahatlıkla öneririm. Ayrıca, genel ürün gamı vasat olan ama bazı ürünleri çok iyi olan markalar var. Mesela KZ, DZAT kulaklıklar, Benjie medya oynatıcılar gibi. KZ her sene en az 10 ürün duyurur, ama bunların birkaçı iyidir, gerisi vasattır.

...

Neye facepalm?

Neye facepalm?

...

Xiaomi ile AMD'nin alakası yok. Xiaomi millete tutamayacağı sözler verip sonra tokadı yiyip oturduğunda "ben aslında süper şeyler yaptım ama rakipler filancaya rüşvet vermiş o yüzden testler hileli" filan diyerek ağlamıyor. Xiaomi makul fiyata makul kalitede ürün sunuyor, maliyeti arttıracak gereksiz özellikleri eklemiyor. Mesela Xiaomi'nin telefonlarında 2K, 4K ekran yok. Ama LG, Samsung filan 3 senedir 2K ekranla satıyorlar flagship modelleri. Sony 4K ekrana geçti. Pili sömürmekten ve maliyeti arttırmaktan başka bir halta yaramıyor. Xiaomi de bundan uzak duruyor. Takdir ediyorum.

Rock Zircon al, kulak içi tipinde (lastikli) ama lastikleri iyidir. Kaybolursa da kolayca bulunuyor zaten. 8-9$ fiyatı.

Büyük telefon üreticisi markaları zaten herkes biliyor, onların ürünleri genelde belli seviyenin üzerinde oluyor. Onlar haricinde şöyle bir liste yapılabilir:

- Orico: Kablo, USB hub, çevirici / dönüştürücü, ufak tefek PC parçaları, şarj cihazı, harici HDD kutusu
- Vention / Ugreen / Rock: Kablo, çevirici / dönüştürücü, şarj cihazı, ayrıca Rock Zircon kulaklıklar ve Rock harici şarj cihazları
- Xduuo: MP3 oynatıcılar, kulaklık amfileri
- Walnut: DIY tipi kulaklık amfileri
- Plextone: Özellikle oyuncu tipi kulaklıkları çok iyi
- Li-Ning: Spor malzemeleri, ama tabi denemeden almak biraz kumar
- Boarseman: Kulaklık
- Bluedio: Bluetooth hoparlörleri iyi, kulaklıkları biraz karışık.

Bunları rahatlıkla öneririm. Ayrıca, genel ürün gamı vasat olan ama bazı ürünleri çok iyi olan markalar var. Mesela KZ, DZAT kulaklıklar, Benjie medya oynatıcılar gibi. KZ her sene en az 10 ürün duyurur, ama bunların birkaçı iyidir, gerisi vasattır.

Ben de öyle umuyorum.

Valla "arabanın içinde gözükmek istemiyorum" bence öyle bir bahane. Aramızda rock yıldızları mı var, hayranlar mı kovalıyor? Nedir yani bu gizlilik merakı? Burası için demiyorum, ama camları filmli arabalarla sırf "gözükmek" için park cezası yeme pahasına mekanın önüne park eden adamlar var, sayıları da az değil. UV olayı deseniz, modern arabaların hepsinde zaten UV filtresi var camlarda. Yoksa da renksiz filmle halledilir, kimse görmez bile. Sıcaklık olayı arabanın rengiyle daha çok alakalı. Zaten bununla ilgili bir test vardı, ısınma biraz yavaşlasa da toplamda yine aynı seviyeye ulaşıyordu. Uzun süre güneş altında kalan arabaya cam filmi de çare olmuyor yani.

Neyse, bu tartışmaya girmek bile yanlış. Unutalım gitsin.

Intel'in AMD ile işbirliği yapması bir nevi fitre / zekat sayılabilir. Ramazan ayı civarında piyasaya çıkar büyük ihtimalle.

Autobild eskiden beri neticesinden "gelecekte gelecek" modelleri uydurur. Daha doğrusu, meraklı tasarımcılar kendilerince "şöyle olsa güzel olur" diye tasarım yaparlar. Autobild de bunları sanki üreticiden sızmış, gerçekmiş gibi yayınlar. Çoğu zaman gelen araba Autobild versiyonuna hiç benzemez.
 
Cam filmi "özel nedenler" haricinde gereksizdir, ameleliktir. Güneşe hassas cildiniz vardır, mecburen yaptırırsınız. Bu özel nedendir. Bunun haricinde tamamen 80'ler Tofaş ameleliğinin kalıntısı. Zamanında güzel arabalar fabrika çıkışı renkli camla geliyordu (şimdiki gibi), bizdeki Tofaş, Renault filan düz pencere camıyla geliyordu. Bunları kullananlar da cam filmiyle o hayal ettikleri arabaların bir özelliğini kendi arabalarına kazandırmış oluyorlardı. Küçük motorlu arabaya sesli egzost takmak gibi birşey işte. Sonradan havalı gözüksün diye iyice koyu filmler uygulamaya başladılar, fuar konsepti gibi olsun diye. Bilmedikleri şey, fuar konseptleri kullanılmak için değil, sergilenmek için tasarlanır.
 
Arabanın içinde güneşin zararlı etkilerinin sebebi UV ışınlarıdır. Bugün düzgün arabaların hemen hepsinde UV filtreli cam standart zaten. Koyu renkli olmasına gerek yok bunun için.
 
Cam filmi ameleliktir, fakir kafanın eseridir. Bize Tofaş'çıların mirasıdır. Afedersiniz sıçarken bile Instagram'a story atan bir milletiz, arabanın içinde gözükmekten rahatsız mı olacağız? Rahatsız oluyorum diyen adam caddede camları açıp geziyor? Hep osuruktan bahaneler bunlar. İyi oldu yasaklandığı. Devletin desteklediğim az sayıdaki icraatından biri bu.
 
 

E memleketin yarısı apaçi zaten, seçimlerde belli olmuyor mu bu durum?

Intel'in AMD ile işbirliği yapması bir nevi fitre / zekat sayılabilir. Ramazan ayı civarında piyasaya çıkar büyük ihtimalle.

Ben bu kitapta hafiften R. Hakan gördüm, ondan hoşuma gitti.