quad

Üye
  • Mesaj sayısı

    90
  • Üyelik tarihi

  • Son ziyareti


Reputation Activity

  1. quad liked şu konuya bir mesaj by jackjoker in AMD RDNA3 - RX7000 (2022-2023)   
    AMD forumunda biri der8auer videosunda ki durumu test etmiş. Test sonuçları problemin durumunu net olarak ortaya koyuyor. Ben böyle bir ekran kartı faciası daha görmedim ya. 
    Nvidia'nın 12 pin bağlantısı sonrası AMD resmi hesaplarla Nvidia'yı eleştiren şekilde dalga geçmişti. Merak etmeyin biz eski usule devam edeceğiz patlayan kablolar çıkmayacak kutulardan diye makaraya almıştı. Şimdi gelinen durumda epic fail skalasında zirve yaptılar. 
    not: Bu problemin sadece referans kartlarda olduğu söylenmişti. Ancak referans tasarım üzerine özelleştirilmiş markalarda da aynı problem çıkmaya başlamış. Özellikle bu konuda SAPPHIRE ekran kartlarında da aynı sorunlar var. AMD forumunda epey bir başlık var. AMD den henüz bir cevap yok. 
    https://community.amd.com/t5/graphics/7900xtx-reference-orientation-testing-orientation-impacts/m-p/570509
     

     

  2. quad liked şu konuya bir mesaj by mamad in Nvidia GeForce RTX40 Serisi - Hopper/Ada Lovelace (2022-2023)   
    Nvidia yakın zamanda sunduğu RTX2050 modeliyle DLSS'i standartlaştırmaya yönelik bir adım atmıştı zaten. Bu nesilde ise 4050 ve onun altına gelecek bir model daha sunduğunda DLSS'i baya baya standart haline getirmiş olur. Çünkü en düşük model, 3050'lerin performansında ve 3050'lerden daha düşük maliyetli olur. Tabi MX serisi dandik gpular hayatına devam eder, ama orayı zaten pek sallayan yok. Diğer taraftan Amd igp tarafını oldukça güçlü tuttuğu için MX'lerin de iş yapar pek bir yanı kalmadı gibi. 680M, MX550 ayarında diye biliyorum.
    4070ti konusunda ise her ne kadar F/P olacak gibi dursa da ben 800 dolarlık bir karta F/P kralı diyemiyorum. Özellikle de dolar bazında kazancım sürekli azalıyorken dolar bazında katlanan ekran kartları benim için hiçbir şekilde F/P görüntüsü çizemiyor. Dünyadaki algı nasıl, bilemiyorum. Pandemi döneminde çıldıran ekran kartı fiyatlarına genel olarak bir isyan vardı ama 4090'ın satış miktarı, gördüğü talep, 4080'in o kadar tutulmaması gibi durumlar, artık bu işleri sorgulatıyor.
  3. quad liked şu konuya bir mesaj by Whooosh in Nvidia GeForce RTX30 Serisi - Ampere (2020-2021)   
    Fiyat düşürmek mi?

    12gb 3060 ile aynı fiyata çıktı ve 12GB 3060'dan bariz daha yavaş



    Nvidia fanboyları buna da bir mazeret bulurlar. Adamlar bildiğin aynı fiyata daha kötü ekran kartı çıkardı.
  4. quad liked şu konuya bir mesaj by Coppermine in En son aldıklarınız   

    Şu arkadaşlardan birini dün satın aldım. Kutu jelatini dahi açılmamış. 1997'den beri açılmamışlar yani 😮 Bu kondisyonda kolay kolay denk gelmeyecek bir kart. Arkadaşın dediğine göre, muhtemelen gümrükte kalmışlar, sonrasında ihaleyle alan birinden de onun eline geçmişler. Keşke 12mb ramli hali olsaydı desem de buna bile çok sevindim. Satan arkadaş da benim gibi, donanım manyağı bir arkadaş olunca 1 saat de muhabbet ettik 😄
  5. quad liked şu konuya bir mesaj by MonkeyBusiness in En son aldıklarınız   
    SteamDeck aldım.

     
  6. quad liked şu konuya bir mesaj by ZvAnA in Lastik Tavsiyesi   
    Abicim şuan bizim ülkede yapılan kaplama yukarıdaki fabrikadaki gibi değil. Ucuza otomobil, kamyon, otobüs lastiklerini kaplıyorlar. Özellikle otobüs kamyon sahipleri bir lastiğe vereceği paranın neredeyse 10'da birini verdiği için rağbet de var. Ama burada yapılan kaplama çok büyük sıkıntı. Uzun yolda mutlaka görmüşsünüzdür,  uolun ortasında lastik parçaları... O yolda gördüğünüz lastik parçalarının hepsi kopan, parçalanan kaplama lastik parçaları. Ayrıca şöyle bir durum var; Karkas sağlam olsa da olmasa da kauçuk zamanla bozulan bir malzeme. Kaplamayı 10 senelik lastiğin yüzeyle temas ettiği kısımlara yapıyorlar. Lastiğin yanakları iyice zayıflamış oluyor. Hızlı giden bir araçta çok büyük risk.
  7. quad liked şu konuya bir mesaj by ZvAnA in 2004 Sonata elden geçirme.   
    UYAR! Bu yazı kabus gibi bir tamirat sürecini içerir. 

    Bugün anten çubuğu nihayet elime geçti ve hemen tamir işine koyulayım dedim. Önce evde tamir edebilmem için 12v'luk bir güç kaynağına ihtiyacım vardı. Bu antenleri ben normalde bildiğiniz 12v 7 ah ups aküleriyle çalıştırıyordum ama maalesef elimdeki tüm aküleri tek tek denedim ama hepsi ölmüş. Ayarlanabilir bir basit adaptörle yapabilir miyim diye baktım ama amper değeri çok düşük olduğundan hiçbir işe yaramadı. Kara kara düşünürken aklıma birden evdeki rgb led şeritleri bağladığım 12 v'luk adaptörler geldi ve güç sorununu o şekilde çözdüm.
    Tamamdır artık sorun kalmadı bir iki saate halletmiş olurum diyordum içimden. Ama nereden bilirdim bir tamir işinin bu kadar aksilikle devam edeceğini... Daha işin başında anten motorunun kasasını sökmeye başlamıştım ki kalan son bir somun ben çevirdikçe kendi yerinde boşa dönüyordu. Onu yaptım, bunu yaptım yok. Bana mısın demiyor. Somunun vidalandığı parçanın başı vida gibi değil. Başı düz. Kargaburun gibi birşeyle bir yandan o kısmı sıkarken somunu çevirsem açılacak. Ama işte o vidalı kısmın başı plastik içine gömülü. Herhangi birşeyle kavramama imkan yok. Haliyle sinirlerim tepeme geldi. Sonunda başlarım lan bu işe deyip, aldım elime çekiçle ıskarpilayı kontrollü bir şekilde daldım plastik kısma. İnce uçlu kargaburun kavrayabilecek kadar yaraladım plastiği ve oldu.

    Sırf bu somunu çıkarabilmek için abartmıyorum yaklaşık 5 saat harcadım. Ama sonunda kasayı açabildiğim için keyfim yerine geldi. Artık başka ne sorun çıkabilirdi ki...
    Sıra kasa içindeki pislikleri vs temizleyip, çarklara, hareketli parçalara gress yağı sürmeye gelmişti. Hemen hallediverdim. Metal çubuğu da motorun gri borusundan geçirip, çubuğun plastik kablosunun başını yerine oturttum mu iş bitecekti. Çok beklersin.
    Bu dediğimi yapabilmek için motorun kasasına bir vida ile tutturulmuş en dış gri boruyu sökmem gerekiyordu. Vidasını söktüm, boru milim oynamıyor. Çekiyorum olmuyor, döndürüyorum olmuyor. Öyle bir sıkı ki o borunun yerinden çıktığını bilmesem bunu sabit yapmışlar derim, sırf anten çubuğuna orjinal diye verdiğim 640 liranın içime oturmasıyla işi bırakır giderim. İngiliz anahtarıyla sıkıp döndüreyim diyorum boru eğilmeye başlıyor. Çekiçliyorum hiç bir kıpırdama yok. Wd40 sıkıyorum belki araya nüfüz eder diye o da yok. Kafayı sıyırmaya az kaldı. Baktım olmayacak çekiçle bu sefer ince düz bir saatçi tornavidasını elime aldım. Boruyla kasanın birleştiği noktadan plastikle borunun arasına tornavida ucunu çekiçleyerek sokmaya başladım. İlk denediğim kısımda yine ufak bir yerden plastik kırıldı. Tam aksi yönde aynı işlemi bir daha yaptım ve plastiği biraz daha kırdım.

    Boruyu kavrayan plastik yüzey biraz azalınca başladım zorlamaya ve evet kıpırdadı sonunda. Zorladım zorladım ve nihayet çıktı. Borunun o kısmı nasıl bir oksitlenme yaptıysa plastikle akraba olmuşlar. Bu kısım da 5 saatimi çaldı. Evet anten çubuğunu poşetinden çıkarıp bu aşamaya gelmek 10 saatime mâloldu.
    Artık tecrübe edinmiştim. Bir işi nihayete erdirmeden artık bitti demeyecektim. Şimdi hangi zorluk çıkacak diye korkuyla bekliyordum artık. Bir yandan 640 lirayı boşa mı harcadık acaba, bu kadar aksiliğin üzerine anten çalışmazsa ne yaparım falan diye düşünerek plastik kabloyu haznesinin içine doğru sarmaya başladım. Haznenin gerekli yerlerine yine gress yağı sürdüm ve yerine oturttum. Sadece kasayı kapatmak kalmıştı. Vidaları tek tek yerlerine nazikçe oturttum ve işin başındaki ilk şoku yaşatan somun kaldı yine en sona. Somunu elime aldım yerine oturtacam, ellerim gress'ten dolayı biraz kaygan... Somun pırtı verdi parkeye düştü. Bir sıçrama sesi duydum sonra bir çarpma ve en son yere düşme sesi. Sakinliğimi bozmadan yakın gözlüğümü çıkardım, aşağıya baktım, göremedim. Koltuğumdan kalktım yere eğildim baktım yok. Yok, yok, yok, bulamıyorum. Kafayı gerçekten sıyırma noktasındayım. O tarafta çeşitli adaptörlerin olduğu amazon kutusu vs var. Bakıyorum, kutuyu boşaltıyorum yok ulan yok. Ulan göt kadar odada hemen dibime düştün de nereye gittin kahrolasıca somun. Seni somun yapana, başta oraya takana, anteni kırana, 300 liraya komple yeni universal anten alıp takmayan kafama sövüyorum da sövüyorum. Artık kafa uçtu. Şeytan aldı götürdü, satamadan getirdi gibi tekerlemeler falan söylüyorum. O derece yani. Hanım korkudan birşey soramıyor, arada bir gelip kapıdan napıyor bu deli der gibi çaktırmadan bakıp gidiyor. Dedim bir sakinle Korhan! Zaten ter içindeyim dötümden bile ter akıyor. Git bir bardak soğuk cola koy kendine bir nefeslen. Sakince düşün. Bir somun küçücük odada düşüp nereye gidebilir?

    O an gözüm sehpasında duran gitara ilişti, rahatlamak için bir iki tıngırtadıyım diye uzandım ve o an yok artık dedim. Gitar deliğinden içeri girmiş olabilir miydi? 
    Gitarı şöyle bir salladım ve tadaaaaa. Evet somun parkeden sekip gitarın içine girmişti. Yine başladım sövmeye... bu kadarı da olur mu diye sövüyorum artık. Aldım yerine taktım hemen şerefsizi. Masanın üstüne bakıyorum kesin unuttuğum birşey vardır falan diye ama yok hakikaten montaj bitmişti. Geriye bir tek 12v bağlayıp test etmek kaldı. Anasını satayım bu sefer de korkudan adaptörü prize takamıyorum. Çalışmayacak düşüncesi hasıl oldu. Bu sefer gittim kendime çay koyup geldim. Yaktım bir sigara. Bir adaptöre bakıyorum bir antene. Sigaram bitince korkunun ecele faydası yok deyip taktım adaptörün fişini prize. Motorun sesini duymamla anten çubuğun tavana doğru yükselişini gördüm. Sorunsuz şekilde, hiç teklemeden sonuna kadar açıldı anten. Acaba kapanacak mıydı; Sanki yarım gün anamı ağlatan kendisi değilmiş gibi de gayet cool bir şekilde kapandı pzvenk. 
    Bu sahneden sonra çetin geçen, yolları tuzaklarla dolu, 12 saat süren bir tamir serüvenini başarıyla tamamlamanın verdiği huzurla aşağıdaki videoyu çektim ve sizinle paylaşmak için mutluluk gözyaşlarıyla yazdım bu satırları. Bir sonraki serüvende görüşmek üzere.
    https://www.youtube.com/watch?v=CyFBhSJml18&ab_channel=bmxunderground2
  8. quad liked şu konuya bir mesaj by TiesTorN in Eat my dust, dust eaters.   
    aracın mekaniğini %99 bitirdiğim için artık kozmetiğe sıra geldi. çok iyi bir kaportacı ile konuştum, sıra bekliyorum. sıram geldiğinde kaportayı düzelttirip (ufak tefek ezikler büzükler çürükler çatlaklar vs.) komple boyaya göndereceğim. ondan sonra mission accomplished.
    boyasını da yıllardır çalıştığımız ve işçiliğini çok sevdiğimiz bir ustamıza yaptıracağım. araç kendi aracım olduğu için, satmayı düşünmediğim için ve boyanın kalınlığı gibi gereksiz takıntılarım da olmadığı için olabildiğince kalın attıracağım. hatta çift kat vernik geçirteceğim üstünden. ondan sonra 20 sene boyunca her ay pasta cila yap o vernik erimez.
    tüm malzemeler hazır. bmw'nin fabrikada kullandığı orjinal verniği aradım buldum servet bayılıp aldım. parlaklığı ve kalitesi aracın fabrikadan çıktığı ilk günkü gibi olacak.
  9. quad liked şu konuya bir mesaj by Coppermine in En son aldıklarınız   
    Teknoloji dışı satın almalarım devam ediyor;
    Kitaplığımın en değerli objesi olan, Ecdad Emanetleri adını verdiğim ufak koleksiyonuma dün katılan iki önemli parçayı, ve önceden edindigim bir diger parcayi sizlerle de paylaşayım istedim.

    İlk parça Avusturya üretimi Osmanlı 15. Kolordu Rozeti. 15. Kolordu, ilk olarak Çanakkale Cephesinde savaşmış ve büyük başarılar elde etmiş. Bu rozet de bunu simgeliyor. Türk sancağını dalgalandıran bir mehmetçiğin ayaklarının altında yatan bir ayı detayı, Çanakkale’de bozguna uğratılan itilaf devletlerini, arka tarafta güneş detayı içerisindeki camii detayı da kurtarılan İstanbul’u simgelemiş. 15. Kolordu akabinde İttifak devletleri için Galiçya’da, daha sonrasında da farklı cephelerde savaştıktan sonra en son olarak Kazım Karabekir Paşa komutasında Doğu Cephesi olarak milli mücadeleye destek vermiş Rozet Viyana’da üretilmiş.
      
    Ikinci parca, Osmanlı İmparatorluğu Savaş Pilotu Brövesi. Şaşıranlarınız belki olabilir ama 1. dünya savaşı cephelerinde, akabinde de Kurtuluş Savaşı sürecinde savaşan savaş pilotlarımız vardı. Bu bröve işte o pilotlarımızın ve bizle birlikte savaşan Alman pilotlarına verdiğimiz bröve. 5. Mehmet tuğralı. Altında da Osmanlı’nın kuruluş yılına ithafen 699 yazılmış (hicri yıl)
      
    Ücüncü ve tüm koleksiyonumun en değerli parçası ise İstiklal Madalyası. Kurtuluş Savaşının ardından, TBMM tarafından savaşta direkt katkısı olan tüm subay ve erat için verilmiş olan bu İstiklal Madalyası kendinden önce çıkartılmış tüm madalyaları geçersiz kılıp tek başına sağ göğüs üzerinde gururla taşınması gereken bir madalya olmuştur. Madalya’nın ön yüzünde eski meclis binası ve Ankara silüetinin güneş gibi ışıması ile yeni kurulun devletimizi, hemen önündeki dünya, orak, dişli çark, palet yeni kurulan ülkenin bilim, sanat, üretime verdiği önemi, en öndeki mühimmat taşıyan kağnı ve köylü detayı da Kurtuluş Savaşı ile sembolleşen topyekün tüm halkın katkısını sembolize etmekte.
    Madalyanın arka yüzünde ise Ay Yıldız motifi arasında Ankara’dan çıkıp Misak’ı Milli içerisindeki şehirlere ( Edirne, Bursa, İzmir, Konya, Adana, Musul ve Kars) ulaşan oklar resmedilmiş. Atatürk biraz daha yaşasaydı, Musul’un da ülke topraklarına katılması gerçekleşebilirdi.
    Madalyanın şerit rengine göre kimlere verildiği anlaşılabilmekte.
    kırmızı madalya : bizzat savaşa katılıp, cephede savaşanlara
    yeşil madalya : savaş zamanı mecliste bulunanlara
    beyaz madalya : savaş anında cephe gerisinde yardımı bulunanlara
    kırmızı-yeşil madalya : savaş anında mecliste bulunup cephede savaşanlara verilir.
    Aslında kurdelesi (şeridi) daha yeni olan yada yeni kurdele bağlanmış olan İstiklal Madalyalarını antikacılarda görmek mümkün olsa da ben bilhassa bu madalyayı koleksiyonuma katmak istedim. Madalya, uzun yıllar boyunca gazimizin göğsünde gururla taşınmış ve zaman içerisinde yıpransa da asaletini hiç kaybetmemiş.

     
  10. quad liked şu konuya bir mesaj by Najaz in En son aldıklarınız   
    Optik sürücüler hayatımızdan çıkalı epey oldu. Lakin zaman zaman, özellikle CD albümleri FLAC olarak bilgisayara aktarmak istediğimde optik sürücü ihtiyacı doğuyor. Elimde Lenovo'nun harici bir DVD yazıcısı var ve şimdiye kadar işimi görüyordu. Ancak geçen hafta "artık beni emekli et" dedi ve CD okumamaya başladı
    O esnada tesadüf bu ya, Dolap uygulamasından çok uygun fiyatlı bir harici DVD yazıcı buldum; Lenovo ThinkPad Ultraslim DVD yazıcı. Yurtdışında 80 USD gibi bir fiyata satılan sürücüyü 8 USD gibi komik bir fiyata aldım.
    Kullandığım eski DVD sürücünün aksine bu cihazın USB kablosu tümleşik ve kullanılmadığı zaman kasanın altındaki yuvaya gizleniyor. Yani cihazı yanınızda taşımak gerektiğinde bir de ekstradan kablosunu taşımak zorunda kalmıyorsunuz. Cihazın profili de epey ince.

  11. quad liked şu konuya bir mesaj by JardeL in Otomobil Hakkında Her şey   
    A4 Avant'a da tavim ben  ...
    RS4 ile karsilastirma yapmislar, ic mekan zaten acik ara M3 onde (ekran kalitesi genelde Audide iyi olur ama o kadar detayini bilmiyorum, seklen soyledim), bence yandan ve arkadan da M3 onde... Yalniz onden bakildiginda her ne kadar M3 agresif dursa da RS4 hem agresif hem elegant duruyor... RS4 muhtemelen kullanislilik (bagaj, yasam alani vs.) anlaminda cok daha ondedir, genelde Audi o konularda tokatliyor hepsini... 

  12. quad liked şu konuya bir mesaj by TiesTorN in En son aldıklarınız   
    logitech g303 mouse'umun sol click'i çift tıklamaya başlamıştı, orjinal içinde ne varsa aynısından alıp lehimledim (omron 20m click versiyonu)
    sağ clickte sorun yoktu ama orjinal switchi bana çok yumuşak geliyordu hep, parmağım üstünde dururken istemsiz olarak sağ tuşa basıyordum sürekli bu da beni sinir ediyordu özellikle oyunlarda. daha sert bir switch arayışına girip aşağıdaki ürünü buldum;
    https://www.aliexpress.com/item/4001353071369.html
    mouse'un üstünde gelen omronlardan kaydadeğer miktarda daha sert olduğu yazılmış reddit gibi yerlerde. bundan alıp sağ click'e yerleştirdim, ilaç gibi geldi. istemsiz basmalarım %90 azaldı, sesi de çok güzel çata çuta  böyle bir derdi olan varsa düşünebilir. ben anladım ki sert switch seviyorum. bir dahakine bi tık daha sert bi model tercih edebilirim ama şimdilik memnunum.
  13. quad liked şu konuya bir mesaj by Coppermine in En son aldıklarınız   
    Beklenen misafir az önce teşrif etti… 

  14. quad liked şu konuya bir mesaj by TiesTorN in Eat my dust, dust eaters.   
    bu araba yabancıların tabiriyle tam bir "money pit"
    4 sene önce katalitikler tıkandığı için içini boşalttırmıştım. o günden beri leş gibi benzin kokuyordu araba çalışırken, sabit dururken camlar açıksa rahatsız ediyordu hep. bu hayvanatta 4 tane katalitik olduğu için diğer dertleriyle uğraşmaktan katalitiğe para ayıramamıştım hiç. sonunda para ayırıp doldurtabildim, rahat bir nefes aldım yahu koku moku kalmadı. bilgisayarı her bağladığımda katalitiklerin çalışmadığıyla ilgili olan hatayı da artık vermiyor. o da güzel oldu. öndeki 2 katalitik konvertor direkt olarak egzoz manifoldlarının üzerinde (headers) (her 4 silindirde 1 headers var) ve bunları sökebilmek için arabanın ön takımını ve traversi komple indirmek gerekiyordu. e indirtmişken baktım direksiyon kutusu da orda duruyor, onda da boşluk vardı zaten. onu da söktürüp revize ettirdim mis gibi oldu. o kadar şey sökülmüşken şaftı da söktürttüm  yıllardır keçesi patlak dolanıyodum. onu da şaftçıya gönderip revize ettirdim. aldığım günden beri airbag bozuk. 2000li yıllardaki bmw'lerle haşır neşir olan varsa bilir meşhur mrsz3 kodlu airbag beynini. gelmiş geçmiş en sorunlu airbag beynidir kendisi, arıza vermeyenini daha görmedim. bir ara tamir ettirdim beyni, 3 ay falan çalıştı sonra yine bozuldu. bu beyinle daha fazla uğraşmak vakit kaybı olduğu için daha sonraki yıllarda çıkmış olan ve çok daha sorunsuz olan mrsz4 kodlu güncel airbag beynini çıkma olarak buldum aldım. bu beyni arabaya entegre edebilmek için 2 tane de güncel darbe sensörü almak gerekiyormuş, onları da aldım. arabaya taktım gerekli bütün kodlamaları kendim yaptım ve şu an çalışır duruma geldi. bakalım sorunsuz olarak çalışmaya devam edecek mi göreceğiz.
  15. quad liked şu konuya bir mesaj by Whooosh in Motosiklet kullanıcıları! Tanışalım. Künye/Tanışma   
    3 gün sonra 1 seneyi dolduruyorum bu motorla.

    1 senede 6300km yol yapmışım. (Aylık ortalama 517km )
    Toplamda 260 litre benzin harcamışım. (Ortalama 4L/100km )
    Benzin, 1 set lastik ve birkaç yağ değişimi hariç masraf yapmadım.
  16. quad liked şu konuya bir mesaj by SEP in Otomobil Hakkında Her şey   
    Spacer denen şey jantın (ve haliyle lastiğin yukarıdaki örneklere göre 12-14mm) daha dışarıda durmasını sağlayan metal parça.
    Tekerlek göbeğiyle jantın arasına takılıyor, bu sayede tekerler daha dışta duruyor. Bkz:


  17. quad liked şu konuya bir mesaj by Najaz in En son aldıklarınız   
    Sony VAIO VGN-TXN25N
    Carbon-fiber'den mamül kasası, 1.3 kg. ağırlığı, ufacık boyutuna rağmen sahip olduğu dahili DVD-RW sürücüsü ile bu cihaz, 2000'li yılların başlarında ultraportable sınıfı dizüstü bilgisayarların kralıydı
    Termal macunu yenilenip, ilave 2 GB RAM eklenip, bir de Windows XP SP3 kurulunca, CD'den rip'leyip MiniDisc'lerime şarkı atabileceğim yeni müzik istasyonum haline geldi...

  18. quad liked şu konuya bir mesaj by Coppermine in En son aldıklarınız   
    Tıpkı @Najaz ın MD player koleskiyonu gibi, ancak benimki teknolojik olmasa da, bende eski mekanik araçlar, özellikle de saatlere karşı çok ilgili olduğumdan şu 2 arkadaşı bulup satın aldım. 
    Benim mütevazi saat koleksiyoncuğumda, ortaokul 1'e giderken rahmetli babama ısrarlarımla aldırdığım swiss made Vialüx cep saatim dışında, hep hayalini kurduğum son dönem Osmanlı cep saatlerine de yer vardı. Ama gerek bütçe gerekse de imkanlar sebebiyle bu güne kadar bu hayalimi ötelemiştim. Artık, üstelik de 2 adet ile koleksiyona katılan ve beni çocuk gibi mutlu eden bu "ağır abileri" sizlere de tanıtayım istedim.

    İlk saat Osmanlı pazarı için Serkisoff firmasınca o dönemlerde "Billodes" olarak bilinen ancak daha sonraları hepimizin bildiği "Zenith" e dönüşecek olan İsviçreli bir saat firmasına ürettirtilmiş. K.serkisoff 1890-1920 yılları arasında üretilmiş bir seri, bendeki model de 1901'e tarihli. Osmanlı pazarı için üretilmiş. En büyük alıcıları Osmanlı Rüştiye mektepleri, savaş dairesi(erkanı harbiye) ve harb okullarıymış. Osmanlı'da askeri okulu bitiren askerlere yada rütbe atlayan subaylara ilgili kurumlar tarafından hediye edilirmiş. Daha sonradan askerlerin üzerinde bu saati gören halk, ordu alıyorsa vardır bir hikmeti diyerek alıp kullanmış.

    İlk üretilmeye baslandığı 1850 li yıllarda henüz tepeden kurmalı saatler yeni yeni icat aşamasındaymış ve sistemi bilinmiyormuş üstelik yaygın da değilmiş.  Bu yüzden kurma sistemi arkadan anahtarlı. Bu ağır abi, "zenith saat gibi çalışıyor" deyimine harfiyen uysa da, 121 yılın yorgunluğunu da üzerinde taşıyor arada hafif tekliyor. İyi bir bakımla ilk çünkü haline rahatlıkla dönecektir.

    İkinci modeli ise ben daha bir sevdim sanki. Gerek kadran işçiliği, gerek akrep ve yelkovanın zerafeti gerekse de makinesindeki detaylı kalem işçiliği ile beni mest etti. Bu saat de 1890-1900'ler civarı üretilmiş gibi dursa da üreticisi olan "Charkie" hakkında bir detay bulamadım.

    Her iki saat de 800 ayar gümüş ve porselen kadranlarında da hiçbir hasar yok.

    Ecdad emanetleri serisi ufak ufak büyümeye devam ediyor 

  19. quad liked şu konuya bir mesaj by jackjoker in Nvidia GeForce RTX30 Serisi - Ampere (2020-2021)   
    @stardust @TiesTorN
    NVIDIA GeForce 512.77 WHQL driver download & Discussion
    ben düzenli olarak guru3d forumlarını takip ediyorum. özellikle yeni çıkan driverların detaylı testlerini yaparak yorumlamaları oldukça iyi. buna göre hangisini yükleyeceğimi hangisini yüklememem gerekli olduğunu biliyorum. 
    neyse konumuza gelelim.
    biliyorsunuz undervolt olayını hepimiz uyguluyoruz. çok da verimli bir olay. @wazzap coşkuyu verdi. neyse 
    Nvidia'nın yeni 512.77 driver'ını kurduktan sonra şöyle bir gelişme oldu. ayarladığım curve eğrisinde ki ofset değeri bazında kart çok daha verimli olmaya başladı. 
    şöyle,
    önceki driver versiyonunda Diablo3 oynarken kart hiç bir efor harcamadan çalışıyordu. ben negatif ofseti güç seviyesine göre ayarladığımdan 1860mz civarında kendi kendine gidiyordu. aslında çalışmıyor gibi bir durum vardı yani oyun eski olduğu için yetiyordu. ama metroya veya control oyununa girersem kart direkt 2010mhz de sabit ve boost değeri değişmeden çalışıyordu. 
    yeni 512.77 driver'ını kurunca Diablo3 de kartın çekirdek frekansı 710mhz civarına inerek çalışıyor ama daha önceki fps değerlerini aynen veriyordu. belli ki diablo 3 için 710mhz yeterli diye karar verdi GPU. tabi bu sefer güç tüketimleri bir önceki driver da 1860mhz de 170-150W civarındayken yeni versiyonda 50-70W civarlarına kadar geriledi. aşağıya ekliyorum. 70w güç tüketimi ve 780mhz çekirdek hızı. 120fps bende fps lock var diablo 3 de. o da zaten sabit. 
    daha önce ki driver da 1860mhz ve 150w idi aynı değerler. 
     
     
    garip ama sanırım yeni driver'da undervolt seçenekleri ile ilgili bazı geliştirmeler yapmışlar. MSI Afterburner da ki curve eğrisinde ki düşük mhz ve düşük volt değerlerini daha stabil kullanmaya başladı kart. kesinlikle tavsiye ediyorum indirin ve kurun. zaten guru3d de forumda da millet epey beğenmiş bu yeni sürücüyü.
  20. quad liked şu konuya bir mesaj by TiesTorN in Otomobil Hakkında Her şey   
    yani aslında yine dediğime geleceğim ama şöyle açıklayayım;
    senede bir yağ değiştirilmesi önerilen kişiler arabasını hiç motor yağı tam sıcaklığa ulaşmadan kullanan kitle. evi ile işleri birbirine çok yakın, neredeyse hiç bir zaman tam sıcaklığa ulaşamıyor araç, bu yüzden de yağın içinde biriken yabancı maddeler temizlenemiyor. ama yani gidip bu yüzden yağ değiştirmeye de gerek yok ki, al arabayı 3 saatlik yola çık bütün yağ temizlensin, oldu bitti. ha bunu kesinlikle yapamam diyorsanız, o zaman yağınızı değiştirin.
    sert iklim, ortam şartları, toz miktarı vs. bunlar tamamen hikaye. arabanın yağı tamamen kapalı bir sistem içerisinde çalışıyor, ortam şartlarının hiç bir etkisi olamaz. ortam şartları sadece hava filtresini tıkayabilir o kadar.
  21. quad liked şu konuya bir mesaj by stardust in Otomobil Hakkında Her şey   
    https://youtu.be/mmzn77xOCe0
    ne zamandır doya doya ağlamıyordum, içimi boşalttım iyi oldu.
  22. quad liked şu konuya bir mesaj by stardust in PSU Seçimi - Corsair RM850 alındı.   
     
    Bir maceranın daha sonuna geldik, şimdi furmark çalıştırdım biraz patlayacaksa, çatlayacaksa biran önce olsun diye.
    PSU fanı da Cinebench r23 alırken bile çalışmadı, neyse ki furmark alırken onun da çalıştığını gördüm, zaten görmesem sesi olmadığı için anlamak mümkün değil çalışıp çalışmadığını.
    Çalışan PSU varken, 3 tane yeni PSU alıp, 1 tanesini de iade etmiş oldum böylece.
    ilk itopya'dan 1900 liraya Corsair RM850 aldım, bu fiyattan ötürü iade oldu.
    ikinci olarak amazon.com.tr'den, amazon germany üstünden, gümrük ve kargo dahil 1800 liraya Corsair RM850x aldım. Bu İspanya'dan çıktı yola, selam verdi sağa sola, Almanya'da bir soluk aldı, şimdi de Hollanda'da takılıyor. bugüne kadar gelmiş olsa direkt RM850x takılacaktı sisteme. bayramdan sonraya kaldı, o zaman da başımı kaşıyacak vaktim olmayacağı için RM850'deki çin kapasitörlere güvendik bakalım
    3. olarak da bu kasaya monte ettiğim Corsair RM850'yi, İtopya'nın "efsane bayram" kapmanyasından 1700 liraya aldım. Cidden iyi bir 750w PSU bile 2000 lira altına yokken, bu derecede kaliteli 850w bir ürünü, bu fiyata almış olmaktan memnunum.
    EVGA 750w GQ  ile birlikte Sıfır Corsair RM850x'i de satışa koyacağım, artık hangisi satılırsa diğerini yedek olarak saklayacağım.
    sadede gelirsek, 5 seneden fazla kullandığınız 750w ve altı bir PSU'nuz varsa, itopya'nın kampanya bitmeden RM850 modelini mutlaka alın, heryerinden kalite akıyor.
  23. quad liked şu konuya bir mesaj by TiesTorN in Eat my dust, dust eaters.   
    sonunda bunu da entegre ettim... adamın niye çok uygun fiyattan ilana koyduğunu anlamış bulundum, ışık sensörü bozukmuş. aklınca bana iteledi ama kime sattığının farkında değil  içini dağıttım anakartta sorunlu bölgeyi bulup tamir ettik. mis gibi oldu.
  24. quad liked şu konuya bir mesaj by TiesTorN in Eat my dust, dust eaters.   
    motorun bütün contalarını (silindir contası hariç) ve daha önce değişmediğim bi kaç parçasının yenilerini amerikadan getirtmiştim geçen yaz, geçen hafta taktırabildim. taktırırken alternatörü de değiştirttim, sonunda bütün dertlerim bitti. arabayı aldığım günden beri ne çektim be şu amk alternatöründen... hep yarım şarjlı akü ile dolaşıyordum. ya sargısı ya da bobini bozulmuş muhtemelen, revize edilse bile düzgün çalışmıyordu eskisi.
    motoru toplarken adamın dibinde bekledim zebani gibi elimde tork anahtarıyla. tam cıvataya dalacak HOOP dur bakalım... öyle kafana göre sıkılmayacak onlar. tork anahtarıyla ben sıktım hepsini... o taktı, ben sıktım. tüm değerleri açıp dökümandan okuyarak ilerledim. ustalara kalsak hepsini hayvan gibi sıkıp yalama yapıyorlar. mal herifler. tork anahtarı kullan desen nasıl kullanacaklarını bile bilmiyorlar.