Ozan Başeski

Uzun süreli araştırmalarımdan sonra Türkçe klavye diziliminden vazgeçemeyeceğime karar verince her ne kadar Corsair K70'i çok beğensem de elemek zorunda kaldım. Geriye kalan seçeneklerden ilgimi çeken Razer Blackwidow Chroma ve Logitech Orion Spectrum G810 modelleri oldu. Bugün her ikisini de deneme şansı buldum. Logitech'in tuşları incelemelerden söylenildiği üzere oldukça sığ ve ilk kullanışta mekanik klavye hissi de pek vermiyor. Ama oldukça sessizler, bu konuda Logitech'in hakkını teslim etmek lazım, eğer sessiz klavye seviyorsanız Logitech'e özel üretim olan Romer-G switchlerine bir göz atın derim. Sonuçta klavye olayı son derece subjektif bir konu. Bana hitap etmeyen size edebilir, G810 da kesinlikle kaliteli bir klavye. Daha sonra Razer Blackwidow Chroma'yı denedim ve Razer'ın kullandığı Kailh Green switchler'i son derece beğendim. Sanırım bir miktar Cherry Mx Blue switchlerine benziyorlar. Gerçekten mekanik bir klavye kullandığınızı hissettiriyor size, ayrıca ışığının parlaklığı tartışmasız daha iyi. O yüzden seçimimi Razer'dan yana kullandım. Artık takımı tamamlamak için Amazon'dan Mamba Chroma Tournamen Edition veya Deathadder Chroma ile birlikte Firefly mouse pad alacağım
 

NAS cihazlarının getirisi birinci olarak işletim sistemlerinin olması, her tür eposta vs yönlendirmelerinin yapılabilmesi, download torrent, ftp desteği olması, itunes media server gibi resim, müzik vs'i tüm dlna destekleyen cihazlarınıza iletebilmesi, diskinin dilediğniz kapasite ile değiştirilebilmesi, içindeki bilgilerin usb 2.0 veya 3.0 üzerinden başka bir harici diske daha yedeklenebilmesi, internet üzerinden uzaktan tüm NAS içeriğine erişilebilmesi vs vs. daha da sayarım aslında da bu kadar yeterli herhalde.

Çok uygun fiyata Asus TP200 var. 32gb hafıza tabi yetersiz, o yüzden sd kart yuvasına hızlı bir 64-128 gb bir sd kart takıp kullanabilirsiniz. Günlük ufak tefek işlerinizi görebilir.
 
http://www.vatanbilgisayar.com/asus-tp200sa-celeron-n3050-16ghz-2gb-ram-32gb-hdd-int-116-touch-w10-notebook.html?srt=UP

Şu anda iyi ki Haswell-E almadım ve skylake'ten devam ettim diyorum, gerçi Broadwell-E'nin geleceği belliydi ama bir ihtimal atlanıp önümüzdeki yıl başında Skylake-E'ye direk geçileceği ile ilgili tartışmalar da vardı.

Bu gece tüm kullandığım programları kurdum ve Windows'u 15.11 yani 10586 versiyonuna güncelledim. Sonrasında Windows 8 upgrade anahtarı çalıştı ve aktivasyon gerçekleşti. Neyse en azından bu konuda ilerleme kaydettik. Bu arada madem ki siz son iso'yu indirdik diyorsunuz o halde Media Creation Tool ile bir daha indirip yeniden flaş belleğe yazdırayım da hazırda bulunsun meret. Bu arada yeni sistemin çalışan görüntüsünden bir tane koyalım.
 

Bu gece tüm kullandığım programları kurdum ve Windows'u 15.11 yani 10586 versiyonuna güncelledim. Sonrasında Windows 8 upgrade anahtarı çalıştı ve aktivasyon gerçekleşti. Neyse en azından bu konuda ilerleme kaydettik. Bu arada madem ki siz son iso'yu indirdik diyorsunuz o halde Media Creation Tool ile bir daha indirip yeniden flaş belleğe yazdırayım da hazırda bulunsun meret. Bu arada yeni sistemin çalışan görüntüsünden bir tane koyalım.
 

Bu gece tüm kullandığım programları kurdum ve Windows'u 15.11 yani 10586 versiyonuna güncelledim. Sonrasında Windows 8 upgrade anahtarı çalıştı ve aktivasyon gerçekleşti. Neyse en azından bu konuda ilerleme kaydettik. Bu arada madem ki siz son iso'yu indirdik diyorsunuz o halde Media Creation Tool ile bir daha indirip yeniden flaş belleğe yazdırayım da hazırda bulunsun meret. Bu arada yeni sistemin çalışan görüntüsünden bir tane koyalım.
 

Ben konsola exclusive oyun sayısını hiç de az görmüyorum. Tabi PS4 için konuşuyorum. Xbox One'da maalesef konsola özel bir Forza 6 bir de Halo 5 kaldı diyorduk ki Forza 6 da bir şekilde pc'ye geliyor. Bu durumda bu sene sonu çıkacak olan Gears Of War 4 ile Halo 5'i sayabiliriz. PS4 tarafında ise çıkmış ve bu yıl içinde çıkacak konsola özel oyunların önemlilerini sayacak olursak Killzone Shadowfall, Knack, Drive Club, Ratchet and Clank, Infamous Second Son, The Order 1886, Bloodborne, No Man's Sky, The Last of Us, Until Dawn, Uncharted 4, Let It Die, The Last Guardian, Horizon Zero Dawn, Hellblade, Shenmue 3, The Tomorrow Children, Dreams...
Tabi unuttuğum oyunlar da kesin vardır. God Of War 3 Remastered veya Uncharted Collection gibi. Ancak sonuçta hepsi size hitap etmese de mutlaka konsol aldırmaya yetecek kadar sayıda iyi oyun var aralarında ve her sene bu sayı artıyor.
Konu biraz başlıktan kaydı kusura bakmayın ama herkesin hakkını vermek lazım. Sony bu işi iyi yapıyor.

Bir de steam'de olmayan oyuna para mı verilir yahu? Tam bir çöplük.

Asus'un ROG Swift serisine katacağını duyurduğu ultra geniş AHVA (IPS) panelli, curved ekran tasarımlı PG348Q enteresan bir ürün olacağa benziyor. 3440x1440 çözünürlüklü 34" bir monitör ve 100Hz ekran tazeleme hızına sahip, içinde yine Nvidia'nın G-Sync modülü yer almakta. Şu anda Acer'ın 34" curved predator modeli Amazon'da satılıyor ve bunun da fiyatı Acer gibi 1400-1500 dolar civarlarında olacaktır diye düşünüyorum.
http://www.asus.com/tr/Monitors/ROG-SWIFT-PG348Q/

GTX 760'ın artık minimum ihtiyaç olması çok doğal yalnız. Bugün oyun pc'si toplamaya piyasaya çıktığınızda 1080p'de en azından orta detaylarda iyi oyun deneyimi için en azından GTX 950/960 ekran kartı gerekiyor. 760 bunların bayağı gerisinde.

Bu akşam Vatan Bilgisayar Bostancı şubesinden monitörü aldım. Akşam kurdum, gerçekten insanı içine çeken bir yapısı var ürünün. Masaüstünde 144 Hz ayarında bile hakikaten pencere hareketleri daha temiz ve pürüzsüz oluyormuş. Açıkçası görene kadar pek inanmamıştım ama gerçekten farkı anlıyorsunuz. Oyunlarda çok fazla deneme şansım olmadı henüz. Denedikçe o konudaki görüşlerimi de yazarım. Ekranın TN panel olması insanda bir kötü etki yaratabiliyor ama şunu söyleyeyim ki eğer işiniz profesyönel manada fotoğrafçılık veya renklerle ilgili değilse bu monitör sizi gerçekten mutlu eder. Yatay görüş açıları 170° demiş Asus kullanım kılavuzunda ki sanırım doğru zira yatayda görüş açısı TN panele göre cidden mükemmel. Aynı şeyi dikey açı için pek söyleyemeyeceğim tabi  maalesef. Monitör kutudan çıktığı renk ayarlarıyla kullanılabiliyor. Gerçekten çok fazla ayar yapmanıza gerek yok. Monitörün gözüme çarpan en tatlı özelliklerinden biri açılıp kapanması arasında sıfır lag var. Saniyesinde açılıp kapanabiliyor. Arkadaki joystick tarzı kumanda ile de kolaylıkla OSD menülerde istediğiniz ayarları yapıyorsunuz. Kısacası ilk görüşlerim böyle. Oyun oynadıktan sonra daha fazla yorum yazarım.
 

Aynı şeyi diyecektim. 2 hafta içinde steam'e geri verip paranızı alabiliyorsunuz.

Sürücü meselesinden kastedilen şey esasen AMD'nin genelde yeni çıkan hit oyunlar için optimize edilmiş sürücülerini çok geç çıkardığı ya da hiç çıkarmaması. Ayrıca mevcut sürücülerde oyunlarda Nvidia sürücülerine göre daha çok problem yaşanabiliyor. Bence çok da abartılan bir laf değil o yüzden.

Sürücü meselesinden kastedilen şey esasen AMD'nin genelde yeni çıkan hit oyunlar için optimize edilmiş sürücülerini çok geç çıkardığı ya da hiç çıkarmaması. Ayrıca mevcut sürücülerde oyunlarda Nvidia sürücülerine göre daha çok problem yaşanabiliyor. Bence çok da abartılan bir laf değil o yüzden.

Tolga hocam ben de aslında benzer şeyleri kastettim. Yani 144 Hz güzel bir monitör yapıp kötü TN panel ile birleştirmek nasıl bir mantıktır bunu aklım almıyor diyeceğim ama hepsi bir arada olunca da fiyat anormal yükseliyor tabi bir de işin o boyutu var. Her neyse her ne kadar masaüstünde de 144 Hz farkedebilirse de bence esas etkisi hareketli oyun sahnelerinde daha çok hissedilecektir. Bir de arkadaşın bütçesi gözönüne alındığında düzgün görüntü ve renk veren standart bir IPS monitör (23-24" civarı) almaktan başka çare kalmıyor sanırım. 

Bence hazır oyun bilgisayarı almak isteyenler için güzel bir alternatif olmuş. GTX 970'in 1080p'de yetmeyeceği oyun yok zaten. Fiyat olarak da çok uçuk değil bence. Zaten 6700K 1400 lira civarında, anakart kabaca en az 400 desek, 16GB ram 500, 240gb ssd, 350, 2tb hdd+dvd-350, kasa+psu- 300, gaming klavye-mouse -150, GTX970 - 1200 TL falan derken zaten epey bir para tutuyor.

Yeni girdiğiniz için istenmiyorsunuz diye bir durum yok ama burası dhw'in devamı sayılan bir forum zira çoğu üyeleri eski DHW üyeleriydi ve birbirlerini tanırlar. Kaynaşmak çok kolay olmayabilir ilk başta ancak birçok mesajınızda hemen ikili tartışma ortamına çektiğiniz için olayları böyle ihtarlar almış olabilirsiniz. Şimdi eminim bunu yazdım diye de birşeyler söylersiniz. Sağlık olsun. 
Bu arada bloody nikli arkadaşımız beni savunmak için neden size mesaj yazsın? Çok şükür burada kimsenin kimseyi savunmaya ihtiyacı yok. Bu ortamda huzurlu bir şekilde herkes kendi fikrini saygı çerçevesinde belirtmekte özgürdür ancak iş ikili atışma ve küfür-argo vs noktalarına giderse buna da izin verilmeyeceğini bilmeniz lazım. İyi forumlar.

Yeni girdiğiniz için istenmiyorsunuz diye bir durum yok ama burası dhw'in devamı sayılan bir forum zira çoğu üyeleri eski DHW üyeleriydi ve birbirlerini tanırlar. Kaynaşmak çok kolay olmayabilir ilk başta ancak birçok mesajınızda hemen ikili tartışma ortamına çektiğiniz için olayları böyle ihtarlar almış olabilirsiniz. Şimdi eminim bunu yazdım diye de birşeyler söylersiniz. Sağlık olsun. 
Bu arada bloody nikli arkadaşımız beni savunmak için neden size mesaj yazsın? Çok şükür burada kimsenin kimseyi savunmaya ihtiyacı yok. Bu ortamda huzurlu bir şekilde herkes kendi fikrini saygı çerçevesinde belirtmekte özgürdür ancak iş ikili atışma ve küfür-argo vs noktalarına giderse buna da izin verilmeyeceğini bilmeniz lazım. İyi forumlar.

Ben genelde HD-Torrents kullanıyorum diziler için. Minimum 0.30 gibi bir ratio tutturma olayı var ama çözülebiliyor malum yollarla ve davetiye ile üye olunuyor, isteyen varsa elimde bir tane davetiye olacaktı.

8-16 TB SSD leri boşverin yahu daha 6-8 TB boyutundaki HDD'ler bile anormal pahalı. Ben 1-2 TB boyutunda bir SSD'yi makul fiyata alabileyim, 6-8 TB HDD'leri de NAS'larımıza alabilecek fiyatlara getirsinler. Fazlasıyla yeter bana.

1000 dolara ufacık masa hey maşallah.   Yukarı-aşağı inme çıkması İşlevsel olarak tabi ki güzel de o parayı verince masanın çok daha afillisini ve işlevselini yaptırırsın herhalde istediğin marangoza. Bir tek yukarı aşağı hareketi olmaz belki ama daha fiyakalısı ve kaliteli malzeme kullanılmışı olacağı kesin.

Witcher 1 ve 2 yi oynamış ama 3'ü henüz oynamamış birisi olsam da o listede Witcher 3 bana göre diğerlerinden ayrılan bir oyun. Ancak Bloodborne'u da kenara atmak bence yanlış olur. Bu ikisi arasında çekişme olmasını bekliyorum şahsen. Bunun haricinde Fallout 3, New Vegas ve 4'ün rpg olarak adlandırılması da bana çok saçma geliyor kimse kusura kalmasın. Bu savım sadece Fallout 3 için değil tabi, biraz karakter gelişimi vs konan her FPS/TPS'ye RPG denmesine uyuz oluyorum. Role Playing Game deyince benim aklıma SSI serisi oyunları - Pool of Radiance, Curse of The Azure Bonds, Secret of The Silver Blades, Pools of Darkness gelir. Daha sonraki evrimleri ise Baldur's Gate, Neverwinter Nights, Icewind Dale, Fallout 1-2, Dragon Age Origins, Pillars of Eternity gibi oyunlardır. Şimdi bu oyunlar RPG ise ki öyle diğerleri olsa olsa hormonlu RPG'dir kimse kusura kalmasın. Bundan o oyunları sevmediğim anlamı çıkmasın, onlar da kendi kategorilerinde güzel ama içinde rpg ögeleri olan FPS/TPS denmesi bana daha doğru bir tanım gibi gelmekte.

Witcher 1 ve 2 yi oynamış ama 3'ü henüz oynamamış birisi olsam da o listede Witcher 3 bana göre diğerlerinden ayrılan bir oyun. Ancak Bloodborne'u da kenara atmak bence yanlış olur. Bu ikisi arasında çekişme olmasını bekliyorum şahsen. Bunun haricinde Fallout 3, New Vegas ve 4'ün rpg olarak adlandırılması da bana çok saçma geliyor kimse kusura kalmasın. Bu savım sadece Fallout 3 için değil tabi, biraz karakter gelişimi vs konan her FPS/TPS'ye RPG denmesine uyuz oluyorum. Role Playing Game deyince benim aklıma SSI serisi oyunları - Pool of Radiance, Curse of The Azure Bonds, Secret of The Silver Blades, Pools of Darkness gelir. Daha sonraki evrimleri ise Baldur's Gate, Neverwinter Nights, Icewind Dale, Fallout 1-2, Dragon Age Origins, Pillars of Eternity gibi oyunlardır. Şimdi bu oyunlar RPG ise ki öyle diğerleri olsa olsa hormonlu RPG'dir kimse kusura kalmasın. Bundan o oyunları sevmediğim anlamı çıkmasın, onlar da kendi kategorilerinde güzel ama içinde rpg ögeleri olan FPS/TPS denmesi bana daha doğru bir tanım gibi gelmekte.

Witcher 1 ve 2 yi oynamış ama 3'ü henüz oynamamış birisi olsam da o listede Witcher 3 bana göre diğerlerinden ayrılan bir oyun. Ancak Bloodborne'u da kenara atmak bence yanlış olur. Bu ikisi arasında çekişme olmasını bekliyorum şahsen. Bunun haricinde Fallout 3, New Vegas ve 4'ün rpg olarak adlandırılması da bana çok saçma geliyor kimse kusura kalmasın. Bu savım sadece Fallout 3 için değil tabi, biraz karakter gelişimi vs konan her FPS/TPS'ye RPG denmesine uyuz oluyorum. Role Playing Game deyince benim aklıma SSI serisi oyunları - Pool of Radiance, Curse of The Azure Bonds, Secret of The Silver Blades, Pools of Darkness gelir. Daha sonraki evrimleri ise Baldur's Gate, Neverwinter Nights, Icewind Dale, Fallout 1-2, Dragon Age Origins, Pillars of Eternity gibi oyunlardır. Şimdi bu oyunlar RPG ise ki öyle diğerleri olsa olsa hormonlu RPG'dir kimse kusura kalmasın. Bundan o oyunları sevmediğim anlamı çıkmasın, onlar da kendi kategorilerinde güzel ama içinde rpg ögeleri olan FPS/TPS denmesi bana daha doğru bir tanım gibi gelmekte.