quad

bu alet için ayrı başlık açmak gerekir ama şuan vaktim yok.
eşim her istediğinde, "uyduruk çin malı alet, işim olmaz" dedim geçiştirdim.
şuan önceden dyson v8 ile süpürülmüş evin, ıslak temizliğini bunla yaptım, çıkan çamurlu su ve pislikten midem bulansa da, aletin hakkını verdiğini gördüm. HELAL OLSUN MINA KODUMUN ÇİNLİLERİNE diyebiliriz.
tek eleştirebileceğim nokta, temiz su haznesi çabuk bitiyor, kirli su haznesi çabuk doluyor. 2 odaya yetiyor, 3. odada kirli suyu döküp, temiz su koymak gerekiyor.
ama daha büyük hazneler yapsalarmış, alet iyice ağır olurmuş, neden yapmadıklarını da anlayabiliyorum hanımlar kullanacağı için.
bunun daha ucuz modeli Tineco ifloor 3 var, onda herkes hazne küçüklüğünden şikayet etmiş, bu S3 modelinde bile bu kadar çabuk bittiğine göre o ucuz model 1000 lira cebinizde kalacak diye kesinlikle alınmaz, bu noktaya dikkat edin.
3 kez su değiştirdim, pil %50 ye düştü, yani pilden yana sorun yok, zaten çıkan pis suyu da görünce insan yeni su eklemeye üşenmiyor.
ben seveceğimi hiç düşünmedim, beklentim çok düşüktü, biraz da ondan heralde çok sevdim, çok dar yerlere giremiyor tabii, en dip köşeleri temizleyemiyor ama evin genel temizliği için harika bir alet.
dyson gibi uzun ömürlü olacak mı, onu zaman gösterecek.

"En son aldıklarınız" başlığı çok büyüdü, bazı spesifik konular orda kaynayıp gidiyor. Bu başlıkta konuyla ilgili deneyimlerimizi paylaşarak ortak bir fayda sağlayabiliriz.
2000'lerin başlarında, Razer Mouse'lar Türkiye'ye ilk geldiğinde, Darkhardware'de "bir mouse için 50 dolar verilmez" manasında bir laf etmiştim de, LP ya da yine o eski zamanlardan taşşaklı bir abi bana "mouse tutmak sevgilinin elini tutmak gibidir" gibi bir söz söylemişti.
Herade o hızla Razer Diamondback almıştım:
 

Gerçekten zamanının ötesinde, piyasada rakibi olmayan bir mouse idi.
Amerika'da garsonluk yaptığım restoranın patronunun kızının hamsterı kablosunu kemirip koparmıştı, çok canım sıkılmıştı. Sonradan tamir de ettim, hala bende çalışıyor
Tabi kablo kopunca yeni mouse gerekti ve toplamda 4 modelini kullanacağım Razer Deathadder maceram da başlamış oldu.

 
Oyunculuğumun altın çağını bu mouse ile yaşadım, üstündeki kaplaması çürüyene kadar da kullandım, ondan sonra da Deathadder'ın yeni modelleri ile devam ettim. Ama her yeni modelde sensör teknolojisi gelişse de malzeme kalitesi düştü.
-
Daha eski ve artık kullanmayacağım 5-6 tane fareyi saymazsam, evde tamamen yeni ve kullanılabilir durumda 4 mouse var:
Razer Deathadder Chroma: Aslında şekil olarak elime en uygun olan fare, fakat gel gör ki, tekerleğin üstündeki "mouse 3" tuşu bozulan 3. deathadder'ım. Amerika'dan aldığım için garantiye de gönderemedim. Aslında tamiri de kolaymış ama lehim falan uğraşmaya üşendim. Razer çok bozdu zaten, artık işim olmaz. CS:GO falan oynarsam eski günlerdeki gibi şanım yürüsün diye saklıyorum. Yeni razer ürün almam. Corsair M65 Pro RGB: Razer'dan sonra kalite neymiş anlıyorsunuz.. basma hissi olsun, malzeme kalitesi olsun iyi bir mouse, ne yazıkki elim asla tam olarak alışmadı. palm'dan çok "claw grip" tutuşa uygun. Yine de seviyorum keratayı, FPS/TPS dışı oyunlarda kullanıyorum ara sıra. Steelseries Rival 3: Yoldan geçerken A101'de gördüm, 219 liraya öylesine, yedek mouse olarak aldım. Yahu elimden düşmedi. Her ne kadar küçük bir mouse olsa da, özellikle optik sensörünün hissi, malzeme kalitesi, görünüşü vs. ile beni bu marka ile tanıştırdı. Gerçekten kaliteli ve fiyatından beklemeyecek şekilde iyi bir mouse.  Steelseries Aerox 3: Amazon indiriminde 289 liraya görünce Rival 3'ü de çok beğendiğimi de hesaba katarak buna da "gel hadi" dedim. Hafifliği ve eli havanlandırıyor oluşu gayet güzel ama boyut ve sensör olarak Rival 3 ile tamamen aynı. Şuan bunu kullanıyorum, memnunum ama ellerim bildiğin inşaat küreği, 3 serisi küçük geliyor(du)...  

Steelseries'e artık alıştığım ve güvendiğim için, bir süredir hem Rival 5, hem de Aerox 5'i fiyat takibine almıştım, fakat malesef fiyatları hiç düşmedi, hep arttı. Ben takibe aldığımda 900 lira idi. Bazı bilgisayarcılarda 1400-1500'e kadar çıktı.
Şimdi Amazon kampanya başladı, Rival 5 modelini Amazon Germany'den 3 taksit 1068 lira olarak aldım. Özellikle incehesap'ın gaming gecesini bekledim ama onda da Aerox 5 Wireless vardı, indirime rağmen aşığı pahalı, wireless ihtiyacım da yoktu.
https://www.amazon.com.tr/gp/product/B093QD2KW4/ref=ppx_yo_dt_b_asin_title_o01_s00?ie=UTF8&psc=1
beğeneceğimi düşünüyorum. beğenmezdem de Amazon zaten iade konusunda hiç üzmüyor, kullanılmış EVGA 3080 Ti FTW3 kartı bile hiç sıkıntı çıkarmadan iade aldılar.
 
-
Bundan belki 15 sene önce Logitech G150 klavyem vardı.

Zamanının efsane klavyesiydi ama gel gör ki membran zamanla sertleştiği için bir süre sora tuşlara basmak eziyet olmuştu. Sandığın dibinde bir yerde duruyor bu klavye, nostalji olsun diye çıkartmak lazım bir gün...
Bundan sonra Razer Blackwidow MX Brown klavye aldım ve switchlere aşık oldum, hala da yazı yazmak için en keyifli switch'dir mx brown.
Bunu daha sonra bizim forumdan @Barbarconan 'a satmıştım, umarım hayrını görmüştür.

-
Şuan (yıllardır) kullandığım klavyem Corsair K70 Rapidfire. Son derece memnun kaldım bu klavyeden. Switchler oyun için özel tasarım, hala piyasadaki gecikme hızı olarak en iyi klavyelerden biri.
Oyun için memnun olsam da, yazı yazma açısından keşke Corsair'in MX Brown switch olanını alsaydım dedim, hatta sonra kardeşime aldırdım. Kaç kez elinden almaya çalıştım ama başaramadım

Bu klavye taş gibi, hala hiç sorunsuz çalışıyor. Hem biraz değişiklik istiyor olmam, hem de Steelseries'e karşı oluşan sempatim beni öncelikle Apex 5 klavyeye yöneltti, kullananların çok memnun kaldığı bir klavye. Bunu da takibe 1900 liradan başladım, fiyat 2500 liraya çıktı. Ama fiyattan da önemli olan, Apex 5 "Hybrid" Blue falan dese de, mekanik hisli bir membran klavye. Membran'a da açıkçası 2500 lira para vermek istemem. Evde acil durumlar için kutusunda sıfır HyperX Alloy Core RGB TR saklıyorum zaten. Bu Apex 5'in tabi bir avantajı da TR dizilim olması. Ama TR dizilim de birazdan dezavantaj olacak...
Yeni mouse'un yanına yeni klavye alacağım diye kafayı kırmış araştırırken, bir çok model inceledikten sonra anladım ki beni Steelseries Apex Pro dışında bir model tatmin etmeyecek K70'den sonra. Fakat bu konuda da duygusal bir sorunum oldu zira Full Size klavyenin fiyatı 5246 TL'cik. Yani evde sapasağlam çalışan klavye varken, bir de yedek duruyorken aşırı müsriflik olacaktı.
https://www.amazon.com.tr/Steelseries-Mekanik-Gaming-Ayarlanabilir-İngilizce/dp/B07V2F9TCZ/
https://www.amazon.com.tr/Steelseries-Mekanik-Gaming-Ayarlanabilir-İngilizce/dp/B07V2FJTHV
Sonra fakettim ki TKL versiyona indirim yapmış amazon. 3500 lira... TKL aslında tercih etmek isteyeceğim bir format değil ama fiyat avantajı var alsam mı alasam mı diye düşünürken, bir de ne göreyim, İtopya piyasanın oldukça altına, 2800 liraya satıyor. Önce al sonra düşünürsün mantığı ile saldırdım.

https://www.itopya.com/steelseries-apex-pro-ingilizce-rgb-mekanik-tkl-gaming-klavye_u9085
Fiyat neden ucuz ? Çünkü klavyenin 2023 versiyonu çıkmış. 
Peki ne fark var ? Tuşlar ABS değil PBT... 
işte şimdi geldik TR layout'un dezavantajına, zaten iyi bir klavyeyi TR olarak bulmak zorken, TR dizilim PBT Keycap bulmak imkansız. 
(bu PBT olayına @T800 uyandırdı beni, ABS'den neden daha iyi olduğunu araştırın derim)
Artık sadede gelelim, Apex Pro'yu nasıl 2023 model yapacaktık ? El-cevap:
 

https://www.amazon.com.tr/gp/product/B095X5G4S4/ref=ppx_yo_dt_b_asin_title_o00_s00?ie=UTF8&psc=1
Bu konuda da yardımımıza amazon koştu, iletişim izni verdiğim için 40 TL de indirim vermişlerdi, mis gibi oldu.
Bu arada klavyenin 2023 modelinin fiyat 5500 TL:
https://www.itopya.com/steelseries-apex-pro-ingilizceuk-rgb-mekanik-tkl2023-kablolu-gaming-klavye_u20886
Ben bu şekilde hem fazladan pudding/prism keycaps takımına sahip oldum, hem de 2240 TL cepte kaldı.
İtopya kişi başı 1 tane satıyor sadece, stok birmeden Apex Pro TKL kapın derim.

PS: İtopya US layout fotoğrafı koymuş ama aslında klavye de, yeni keycap'lar de UK dizilim yani büyük enter tuşlu.

ISO = UK
ANSI = US

Doğru, o renk ve doku sıkıştırma işi Fermi ile başladı (GTX 400 serisi ile 2010'da), ama o zamanlar pek dillendirilmiyordu. Keplerde de devam etti. Hatta 580 ile 680'ün bellek bant genişliği aynıydı, ama 680, %30 kadar daha hızlıydı. Sonrasında Maxwell ile (GTX 900 serisi) Nvidia, ilk kez renk ve doku sıkıştırmayı tanıtımlarında kullandı. Pascal'da da 4. nesil renk sıkıştırma falan diye tanıtıyorlardı. Turing ile mimarinin genel yapısı ve bellek yönetimi bütünüyle değişti. Detayları bilemiyoruz.
Zaten tüm bu işler olurken Nvidia yüksek çözünürlükte Amd'ye göre daha fazla performans kaybediyordu. Bu işe girişmelerinin temel sebebi ise güç tüketimini azaltmak, bellek veri yolunu düşük tutmak, böylece pcb tarafında da zorlukla karşılaşmamak ve daha verimli gpular/kartlar üretebilmekti. Ama işte Nvidia'nın zayıf kalan yönü, yüksek çözünürlük olduğu için Amd de hep o tarafa oynamaya çalıştı. Tanıtımlarında bile sürekli 4K'yı vurgular oldu. Ta ki Navi mimarili kartlar gelene kadar. Amd de bu renk ve doku sıkıştırma işine girişti, hatta Navi 2 ile akıllık infinity cache işlerine girince, yüksek çözünürlükte o da geriledi.
Şimdi Nvidia da Amd'ye benzer şekilde büyük cache kullanmaya başladı. Bu sayede 128 bit bile yeter kafasına girdi. Ama yetmiyor. Yüksek çözünürlükte kartlar rezil oluyor. DLSS3'e yaslandıkları çok belli, ama L3 cache'i de fazlasıyla önemsemiş görünüyorlar. Daha berbat olan kısım ise, hala bellek miktarını düşük tutuyor olmaları. 4060ti'ı 160bit ve 10 gb bellek ile sunsalar, ne +8 gb = +100 dolar gibi şaklabanlıklara gireceklerdi, ne kart yüksek çözünürlükte bu kadar piç olacaktı, ne de fiyatını eleştiriyor olacaktır. Nvidia orta seviyeyi çöp etmiş durumda. 4050 olacak kartı, 4060ti olarak sunuyor ve 400/500 dolar para istiyor. Durum bu olunca Amd'nin de 7600 gibi bir karta 270 dolar para istemesi garip kaçmıyor.
 
@Whooosh
Mesele yalnızca DLSS3 yüzünden zayıf kart sunuyor olması değil ki; DLSS3 de kartı güçlü falan göstermiyor. Böyle teknolojiler zaten gelişsin, kötü bir şey değil. Burada sorun, kartın kendi ailesi içinde de güçsüz kalması ve fiyatının gereksiz şekilde yüksek olması. Hala bu seviyede 8 gb bellek ile gelmesi de garip, 16 gb modeli için +100 dolar istenmesi de... Nerden tutsan elinde kalıyor. Üst modeller için fazla eleştiri yapılmıyordu. Aslında serinin tamamı için DLSS3'e yaslanma durumu var. Ama en fazla eleştiriyi, hatta bu kart alınmaz yorumunu alan model, genelde Nvidia'nın başarılı olduğu orta sınıf kart oldu. Sebebi de bu kartların gereksiz biçimde zayıf olması. 4K'da bir üst model olan 4070 ile -ki 4070 de pek güçlü bir model olamadı- aralarında %35 civarı fark varken RT açıldığında 4060ti'ın rezil bir hale gelmesi, konuyu özetliyor:

4060ti seviyesi bile olsa artık orta sınıf için bile 4K'nın kullanılabilir olması gerekir. 4K standardı 10 yıl önce sunuldu. Ayrıca 4060ti dediğimiz kart, bir önceki nesilde olan 6800'e denk olması beklenen bir karttı. O da 4K kartı idi.
Nvidia'nın artık bu saçmalıklara bir son vermesi gerekiyor. DLSS3 kötü bir teknoloji değil. Özellikle path tracing gelecek oyunlarda olmasını isterim. Ama tüm performans kriterimizi DLSS3 göre belirleme noktasında değiliz henüz. Bir gün oraya da varacağımız ortada. Ama oraya varmak da meşakkatli olacağa benzer. Zira:
https://twitter.com/Kepler_L2/status/1660805831535853571
Amd'nin FSR3'ü için Nvidia kartlarda çalışmayacak deniyor. FSR'ın standartlaşmasını da zorlaştırıyor, Amd'nin işini de.
Edit: Şu verdiğim tabloya baktıkça gülesim geliyor. İşler ne kadar saçma bir noktaya gitti yahu... O tabloya göre 4060ti'a 400 dolar vereceksek, 4090'a da 1400 dolar vermemiz, aynı f/p anlamına geliyor. Kartın fiyatı 1500 dolar seviyesinde. Üst seviyeye çıkıldıkça zaten f/p anlamını yitirir. Ama burada yitirmiyor. Karşılığında ise bellek tarafında, bellek bant genişliği konusunda, gpu'nun genel yapısı ve gücü konusunda, sunulan yeni teknolojilerin kullanılabilirliği konusunda hiçbir şüphe yaşamayacağımız ve uzunca bir süre güncel oyunları en yüksek ayarlarda ve 4K'da sorunsuz olarak oynatacağını bildiğimiz bir kart almış oluyoruz.
Amd tarafını konuşamıyoruz bile. Birçok konuda eksiklik yaşıyor ve bu eksiklikler belirginleşiyor.
Nvidia tarafında ise gerçek anlamda tatmin edecek tek kart RTX 4090.
Tekel olmak ne güzel bir şey, değil mi...
Edit: TPU'nun bir diğer 4060ti incelemesinde kullandığı PNY modeli, Nvidia'nın Founders Edition modelinden az farkla geride. Bu da gözden kaçmasın. Sırf can sıkma modeli oldu şu kart. Adını 4060 ve fiyatını da 300/350 dolar olarak belirlemiş olsa halbuki...

4060ti 8 gb modelinin incelemeleri gelmiş. 3070'i bile tam olarak karşılayamıyor. Bile diyorum, çünkü bu kartın normalde 3070ti'la eşleşmesi gerekirdi. Cache'i büyüttük diye diye bellek bant genişliğini kuşa çevirdiler, sonuç:
https://www.techpowerup.com/review/nvidia-geforce-rtx-4060-ti-founders-edition/32.html

Çözünürlük 1440p'ye çıktığında bile kart geride kalmaya başlıyor. 4K ise hepten dökülüyor. 8K'da test edilse muhtemelen 3060ti'ın bile gerisinde kalacak! Amd geçen nesilde bu duruma düşmüştü, şimdi de aynı naneyi Nvidia yiyor. Abicim telefonlar bile 4K olacak nerdeyse, şu çözünürlük işini çözün artık!
Kartın güzel tarafı güç tüketimi:
https://www.techpowerup.com/review/nvidia-geforce-rtx-4060-ti-founders-edition/39.html
Performansına göre 150w seviyesindeki güç tüketimi güzel görünüyor. Ama o konuda da lider değil.
https://www.techpowerup.com/review/nvidia-geforce-rtx-4060-ti-founders-edition/40.html
Eskiden TPU farklı çözünürlükteki durumu gösterirdi. Öyle olsa 4K'da enerji verimliliği konusunda da döküldüğünü görürdük.
PCI-E 8x olması garip. Oc tarafında çok bir şey vaad etmiyor ama hiç olmam da demiyor, meh. 400 dolar seviyesinde 8 gb bellek ile sunulan son kart olacak muhtemelen.
Son not: 400 dolara 8 GB bellekli kart almayın, aldırmayın!

Son yaptırdığım muayene sırasında motor numarası okunamıyor diye hafif kusur yazmışlar. O kadar para verince inat ettim okuyacaksın ve yazacaksın, benim aracımda kusur yok diye olay çıkarttım. Zorla değiştirttim o raporu küfür kıyamet şeklinde. Ne faydası var derseniz, içim serinledi. Zaten zamanım vardı, parayı da vermişim neden hafif kusurlu ben olayım diye inadım tuttu.

arabamın egzozunda normalde tek çıkış üzerinde 2 son susturucu var. koca motorun sesini ancak kesebiliyor
yıllar önce arabamın bir v8 motora göre çok sessiz olduğunu düşünüp (katalitikler boş olmasına rağmen) susturuculardan birini kestirmiştim, çok hafif ve rahatsız etmeyen güzel bir v8 homurdanması gelmişti. geçen sene koku yapmasın diye katları doldurttuğum sırada gaza gelip son kalan susturucuyu da kestirdim, 1 senedir v8 kükremesiyle dolaşıyordum, ama artık yaş kemale eriyor, bizden geçmiş bu işler. yeterince kafam sikildikten sonra dün gittim 2 susturucuyu da taktırdım. katlar dolu haldeyken 2 susturuculu hali ile araba o kadar sessizleşti ki, inanamadım  sanki 4.4 değil de 1.0 motor falan kullanıyorum. cold start'taki o hayvani gümdürdeme yerini kedi misali miyavlamaya bıraktı. ilk başta acaba tek susturucu taksam da v8 sesini tamamen kaybetmesem mi diye düşünsem de, artık biraz da sessizliğin tadını çıkarmak istedim. memnunum. 40'lı yaşlara yaklaşmanın sonucu olsa gerek bu  üzücü ama gerçek...
not: katalitikler boş olduğunda egzoz sesi artar.

2 haftadır şu sorunla uğraşıyorum... araç normal yolda giderken bir anda sanki kayıyormuş gibi saçma salak tepkiler verdi sonra da arıza ışıklarını yaktı. esp & abs ne varsa devredışı kaldı, araba tofaş'a dönüştü. hata kodunu okuttum "sol ön teker sensörü açık devre & sağ ön teker sensörü istikrarsız çalışma" hataları vermiş.
arabanın soketinden tesisatına, direncinden iletkenliğine, sensörlerin temizliği vs bakmadığım şey kalmadı. arabanın tesisatına bağlı olan soketleri kestim kablolarını yeniledim falan...   sonradan hatırladım ki bunun geçen yaz sol ön tekerdeki sensörü açık devre hatası vermişti zaten, kabloyu yenileyip sorunu çözmüştüm ama hatayı silmeyi unutmuşum o yüzden sanki yeni bir hataymış gibi düşündüm.
geriye kaldı sadece sağ ön teker... onu da multimetre ile yaptığım ölçümlerde sorun göstermediği için sensörden olabileceğini düşünmedim, alakasız her şeye baktım. direksiyon açı sensöründen gelen verilere kadar her şeyi inceledim. bir süredir kafayı sıyırmak üzereydim yine abs beyni mi bozuldu acaba diye - ki bu konuda da yazmışım, 2018'in başında yeni modül alıp taktırmıştım eskisi bozulduğu için (~235k km) yenisi bu kadar çabuk bozulamazdı heralde? tekrar yeni almaya kalksam 20k ücreti var, verilmez o para.
her neyse... dün gece saat 10 gibi kafamda kurdum kurdum beynim yandı sinirlendim atladım gittim dükkana, elimde sıfır abs sensörü vardı 2 tane. sağ ön tekerdeki sensörü çıkardım yenisini taktım ve sorun düzeldi... beynimi s.keyim dedim en baştan şunu değişsem bu kadar şeyle uğraşmama gerek kalmayacakmış.
fazla bilgi bazen gereksiz noktalara sürüklüyor adamı. ilk denenmesi gereken şeyi en son deneyerek kendimi aştım.
 
 

Karşınızda benim oğlan 
Kendisi de KTM 50SX ile aramıza katıldı.

sonunda geldi matsuda'm 
可愛いです!



 

Daha önce 40 serisi laptop gpuları için söylediğimiz hemen her şey gerçeğe dönüşmüş:
https://www.youtube.com/watch?v=BwZfEqkuXqs
- Gereksiz yere enerji verimliliği düşmüş durumda. Hatta 100w üzerid tdp'ye çıkıldığında Time Spy testinde 4060'ın performansı neredeyse hiç artmıyor.
- Bellek veri yolu ve bellek bant genişliği fazlaca kırpılmış. O yüzden yüksek çözünürlüklerde fazlaca performans kaybediyor.
- Bellek bant genişliğinden midir tam emin değilim ama daha iyi bir işlemci ve ram olan sistemde olmasına rağmen 4060 bazı yerlerde 3060'ın gerisine düşmüş. Daha da beteri birçok oyunun en düşük kare sonuçlarında 4060 geride görünüyor.
- 4060 ve 4070 modelleri isimlerinin hakkını vermekten uzak. Seleflerine göre getirileri kısıtlı. Özellikle 4060'ın getirisi %20'yi bile bulmuyor.
- Performansın fazla artmamış olmasının en büyük sebebi, Nvidia'nın alt seviye gpu kullanmış olması. 4060, 3060'tan tamamen daha az birime sahip bir gpu. Yalnızca saat hızları ile bu açığı kapamaya çalışıyor. Bu da enerji verimliliğini fazlaca düşürüyor.
- 30 serisine hiç gelmemiş olan sürücü güncellemeleri de sanki 40 serisine gelmiş gibi. Bu sayede 40 serisinde bir şeyler farklıymış da mimari farklılıktan dolayı daha iyi sonuç veriyormuş gibi görünen bazı sonuçlar var.
- Normalde alt seviye modeller olması gereken bu gpular, FG sayesinde isimlerinin hakkını verebilir görünüyor.
- Orta seviye için bu nesilde en makul seçenek 4050 olmuş görünüyor. Bellek miktarı az belki ama en azından fiyatına göre en akıllıca seçim o olacak gibi.
- F/P olarak şuan 3060'lı laptoplar 4060'lı laptoplardan biraz daha iyi görünüyor denmiş ama bence artık 40 serisi olan laptoplara yönelmek gerek. Çünkü işin içinde FG var. Baya fark yaratıyor. Daha fazla bellek, yeni nesil işlemci, daha hızlı ram, daha yüksek kapasiteli pil, daha yeni ekran gibi avantajlar da olabiliyor.
- 40 serisi orta seviye gpulara sahip laptop alacaklar, yüksek tdp değerli olsun diye boşuna kasmasın. Tdp arttıkça getirisi lineer biçimde artmıyor.
 
Edit: Şurada ise 40 serisi gpuların tdp ve güç tüketiminin uyumsuz olduğu, performansa yansımasının da bu uyumsuzluğu teyit ettiği söyleniyor:
https://www.youtube.com/watch?v=1RqJJsSuB2w
Özetle, 140w tdpli 40 serisi gpular, o seviyede güç tüketimine ulaşmıyorlar. O yüzden performansları da düşük tdp seviyesindeki gpularla benzer kalıyor denmiş.
İş iyice saçma bir yere gidiyor. Eskisi gibi Max-P ve Max-Q standartlarının gelmesi gerek.

Dediğiniz sadece intra frame'lerin lossless compression olayı ancak dosya boyutu ve depolama alanı sorunu olmadığı, örneğin müstakil SAN üniteniz ve onlarca enterprise level drive'ınız varsa, olabilir ama para içinde yüzen MKBHD (youtuber olan) bile 8k Red marka kameralarından aldığı çıktıyı o şekilde saklamıyordur herhalde.

Middle-out deyince aklıma hemen Gilfoyle'un çift elle gösterdiği aksiyon gelip gülme krizine giriyorum. Çizimde çift elle ne yaptığının hint'i var.

Çip maliyetleri arttı da hocam ne kadar arttı? Bir de bir tek Nvidia'ya mı arttı? Amd geçen nesilde 6800'e bile 16 GB belleği gömmüştü. Karşısındaki tüm kartlar yarısı kadar belleğe sahipti. Intel bile dandirik A700'lerine dayadı belleği. Hem de en maliyetli kartlara sahiplerken. Nvidia bu saçma sapan hareketi alışkanlık haline getirdi. RTX 20 serisinden beri belleği aşağı doğru çekiyor. Yok bir de ray tracing denen nane, bellek kullanımını da belirgin şekilde artırıyor. Ama adamlar tam tersi hareket ediyor.
Şurada çok güzel özetlenmiş durum:

https://twitter.com/Olrak29_/status/1640847270437584896

Bu incelemeyi görmüştüm ama mesajı fark etmemişim. Amd'nin bu nesilde neden daha başarısız göründüğünü gösteren bir inceleme olmuş bence. Şöyle ki; RX 6800XT'nin tanıtım fiyatı 650 dolardı. RX 7900XT ise 900 olarak duyuruldu. Tabi pandemi ve mining sebebiyle 6800XT'yi pek de o fiyattan bulamadık. Ama netice olarak firmanın duyurduğu fiyat ortada. Peki biz 2 yıl sonra ne bekleriz. Öncelikle F/P'nin artmasını. Ardından güç tüketiminin düşmesi veya enerji verimliliğinin artmasını. Yeni özellikler gelmesini ve bazı özelliklerin güçlenmesini.
Amd bunların hemen hemen hiçbirini yapmadı. Şimdi incelemeye bakıyorum, 2K'da %32 fark var denmiş, 4K'da %35. Kötü değil. Ama iyi de değil. Ortalama. Peki fiyat ne kadar artmış? %38,5. Yani F/P olarak geriye gitmişiz. Bellek tarafında da miktar artmış olsa bile fiyatına göre aldığımız bellek azalmış. Enerji verimliliğinde ilerleme var ama o da fazla değil. 6000 serisinin enerji verimliliği rakibin önünde veya onunla benzer durumdaydı. 7000 serisi rakibin gerisine düşmüş durumda. Kaldı ki biz tüm bu oranları raster performansı üzerine yapıyoruz. Ray tracing işin içine girdiğinde rakiple karşılaştırılamıyor bile. Orada bir gelişme görmüyoruz. Üstüne FSR her ne kadar DLSS'e yaklaşmış olsa da DLSS3 ile birlikte Nvidia, farkı inanılmaz bir boyuta çıkarmış oldu. Henüz o konuda rakip bir teknoloji yok. Geldiğinde ise DLSS3'ten daha sorunlu, pek fazla oyunda olmayan ve bunların çözümü için de bekletecek olan bir teknoloji olacak.
7000 serisinin esas problemi, pek yeni nesil havası verememiş olması gibi. 3090'lara rakip olma durumu da biraz bununla alakalı sanıyorum. Evet onlardan güçlü veya onlara denk. Ama her anlamda onu da başaramıyor aslında. Tüm oyunlarda ray tracing görsek, muhtemelen 3090'larla bile tam olarak rekabet edemeyecek. DLSS'in yaygınlığını düşünürsek, 3090'lar daha avantajlı. Ama 7900'ler de çok daha gelişmiş tekniklerle üretilmiş olmaları sayesinde raster performansı ve enerji verimliliği konusunda 3090'ların oldukça önündeler. 40 serisinden ziyade 30 serisine denk durumlar ortaya çıkınca da insanlar böyle uzak duruyor.
Edit: Linkteki video incelemede 7900XT vs 6800XT karşılaştırmasında ortalama fark tablosuna RT açık oyunlar da dahil edilmiş. Sonrasında RT'li olan oyunların çıkarıldığı ve yalnızca RT'li oyunların olduğu ortalama performans farkı tablosu da konu edilmiş. Nvidia ile olan karşılaştırmalarda genel olarak karışık sonuçlar gösterilmiyor. RT'li ve RT'siz şekilde iki farklı tablo hazırlanıyor. Hatta genelde RT'li ortalama performans farkı tablosu hazırlanmıyor, yalnızca birkaç RT'li oyun sonucu gösterilip geçiliyor.

10 gün olmuş yazalı, o arada geldi benim araç, 2 tane sipariş edip birini almayan bir firma sayesinde 3 ayı bulan macera bitti. Toyota Hilux 4 çeker aldım, bugün Düzce-İstanbul arası aracı getirmek için kullandım, sürüşü vs. çok rahat geldi açıkçası. İçi ve aksesuarlarıyla binek araç kıvamına getirmişler aracı zaten. Devalüasyon öncesi işimi çözebilmek çok iyi oldu açıkçası

12600K'yı 13600KF'ye yükselttim. Hazır 12600K para ederken sistemin ve cüzdanın izin verdiği en yüksek işlemciye çıkıp bir iki nesil geçmesini beklerim düşüncesiyle bugün hem eskisini sattım hem de yenisini aldım.
https://www.dfsbilgisayar.com/intel-raptor-lake-i5-13600kf-1700pin-2-6ghz-14-cekirdek-fansiz-box-islemci
DFS Bilgisayar evime çok yakınmış meğer. Uzun zamandır bir firmaya gidip donanım almamıştım, nostaljik bir deneyim oldu.
 
EK: Ben aldıktan  1 gün sonra sitelerindeki ürün fiyatı 112 TL düştü. Arayıp düzeltme istedim, sağolsun kırmadılar ve para iadesi yaptılar Düzgün firmaymış. Bunu daha önce bir tek Amazon'da deneyimlemiştim.

Daha önce paylaştığım habere ek olarak Videocardz.com'dan yine benzer bir haber gelmiş:
https://videocardz.com/newz/amd-radeon-780m-integrated-rdna3-gpu-is-faster-than-geforce-gtx-1650-max-q-in-new-leak
780M, Geekbench'te 1650 Max-Q modelini geçmiş deniyor. Zaten grafik performansı olarak da 1650 Max-Q'nun muhtemelen önünde yer alacaktır. Artık MX modellerinin tamamı (MX 570 de dahil), GTX 1650/ti ve hatta RTX 2050 gibi harici laptop gpuları anlamını yitirdi. 2050 belki DLSS sayesinde biraz direnir ama pek de anlamı kalmamış gibi. Hatta 35-40w TDP'ye sahip RTX 3050'ler bile 780M'in çok uzağında olmaz.
Yalnız, haberde verilen tabloda GTX Titan'ı görmek ve herhangi bir testte igp ile karşılaştırıldığına tanık olmak garip geldi.  Hele GTX 980Ti'ın gerilerde kalmış olması daha da enteresan.

Hızlı belleklerle birleşince 780M, Time Spy'da 3000 puanı vuran ilk igp olmuş:
https://videocardz.com/newz/amd-radeon-780m-integrated-rdna3-gpu-finally-breaks-3k-points-in-timespy
Böylece en yaygın laptop gpularından GTX 1650 seviyesindeki harici gpular gereksiz hale gelmiş oluyor. Bu seviyeye gelinmesi kabaca 4 yılı bulmuş görünüyor. RTX 4050 seviyesine gelinmesi de bir 4 yılı bulur sanıyorum. Orada Time Spy puanı 9000 seviyesinde ve üzerine FG var. Bu arada RTX 4050'nin selefleri olan RTX 3050/Ti modelleri üzerine %80-100 civarı fark sunuyor ve ayrıca FG sunuyor olması, müthiş bir gelişme. Giriş seviyesini uçurdu Nvidia. Keşke 8 gb bellek ile gelseydi, tek geçilirdi.
Tabi Nvidia'nın giriş seviyesini ciddi biçimde patlaması boşuna değil. Amd igp tarafında bastırdı. Geçen yıl da 680M sebebiyle MX serisi gpular gereksiz hale gelmişti. Hatta Nvidia MX serisini sonlandırdı.

Sezon bitti  evde spor salonu projemi genişletmeye devam ediyorum deadlift için bar aldım:

Sırtım eskisi kadar sağlam olmadığından ve esnekliğimde bok gibi olduğundan klasik deadlift yapmak istemiyorum. Hex barlar inanılmaz pahalı ve olimpik plaka istiyor o yüzden böyle birşey buldum n11 de çok ucuza. 
Spor salonları hem uzak hemde pahalı ve sosyal medya soytarıları çok fazla o yüzden evden devam.

Leadtek'ten eskilerden hatırladığım bende bir 6800LE vardı, onun kapalı pixel pipeline'ları açıp FEAR çalıştırıyordum rezalet ve bozuk pikselller ile.
 

 
EVGA RTX 3080 Ti FTW3 Ultra vs. Asus RTX 4070 Ti TUF OC
3080 Ti FTW3'e veda etmeden önce mini bir karşılaştırma yapmak istedim.
Geç bulup çabuk kaybettiğim EVGA kartımın anısına olsun

Boyut olarak Asus TUF kart yarım santim daha uzun, Evga FTW3 2 buçuk slot yer kaplarken, Asus TUF 3 slotun tamamını dolduruyor.
Ayrıca farkedebileceğiniz gibi 3080 Ti PCB uzun olmasına karşın, 4070 Ti PCB çok daha kısa, fakat heatsink arkaya doğru uzuyor.
Bu sebepten dolayı 4070 Ti kartın backplate'inin bir bölümü açık ve bu sayede hava geçirgenliği attırılmış:

-
EVGA FTW3, Asus TUF serisine göre daha gösterişli ve daha iddali bir kart:
  
EVGA RTX 40xx kart üretimi için Nvidia ile anlaşamadığı için bir süre yeni kartlar görmeyeceğiz bu markadan. Bu sebepten dolayı fotoğraftaki FTW3 için şimdilik türünün son örneği diyebiliriz.
 
Asus Tuf ise çok daha ağır başlı, bağırmayan, olgun davranışlar sergileyen, yetişkin bir arkadaş.
-
Ray Tracing olmadan DLSS 2.0 ve 3.0 arasındaki farkı gözlemleyemeden yapılacak bir benchmark ne kadar anlamlı olur bilmiyorum ama forumumuzun adeti olduğu üzere bir 3D Mark TimeSpy testi yapmadan 3080 Ti FTW3'ü uğurlamak olmazdı değil mi:
EVGA RTX 3080 Ti FTW3 Ultra: 
Graphics Score: 19774
 
Asus RTX 4070 Ti TUF OC:
Graphics Score: 22610
  
* testleri 2 kartın da default ayarlarında gerçekleştirdim.
-
Gelelim yorumlara.
Bildiğiniz gibi bende halihazırda Asus TUF 3080 kart mevcuttu, fakat kardeşime verdiğim 1080 Ti yandığı için, kendi kartımı ona vermek durumunda kaldım.
Açıkçası 4070 Ti'ların ülkemizde bu kadar çabuk bulunur olmasını ve nispeten "alınabilir" fiyatlara bu kadar çabuk inmesini beklemiyordum.
Bu sebepten ötürü Amazon'da 21500 TL'ye EVGA 3080 Ti FTW3 bulunca hemen atladım.
Şuan itibari ile Amazon'a iade etmiş durumdayım bu kartı, hüzünlü bir veda oldu çünkü RTX 3080 alırken de aslında asıl almak istediğim model FTW3'dü.
3080 aldığım zamanlarda, bulabilseniz bile aradaki fiyat farkı -sırf EVGA markasına ve FTW3 modeline biraz zaafım var diye- karşılanacak türden değildi.
4070 Ti kartlar gelmeye başlayınca önce görmezden geldim, "ben aldığım karttan memnunum dedim" kendime ama aradaki farklar es geçilecek gibi değildi.
 
-
 
Fiyat: 3080 Ti karta 21499 vermişken, 4070 Ti 20599'a geldi.
Performans: Özellikle DLSS 3.0 destekleyen oyunlarda 40xx serisinin çok büyük avantajı var. Ben 3080 Ti ile 4070 Ti "raw power" olarak aynıdır diye düşünsem de, internetten araştırdığım testlerde %10 ila %25 daha hızlı 4070 Ti. Daha çok oyun DLSS 3.0 desteklemeye başladıkça 3080 Ti "outdated" bir konuma düşecekti.
Güç tüketimi: 3080 Ti'ların tipik güç tüketimi 350W, FTW3'de ise bu rakam 400W'a kadar çıkıyor, hatta ciddi overclock işine girişirseniz elimizdeki FTW3 ultra modeli 450W'a kadar elektrik kullanabilmekte.
4070 Ti'da ise bu rakam maksimum 285W.
Sıcaklık ve Ses Seviyeleri: Tahmin edebileceğiniz gibi 3080 Ti FTW3 çok daha sıcak ve gürültülü çalışan bir kart. İnternette detaylı testler bulabileceğiniz için çok derine inmeden şunu söyleyebilim. 3080 Ti ile oyun oynarken sıcaklıklar 75-80 derecelerde geziniyor, eğer kısık sesle oyun oynuyorsanız fanların sesi oyunun sesinin yanında belirgin kalabiliyor. Evde kulaklık takmayı sevmediğim için bu benim için büyük bir kriter. 4070 Ti TUF ise 60 derece civarında çalışıyor ve fanları, kısık seste oynasanız bile oyunun sesinin üstüne çıkmıyor...
-
Daha önce belirttiğim gibi gönlüm 3080 Ti FTW3'den yana olsa da, mantığın ibresi -yukarıdaki faktörleri de göze aldığımızda- 4070 Ti TUF'u gösterdi.

Asus Tuf 4070 Ti, Evga FTW3 3080 Ti karta göre, daha ucuz, daha performanslı, daha az elektrik tüketiyor ve daha az ses çıkarıyor. 
Bu durumda yapacak bir şey kalmadı. Amazon'a eşsiz iade politikası sayesinde 20 gündür kullandığım kartı geri aldıkları için teşekkür ediyorum ve yoluma TUF 4070 Ti ile devam ediyorum.
Şuan ekran kartı arayışında olan arkadaşlara hiç şüphem olmadan tavsiye edebileceğim bir kart. Hele ki 20 bin lira altı fiyatlara bulabilirseniz kaçırmadan alın diyebilirim.

büyük konuşuyorum farkındayım, Allah muhtaç etmesin, ellerine düşürmesin ama...
bunu daha önceden de söyledim, yürümekten ayaklarımın parçalanıp kanayacağını bilsem bile kesinlikle galericiye gidip liste fiyatının 200-300 bin lira üstüne araba almam.
babama hyundai tucson almak istedim, kaç tane bayi aradım. hepsi "ne arıyorsun, senle mi uğraşacağım" modunda telefonu açıyor.
100 bin de kapora versen, renk-motor-donanım da seçmesen, 6 ay 1 sene beklerim, geldiğindeki liste fiyatını sorgusuz sualsiz kabul ederim bile desen araba yok, sıra yok yazamayız diyorlar.
nasıl sizden araba alacağız deyince de, her gün arayıp stok sorcaksınız diyor, işi yokuşa sürüyor, yani bana avanta ver ben stok açılınca bilmem kaç ay sonra gelecek arabayı sana yazayım tavrında.
geçmişteki deneyim ve tecrübem ile "cümle alem sikse yine de opel ve peugeot araba almam" diyordum, buna hyundai'yi de ekledim, muhtemelen başka markalarda da durum böyle.
şuan ne ev alınır, ne araba. millet kafayı yemiş olmalı böyle bir muameleyi kabul ettiğine göre, bu devirde geçecek hep böyle devam edecek değil ya...
velar çıktığında onu alacaktım, "aman sakın alma range tamirci dostudur, saniyeden çıkmaz, çok elektronik, sürekli bozulur zart zurt" dediler, aldırmadılar.
sonra bilenler taycan al dedi, dedim "ben elektrik arabayı menzil yetecek mi endişesiyle kilometre sayararak kullanamam" dedim, vergisi arttı, euro fırladı o fırsatı da kaçırdım
işte 2 sene önce de CLA 45S AMG almaya niyetlendim motorundan ötürü, gittik ona da bakmaya, çocuğun puseti sığmıyor daha bagajına, hay amk deyip onu da almadım.
artık bu kadar bekledikten sonra 2023 makyajlı cayenne ya da yeni kasa GLE AMG gibi bir bok alıp bitireceğim olayı.
onun için de seçimi bekliyorum, kılışdar vergi sistemini düzelteceğim diyor, düzeltmese bile vergim bunlara gitmesin bu saatten sonra.

kaporta boya işi biraz uzun sürdü, detaylarına fazla girmeyeceğim ama mükemmel çıkarmak için elden gelen her şey yapıldı. bütün çizgiler düzeltildi & yerine getirildi, tüm çürükler paslar vs halledildi. fabrikasyon kusursuzluğa getirildikten sonra boyandı. son hali bu  toplamam 1 sene sürer heralde bunu, dertsiz başıma dert resmen...

Öyle bir anlattın ki, sokaktan hasta kedi sahiplenip kurtarmışsın gibi bir etki yarattı bende  

araba 1 aydır kaporta&boyada, sonuç nasıl çıkacak merak ediyorum. 2 aydır sürmüyorum özledim be...
sol marşpiyel çöp çıktı. eski sahibi kaza yapıp marşpiyeli ezmiş (kaldırıma falan girdi heralde) götürdüğü usta da hiç düzeltmeden üstüne direkt macun basmış. üstünden boyayı ve macunu kazıyınca sac ortaya çıktı, tamamen çürümüş halde, tamir edilecek yeri kalmamış. komple kesilip atıldı yeni marşpiyel basıldı cakacıda. biraz daha kalsa şaseyi de çürütecekmiş.
ben arabanın 3. sahibiyim, ilk sahibi bilindik holdinglerden birinin sahibiymiş, plakası o adamın baş harfleri zaten hala öyle kullanıyorum. o zamanlar arabanın tüm bakımları ve tamirleri kosiflerde yaptırılmış hep. holding sahibi adamın sanayide dolaşacak hali yok tabi yetkili serviste yaptırmış ne gerekiyorsa.
2. sahibi ilk sahibinden bi hevesle yalvar yakar almış apaçinin biri, sadece bir kaç ay kullanmış, masrafının altından kalkamayınca satılığa çıkarmış. aracı aldığımda genel anlamda ilk sahibinden ötürü çok iyi durumdaydı ama işte yıllar içinde bazı noktalarında marşpiyel gibi rezil noktalar çıkıyor, hepsinin bu apaçinin marifeti olduğunu düşünüyorum. neyse ki elinden erken kurtarmışım aracı fazla zarar veremeden.

Eskiden kasayı yan yatır diye dalga geçerlerdi. Şimdi gerçeğe dönüşmüş.